HÜLYA KARABAĞLI
Ankara
TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu’nun İstanbul’daki evinde dinlediği dönemin hükümet ortağı DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, “28 Şubat sürecinde Meclis’e bir boğa girdi. Çoğunluğu azınlığa, azınlığı çoğunluğa dönüştürdü. Benim görev almam engellendi” dedi. 5 saatlik görüşmede Çiller, PKK konusunda, yanında Mehmet Ağar’la Mossad’la gizli bir görüşme yaptığını doğrulayarak “28 Şubat ezber bozan bir darbedir” dedi.
Çiller, evinde komisyonu ağırladı. Kısa bir özet yaptı. Faili meçhullerle ilgili soruda ağladı. Komisyon üyesi CHP Gaziantep Milletvekili Mehmet Şeker, “ Bildiklerinin yüzde 10’unu bile söylemedi. Soruları geçiştirdi. Suya sabuna dokunmadı” dedi.
Çiller’in komisyona değerlendirmeleri şöyle:
'28 Şubat ezber bozan bir darbedir'
“28 Şubat bir darbedir. Ve ezber bozan bir darbedir. Darbe denince akla toplu, tüfekli, tanklı bir darbe anlaşılır. Ama burada silahsız kuvvetlerin, silahlı kuvvetlerle birlikte korku, baskı yaratarak yaptığı bir darbe var ve ezber bozan bir darbedir. “
‘DYP’den tehdit ve şantajla 47 milletvekili koparıldı’
“Bu süreçte Meclis'e bir boğa girdi. Çoğunluğu azınlığa, azınlığı çoğunluğa dönüştürdü. Benim görev almam engellendi. Çeşitli vaatlerle, şantaj ve tehditle 47 milletvekili DYP’den koparıldı. İkna odaları kuruldu. Bu sürecin tek hedefi benim. Buna inanıyorum. Bu süreci soruşturan savcıda bana çeşitli belgeler gösterdi. Hedefin ben olduğuma inandım. Hedef benim, mağdur da halktır, millettir. Toplumda kaygı yaratıldı. Bundan yararlananlar oldu.
Demokrat Türkiye Partisi’ni kurdular. Daha önceden partiyi kurdular. Mesut Yılmaz’ın görevi alması için de çoğunluğu sağlaması beklendi. Ne zaman çoğunluğu sağlayabilecek bir sayıya ulaştı, o zaman Mesut Yılmaz’a görev verildi.
Biz imza ile gittik. Demirel kalktı diğer tarafa hakkını kullandı. Demirel’in yaptığı hukukidir, ancak teamüllere aykırıdır.
28 Şubat, zamana yayılmış bir süreçtir. Uygulanmak istenen şey uygulanıncaya kadar devam edilmiştir. 28 Şubatçıların en büyük düşmanı da DYP idi. Sermaye, asker, mafya, medya, STK’ler bir araya gelerek, bildiri yayınlayarak, açıklama yaparak Hükümet’in düşmesini sağladılar.”
Meclis’e giren boğa kim?
Çiller, ‘boğa kim’ sorusuna tebessümle karşılık verdi. Net bir ifadede bulunmadı. Milletvekillerine göre Demirel’i kastetti. Çiller, konuşmasını sürdürdü:
‘TSK tek sorumlu değil’
Gümrük Birliği süreci, teşvikle ilgili düzenlemeler bizi hedef haline getirdi. Kartel medyası özelleştirmeden pay istiyordu. Biraraya gelip bize yüklendiler. Meselenin tek sorumlusu TSK değildir. Erbakan, ordu ile iyi geçinmek istiyordu. Ama bu süreçte bazı yanlışlarda yapıldı. Siyasi kurumların STK’ların suçu var. Taksim'e cami yaptırılmak istenmesi gibi. ‘Taksim'e ihtiyaç var’ cami yapılsın ayrıdır. İstanbul'u yeniden fethediyoruzderseniz çeşitli anlamlar çıkar.
'BÇG’yı Güven Erkaya kurdu'
Batı Çalışma Grubu’nu (BÇG) Güven Erkaya kurdu. Askerlerde başı çeken Güven Erkaya’ydı. Askerler, bu işlerde Demirel’e bilgi, brifingler vererek, önceden görüşerek bilgi verdiler.
Bizim tabanımız bu işlerden daha çok etkilendi. Çünkü Refah Partisi’ne göre bizim tabanımız ideolojik değildi.
Biz, Gümrük Birliği’ne giriş ve ithal ikamesine son veren kararları alırken fonları bütçeye dahil edince sermaye çevreleri ve sanayiciler karşımıza geçti.
Çimento sektöründeki özelleştirmelerle ilgili bana baskı geliyordu. Bunlara karşı geldiğim için manşetler atıldı. Varan1, Varan2 manşetleri geldi.
ANAP’a medya desteği daha fazlaydı. Onlar da bunu kullandılar. Ama biz bunu sağlayamadık.
'ABD’den destek geldiğini sanmıyorum'
ABD’den bunlara destekleyici bir şey geldiğini sanmıyorum. Defalarca o dönemin ABD yetkilileriyle görüştüm. Onların demokrasi dışı bir oluşuma destek verdikleri izlenimi almadım.
Askerlerin görevden alınması
Erbakan’a söyledim. Erbakan, ordu ile iyi geçinmek istiyordu. Erbakan , ‘Demirel imzalamaz, bir gerginlik ortaya çıkar. Böyle bir şey olsun istemiyorum’ diyerek kabul etmedi. Benim bu isteğimi, Münif İslamoğlu duymuş. Demirel’e söylemiş. Demirel de, Güven Erkaya’ya haber vermiş.
Mossad’la PKK görüşmesi
CHP’li Mehmet Şeker Çiller’e, “Eymür’ün ifadelerinde sizin, Ağar’ın ve Sönmez Köksal’ın İsrail’e gittiğiniz ve MOSSAD ile görüştüğünüz iddia ediliyor. Çiller, “Evet gittik. Görüştük. Kimler vardı hatırlamıyorum. Gizli bir görüşmeydi, PKK ile ilgili görüştük”
'JİTEM’i araştırdım yok dediler'
“JİTEM var mıydı?” sorusuna “Ben de araştırdım, yok dediler. Ama duygu ve düşüncelerim olduğu yönünde”
CHP’li Mehmet Şeker’in, “ FeymanDemirkol, Ayvaz Gökdemir’in örtülü ödeneği kullanarak Azerbaycan'da darbe yapma girişimi oldu mu” sorusuna Çiller, “ Hayır böyle bir şey olmadı. Mehmet Ağar DGM’de yargılandı. Mahkeme beraat ettirdi” yanıtı verdi. Şeker, Mehmet Ağar’ın bu konuda DGM’de yargılandığını hiç duymadıklarını söyledi. Çiller, yorum yapmadı.
700 kişilik Çiller örgütü
Çiller’e, “ MİT raporunda içinde Mehmet Ağar'ın, Korkut Eken'in, Mehmet Eymür, İbrahim Şahin gibi isimlerin olduğu 700 kişilik bir Çiller örgütünden söz ediliyor” hatırlatması yapılınca “Öyle bir şey yoktur” yanıtı verdi.