Politika

CHP'li vekil: Örtülü ödenek, savunma ve terörle mücadele harcamaları olmasa büyüme negatife düşecek

"Yanlış politikaların faturasını halkın sırtına bindiriyor"

15 Eylül 2016 13:51

CHP İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, “Devlet harcamaları üç ayda yüzde 50 artmış. Devlet harcamalarındaki büyük artışın örtülü ödenek, savunma, güvenlik ve terörle mücadele nedeniyle yapılan büyük çaplı silah, mühimmat harcamalarından kaynaklandığı, operasyonlara ayrılan kaynakların üç ayda adeta patlama yaptığı açık bir şekilde kendisini gösteriyor” dedi. Toprak, örtülü ödenek ve güvenlik ve güvenlikle ilgili harcamalar olmasa büyümenin negatife düşeceğini iddia etti.

Evrensel'de yer alan habere göre, Toprak, yaptığı açıklamada şu değerlendirmelerde bulundu:

“Bu yılın Nisan-Mayıs-Haziran aylarına ilişkin yüzde 3,1’lik ikinci çeyrek büyüme hızı, yüzde 4,8 olarak açıklanan ilk çeyrek büyümesine göre, 1,7’lik, keskin bir gerilemeyi ortaya koymaktadır. 2015 yılının son çeyreğinde, seçim ve güvenlik harcamalarındaki olağanüstü artışla, yüzde 5,7 olarak açıklanan büyüme hızı, 2016’nın ilk üç ayında 0,9 puan, ikinci üç ayında da 1,7 puan düşmüştür.  TÜİK, ilk çeyrek için yüzde 4,8 olarak açıkladığı büyüme hızını da hesap hatasını düzelterek, 4,8’den, 4,7’ye indirdi. Ekonomi, 2015’in son çeyreğine göre, 2016’nın ilk yarısında yüzde 1,8 küçüldü. TÜİK’in açıkladığı ikinci çeyrek büyümesinin nereden kaynaklandığına bakıldığında ise sanayi, ihracat, tarım, üretim ve istihdamdan büyümeye gelen bir katkı yok. Büyümenin, hane halklarının ilk çeyrekte yüzde 7,1 olan ve ikinci çeyrekte yüzde 5,2’ye gerileyen tüketim harcamaları ile devletin ilk çeyrekte yüzde 10,9 olan nihai tüketim harcamalarının, ikinci çeyrekte yüzde 15,9’a yükselmesinden kaynaklandığı görülüyor. Devlet harcamaları üç ayda yüzde 50 artmış. Bu harcamalarda olmasa, büyüme hızı negatife dönüşecek. Ekonomi yönetimindeki bakanlar, büyümedeki düşüşün 15 Temmuz darbe girişiminden kaynaklandığını savunarak, ekonomideki kötü gidişin gerçeklerini gizlemeye çalışıyorlar. Sanayi üretiminin Temmuz ayında yüzde 7’lik düşüşle, son yedi yılın en kötü performansını sergilemesi, bir ölçüde darbe girişimi ile izah edilebilirse de, Nisan-Haziran dönemini içeren ikinci çeyrek büyüme hızı verileri, darbe girişimi öncesindeki aylara ait. Bu da ekonominin, geçen yılın son çeyreğinden bu yana sürekli bir küçülme içinde olduğunu, üretim ve istihdam yaratamadığını gösteriyor.”

"Yanlış politikaların faturasını halkın sırtına bindiriyor"

Devlet harcamalarındaki yüzde 50’ye varan artışın halkın refahına bir katkı sağlamadığını, aksine hanelerin harcamalarının, yaklaşık 2 puan gerilediğini ifade eden Toprak, şöyle dedi:

“Devlet harcamalarındaki büyük artışın örtülü ödenek, savunma, güvenlik ve terörle mücadele nedeniyle yapılan büyük çaplı silah, mühimmat harcamalarından kaynaklandığı, operasyonlara ayrılan kaynakların üç ayda adeta patlama yaptığı açık bir şekilde kendisini gösteriyor.  Bu durumun, bütçede açıkların büyümesine yol açtığı hükümetin aldığı son ÖTV artışı kararıyla somutlaştı. Tüm akaryakıt çeşitlerinde litrede 20 kuruşluk ÖTV artışı, akaryakıt fiyatlarına yüzde 6-8 arasında zam olarak yansıdı. Bu vergi artışının, enflasyonu tetiklemesi ve zincirleme olarak, tüm mal ve hizmet fiyatlarını artırması kaçınılmaz. Okulların açılması aşamasında, bu yeni zamlar, aile bütçelerine büyük yükler getireceği gibi, yoksullaşmayı, gelir ve refah kaybını daha da üst boyutlara taşıyacak. Hükümet bir yandan vergi ve prim borçlarına yapılandırma getirmekle övünürken, diğer yandan en adaletsiz vergilerden birisi olan ÖTV’yi büyük çapta artırarak, bütçenin, devlet harcamalarının, terörle mücadelenin ve nihayet içeride ve dışarıda uygulanan yanlış politikaların faturasını halkın sırtına bindiriyor. Basiretsiz ekonomi yönetimi ve politikalarıyla, Türkiye ekonomisi bir kez daha eksi büyüme ve yüksek enflasyon açmazına sürüklenirken, yoksulluk ve işsizliğin katlanarak artacağı bir döneme doğru, hızla yol alınıyor. Kaynağı belirsiz, hayali kalkınma paketleriyle halkın gözünü boyamaya çalışan iktidar, anayasaya aykırı, hukuksuz KHK’larla toplumsal barışı ve ortak aklı, uzlaşı atmosferini yok edecek adımları peş peşe atmaya devam ediyor.”