Politika

CHP'li Toprak: Ekmel Bey kesinkes İslamcı değil, sola uygun bir aday

CHP'li Binnaz Toprak, CHP ve MHP'nin Köşk adayı Ekmeleddin İhsanoğlu'na karşı parti içerisinden gösterilen tepkilere cevap verdi

23 Haziran 2014 13:33

CHP ve MHP’nin Cumhurbaşkanlığı için çatı aday olarak gösterdiği Ekmeleddin İhsanoğlu’na CHP’den gelen eleştirilere partinin siyaset bilimci milletvekili Prof.Dr. Binnaz Toprak’tan geldi. Toprak, “’Eyvah CHP İslamcı bir aday mı gösterdi’ diyorlar ama Ekmel Bey kesinkes İslamcı değil” dedi.

Taraf gazetesinden Tuğba Tekerek’e konuşan Binnaz Toprak, Köşk adaylığı için Ekmeleddin İhsanoğlu’nun tercih edilmesini anlattı. Taraf’ta “Ekmel Bey’e önyargıyı kınıyorum” başlığıyla yayımlanan röportaj şöyle:

 

Ekmel Bey’e önyargıyı kınıyorum

 

Ekmeleddin İhsanoğlu’nun CHP tarafından Cumhurbaşkanı adayı olarak gösterilmesi hemen herkes için sürpriz oldu. Ve tabii çoğu CHP’li için de. Bazı partililer buna tepkisini sertçe ifade ederken, CHP’nin akademisyen vekili Binnaz Toprak, İhsanoğlu’na sahip çıktı. Muhafazakârlık konusunda da araştırmaları bulunan, Boğaziçi Üniversitesi’nde uzun yıllar öğretim üyeliği yapmış olan siyaset bilimci Prof. Dr. Toprak’a, bu tercihin CHP için ne anlama geldiğini, CHP’de dönüşümün imkânlarını sorduk.

 

Ekmeleddin İhsanoğlu’nun cumhurbaşkanı adaylığını ilk duyduğunuzda tepkiniz ne oldu?

Şaşırmadım, desem yalan olur. Aslında Rıza Türmen yakın arkadaşım olduğundan, görüşlerimiz de çok uyuştuğundan, ben onun olmasını istiyordum... Ama sonra düşündüğümde “Ekmeleddin Bey iyi aday” dedim.

 

Neden?

Ekmeleddin Bey’i çok eskiden beri tanrım. Yıldız Sarayı’nın içindeki IRCICA’nın (İslam İşbirliği Teşkilatı’nın bünyesindeki İslâm Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi) başkanıydı. Orada sürekli toplantılar olurdu. Eşim Zafer Toprak tarihçidir, ben de onun kanalıyla davet edilir, giderdim. Ekmeleddin Bey’i tanırım, eşini de tanırım. Son derece saygın bir insandır. Medeni bir insandır. Yaşantısı da öyledir. Hem parti örgütündekilerin hem de milletvekillerinin bir kısmı İslam İşbirliği Teşkilatı’nın (İİT) başındaydı diye “Eyvah, dinci bir aday mı” diyorlar...

 

Siz ne diyorsunuz?

Mütedeyyin bir insan ama İslamcı kesinkes değil. Kimseyi ötekileştirmeyen bir insan. Herkese eşit davranacağına, hukuka, anayasal düzene saygılı olacağına, özellikle de parlamenter sistemi sarsacak herhangi bir icraatta bulunmayacağına eminim. Kötü sözler hep tanımayanlar tarafından söyleniyor. Sadece bu insan Mısır’da doğmuş, İslami çevrelere yakın gözüküyor, diye... Bunun kınanacak bir şey olduğunu düşünüyorum. Bir insanın ne düşündüğünü bilmeden, karalama kampanyasına girişmek fevkalade yanlış.

 

Bunu yapanların arasında CHP’li vekiller de var...

