CHP Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi, HDP’li Faysal Sarıyıldız ve Tuğba Hezer’in vekillerinin düşürülmesinin istenmesine "Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, Meclis'e uğramıyor bile. Genel yoklamalarda var sayıldığı için o da var sayılıyor. Sadece bir gün yok sayılmış. Davutoğlu, ona da itiraz etmiş" sözleriyle tepki gösterdi.
TBMM Başkanlık Divanı üyesi, katip üye ve CHP Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi, HDP’li Faysal Sarıyıldız ve Tuğba Hezer’in vekillerinin düşürülmesiyle ilgili yarın yapılması öngörülen Başkanlık Divanı toplantısı öncesinde T24’e konuştu. Bu tavrın siyasi olduğunu düşündüğünü dün yapılan alt divanr toplantısında da söylediğini ifade eden Hakverdi, "Niye böyle düşünüyorum, çünkü barış sürecini devam ettirmiş olsalardı bu dosyalar hiç önümüze gelmezdi" dedi.
Hakverdi, "Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, Meclis'e uğramıyor bile. Genel yoklamalardaa var sayıldığı için o da var sayılıyor. Sadece bir gün yok sayılmış. Davutoğlu, ona da itiraz etmiş ve reddedildi. HDP’li vekillerden biri rapor veriyor diğeri de izin istiyor, bunları yapmamış olsalar sadece bir gün yok sayılacaklar" dedi.
"Davutoğlu gibi yapmış olsalardı sadece bir gün yok sayılacaklardı"
Ali Haydar Hakverdi’nin T24’e değerlendirmeleri şöyle:
"Bugüne kadar bir uygulama birliği olmamış. Değişik, değişik teamüller uygulanmış. Daha çok milletvekilini korumaya ve beyanına itibar etmeye yönelik uygulamalar olmuş. Benzer bir durumda olan milletvekili yok, şu an için iki arkadaşımıza dair.
"Şöyle bir şey var bu iki kişi hiç dilekçe vermemiş olsalardı, rapor göndermemiş olsalardı eğer sadece bir gün devamsız sayılacaktı; eski başbakan Davutoğlu, Meclis’e uğramıyor bile genel yoklamalarda ‘var’ sayıldığı için o da ‘var’ sayılıyor, sadece bir gün yok sayılmış Davutoğlu ona da itiraz etmiş, reddedildi.
"HDP’li vekillerden biri rapor veriyor, diğeri de izin istiyor. Bunları yapmamış olsalar sadece bir gün yok sayılacaklar. Ne izin isteseler, ne rapor gönderselerdi sadece bir gün yok sayılacaklardı ve dosyaları önümüze dahi gelemeyecekti. Mevcut durumda eşitsizlik ve hakkaniyetsizlik var uygulama açısından uygulama birliği yok bugüne kadar.
"Barış süreci olsaydı, bunlar olmayacaktı"
"Dün yapılan alt divan toplantısında ben, 'Divan olarak kişilere göre karar vermemeliyiz, biz divana bundan sonra uygulama birliği yaratılmasına dair bir çerçeve çizmeli bunu guruplara duyurmaları için bir öneride bulunmalı bir çerçeve çizmeliyiz dedim' ama onlar direkt oyladılar ve AKP ve MHP oylarıyla geçti. Uygulama birliği yok ki. Ondan sonra başka kişiler görüşüldü, şöyle mi yapsak böyle mi yapsak gibi gereksiz bir sürü uzayan tartışma oldu. Çünkü, ortada bir şablon yok. Bu sebeple de tereddüte düşerek karar vermek zorunda kaldılar.
"Ben bu tavrın 'Siyasi olduğunu düşünüyorum' dedim. Neden, çünkü barış sürecini devam ettirmiş olsaydınız, bu dosya hiç önümüze gelmezdi. Şimdi bu işin siyasi bir tavır olduğunu düşünüyorum çünkü son günlerde gelen mahkeme kararları oluyor takır takır milletvekilliklerini düşürüyorsunuz.
"AKP’li bir vekil hafiyelik yapıyor"
"Bir milletvekili hafiye gibi facebook’tan takip ettim diyor, yurtdışında olduklarını takip ettim diyor, hafiyelik bu. Siz barış sürecinde olsaydınız bu takipleri yapmazdınız ve beraber görmezden gelirdiniz dedim dün yapılan toplantıda."