Aslı Türkmen'in Cihangir gözlemleri:
- Cihangir’de bakkala bile öylesine gözler çapaklı inemezsiniz çünkü her an Kardeşler Pide’nin önünde fotonuz çekilebilir.
- Cihangir bir tadilatlar semtidir. O matkap artık herhangi bir ses gibi kanıksanır. Bir yer biter, diğeri başlar!
- Mahallede şöyle bir dolaşmaya çıkmanız bile mahallenin muhtarıymış gibi herkese hesap, selam vermek ile geçer. Surat asmak hoş karşılanmaz.
- Kaldırımda yürüyemezsiniz! Belediye tarafından kafelere kiralanmıştır. Yolda yürürseniz davar muamelesi görür, korna sesi ile irkilirsiniz.
- Dev kafe Cihangir’de ev bulmak ve sonra o evde rahat barınmak pek zordur. Bir daireye beş emlakçı bakar. Evlerde oturulacak gibi değildir.
- Topuklu ayakkabı ile İstanbul hayatı zordur ama Cihangir sokakları yarış parkuruna benzer. Ehliyetsiz topuklu giyilmez
.- İki çeşit Cihangirli vardır; evine hırsız girmiş olan ve evine hırsız girecek olan.
- Kafe türevi bir yerde otururken her türlü dilenci, dolandırıcı, boncukçu ile en az bir defa diyalog kurmak zorunda kalırsınız.
- Kafe, restoran gibi yerlerde öyle rahat rahat sohbet edemezsiniz. Yan masanın kulağı vardır!
- Cihangir’de yaşamak akvaryumda balık olmak gibidir. Sürekli gözler üzerinizdedir. Herkes sizin ne giydiğinizi, ne yaptığınızı dikizler.