Evet onlara da söylüyorum. Önce bir araştırsınlar, sonra itirazları varsa gündeme getirsinler. Daha birinci günden... Bakın mesela CHP’lilerin toz kondurmadığı Ecevit, devlet nişanı vermiş Ekmeleddin Bey’e. Sadece ondan değil bir sürü ülkeden aldığı nişanlar, doktoralar var. Önemli bir şey bu kadar saygın olması.... Ama insanlar önyargıyla yaklaşıyorlar. Ben bunun Türkiye’deki kutuplaşmayla yakından ilgili olduğunu düşünüyorum. Başbakan kutuplaşmayı o kadar artırdı ki...

 

İhsanoğlu sizce muhafazakâr biri mi?

Muhafazakârlıkla ne kastettiğinize bağlı. Aile yaşamının o kadar muhafazakâr olduğunu düşünmüyorum.

 

Aile yaşamının muhafazakâr olması ne demek?

Türkiye’de muhafazakârlık kadınlar üzerinden yürür. Kadınların daha görünür olması, daha kamusal alana çıkmaları üzerinden yürür. Ben araştırmalarımdan biliyorum. Mesela, muhafazakar kişi Anadolu’da düğüne davet ediliyor, eşini götürmüyor. Kızına kısa kollu giydirmiyor. Bazı binalarda erkek asansörü ayrı, kadın asansörü ayrı. Türkiye’deki kavga, kadın-erkek ilişkileri, kadınların toplumdaki yeri üzerinden yürüyen bir kavga. Ekmeleddin Bey İİT’nin başındayken, Arap coğrafyasında kadının konumu konusunda tedirgin olduğu için bununla ilgili komisyon kurmuş. O bağlamda muhafazakâr değil. Özel yaşamında da tanıyorum. Her yere eşiyle beraber gider.

 

Ekmeleddin İhsanoğlu’nun eşi başörtülü olsaydı ne düşünürdünüz?

Değil, başörtülü değil... Ama eğer tanıdığım Ekmel Bey aynı Ekmel Bey olsaydı fark etmezdi...

 

Sol değerlerle, bir mütedeyyinin değerleri uyuşur mu?

Mütedeyyinlikle muhafazakârlık arasında bir bağ var tabii. Daha dindar insanlar dünyanın her yerinde daha muhafazakâr ve siyasi olarak da daha muhafazakâr partilere oy veriyorlar. Ama sol değerlerle bir mütedeyyinin değerleri tabii ki uyuşabilir. Bugün dünyanın her yerinde kendisini solda tanımlayan insanların bir kısmı mütedeyyin. Bir dine inanmak, özel yaşantınızda bunun gereklerini yerine getirmek, toplumsal sorunlarda ille de muhafazakâr bakış açısıyla baktığınız anlamına gelmiyor.

 

CHP içinde de çok mütedeyyin insan var mı?

Çok var. Kaç nesildir CHP’li olan aileler bilirim, Ramazan’da 30 gün oruç tutarlar. Cuma namazına giden, bizim milletvekilleri arasında da var. Dolayısıyla, eğer Ekmeleddin Bey mütedeyyin olduğu için kadınların kamusal alanda pek de gözükmemeleri gerektiğini, ilk görevlerinin annelik ve ev hanımlığı olduğunu söyleseydi, Alevilere eşit olarak bakmasaydı, farklı cinsel kimliği olan insanları kötüleseydi hiç bir şekilde CHP gibi kendini sosyal demokrat olan tanımlayan bir partinin adayı olmazdı. Ama öyle değil.

 

LGBTİ konusunda özgürlükçü olduğunu düşünüyor musunuz?

Tanıdığım kadarıyla ters tutum alacağını, ötekileştireceğini sanmıyorum.

 

İhsanoğlu’nun adaylığının CHP’nin tarihi açısından anlamı nedir?

CHP’nin tabanında da örgütler içinde de 1930’larda donmuş kalmış bir CHP imajı var. Ama şimdi 2014’teyiz. Yüzyıl geçmiş nerdeyse! Atatürk konusunda çok hassas ya bizim taban... İnkılapçılık da Atatürk’ün belirlediği oklardan birisi. Bu, dünya değiştikçe Türkiye de değişecek demek. 2014’te hâlâ 1930’ların dünyasını yaşayacağız, demek değil. Dolaysısıyla CHP’nin gerçekten politikalarını yenilemesi lazım. Ayrıca şöyle bir gerçeklik de var...

 

Nasıl bir gerçeklik?

Türkiye’de kendini solda ve laik diye tanımlayanların oranı yüzde 30. HDP’lileri, Aydınlık çevresi gibi grupları dışarıda bırakınca CHP’nin alabileceği maksimum oy gerçekten sınırlı. Ama CHP bir kitle partisi ve tüm kitle partileri gibi daha geniş kesimlere hitap edebilmesi lazım. Bunun için de kendisini yenilemesi lazım. Kürt sorununda yeni bir bakış açısı getirmesi, laiklik meselesini, İslam’ın konumunu yeniden düşünüp tanımlaması lazım. Ve değişiyor da aslında CHP. Ekmeleddin İhsanoğlu gibi birinin aday gösterilmesi, bence bu değişimin bir göstergesi.

 

Başörtülülerde CHP’ye hınç var

 

Türkiye’de solun oy potansiyeli yüzde 30, diyorsunuz. Sol değerleri ise kadın-erkek eşitliği, özgürlükçülük, kimseyi ötekileştirmeme gibi değerler olarak tanımlıyorsunuz. O halde seçmenin yüzde 70’i bu değerlere karşı mı?

Hayır ama partiyi öyle görmüyor.. Öyle bir propaganda var ki, CHP’yi dini bastırmış ve hâlâ bastırmakta olan bir parti olarak görüyor.

 

Halk CHP’yi doğru algılayamıyor mu?

Doğru mu algılıyor yanlış mı algılıyor bilmiyorum ama bu propaganda merkez sağ partiler tarafından yıllardır yapılıyor.

 

CHP’nin bunu kırma gücü yok mu?

O kadar kolay değil. Bakın, “Niye Güneydoğu’da yoksunuz?” diyorlar. Evet, çok ihmal edilmiş, yıllarca gidilmemiş. Ama daha önce CHP’ye oy verenler artık kendi partilerini, BDP’yi bulmuşlar. Ne yaparsanız yapın, o kitleyi oradan koparmak kolay değil. Aynı şeyi, mütedeyyinler için de düşünüyorum. Sırf başları kapalı diye hep küçümsenmiş olmaktan insanların içinde bir hınç oluşmuş. İlk defa, AKP onlara eşit vatandaş oldukları hissiyatını aşıladı. Şimdi bunu onların elinden alıp, dönüştürmek kolay değil. İstediğiniz kadar “Biz başörtüsüne karşı değiliz” deyin.

 

İkna için, CHP başörtülü aday gösterir mi önümüzdeki seçimlerde mesela?

E zaten AKP’nin başörtülü vekillerine bir şey denmedi, kıyamet koparılmadı.

Kadınların yüzde 70’inin başörtülü olduğu bir ülkede sizce CHP başörtülü kadın vekil adayları gösterilmeli? Bilmiyorum valla, o partinin bileceği iş. Gösterirler herhâlde. Tabii ki gösterilebilir.. Bundan sonra, tüzüğe göre önseçim yapılacak. Önseçimi kazanacak birisi olursa da, parti “Hayır, biz seni aday göstermeyeceğiz” demeyecektir.

 

İhsanoğlu, sol için uygun aday

 

CHP kendini solda tanımlayan, sol siyaseti örmesi gereken bir parti. İhsanoğlu’nun adaylığıyla, bunu nasıl yapacak?

Ekmeleddin Bey, CHP’ye başkan olmuyor ki, Cumhurbaşkanı adayı. İlle de sol siyaset takip etmesi gerekmiyor. Ayrıca, solun tabii ki ekmek kavgasıyla ilgili bir boyutu var. Ama bugünün dünyasında sosyal demokrat partiler bunun da ötesine geçti. Hukukun üstünlüğü, kadın-erkek eşitliği, çevre, farklı etnik gruplar, cinsel kimlikler... Tüm bunlar sol siyasetin parçası. Birinin mütedeyyin olması bu konularda tutucu olmasını gerektirmiyor. Ekmeleddin Bey sol siyasete tabii ki uygun bu bağlamda.

 

Bu ülke demokrat ve özgür olacaksa Kürt meselesini çözerek olacak. MHP’nin evet dediği aday, bu anlamda demokrat ve özgürlükçü olabilir?

Kürt meselesini cumhurbaşkanı çözmüyor ki. Ama Ekmeleddin Bey’in Kürt meselesinde barışçıl bir rol oynayacağını düşünüyorum. İİT’deyken birbirleriyle sorunlu olan ülkeler arasında arabuluculuk yapıp, barış ortamı sağlamış. Barış sürecine de destek vereceğini düşünebiliriz. MHP de onu göz önüne almıştır herhalde.

 

CHP’nin Kürt raporunu yeniliyoruz

 

CHP sizce, Kürt sorununun çözümüne ilişkin olarak ne yapmalı?

Onun üzerine bir grup arkadaş kafa yoruyoruz. Yakında o çalışmayı götüreceğiz başkana. Yapılacak çok şey var. 89 raporunun üzerinden kaç yıl geçti, yeni bir rapor oluşturulması lazım. O bağlamda çalışıyoruz.

 

Öcalan’la görüşmeler devam etmeli mi? CHP ne diyor, siz ne diyorsunuz bu konuda?

CHP ne diyor, bilmiyorum. Onun için bence ne demeli kısmını söylemeyeyim. Ama CHP şunu söylüyor: Barış süreci devam etmeli. Gençlerin ölmemesi çok yiy bir durum, en azından buraya varmış olmak önemli. Ve bunun devamı gerekir. CHP’nin bugüne kadarki sıkıntısı süreçten dışlanmış olması. İktidar muhalefet ilişkileri biraz yumuşadığı ve iktidar “Buyurun, beraber çözmeye çalışalım¨ dediği takdirde CHP’nin daha olumlu davranacağını düşünüyorum.

 

Solcular CHP’ye oy versin çünkü...

 

CHP’yi neden sol bir parti olarak tanımlayalım? Solcular neden oy versin CHP’ye?

Çünkü haksızlığa uğramış herkese sahip çıkıyor.

 

Kürtlere sahip çıkıyor mu?

Kürtlere de sahip çıkılıyor. Gidildi oraya, sahip çıkan çok arkadaşımız oldu.

 

Oraya gidince, sahip çıkılmış mı oluyor?

Kürt meselesinin CHP’nin biraz yumuşak karnı olduğuna ben de katılıyorum. Ama, AKP’yi protesto etti diye, poşu taktı diye hapse giren herkesin mahkemesine gitti arkadaşlarımız. Bütün protesto hareketlerine katılıyorlar. Gezi’de her gün oradaydık. Hapishanelerdeki insanların hakkı hukuku savunuldu. LGBTİ’ler üzerine uğraştık. Mesela Melda (Onur) hapishanelerde veganlara ayrı yemek çıkmasını sağladı. Eğitimde 4+4+4’te, kürtaj meselesinde, Soma’da çalışıldı... Haksızlığa uğrayanların hepsine sahip çıkıldı.

 

Başörtülülere sahip çıkıldı mı?

Hayır, onlaraa sahip çıkıldı diyemeyeceğim. Ama, bakın üniversitelerde başörtüsünün serbest bırakılması CHP sayesinde oldu.

 

Nasıl yani?

Bu, pek bilinen bir şey değildir. Ben o zaman üniversitedeydim. Kılıçdaroğlu’na sordular bu meseleyi. “Kimsenin kılığı kıyafetiyle meşgul değiliz” dedi. Ertesi gün, YÖK “kılık kıyafet serbest” dedi.