CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, cezaevlerindeki "çıplak arama" uygulamasının kaldırılması için kanun teklifi verdi. Ağbaba'nın Meclis Başkanlığı'na sunduğu kanun teklifi metninde "bu arama biçiminin Türkiye cezaevlerinde keyfi ve insanlık onuruna aykırı bir şekilde gerçekleştirildiği bilinmektedir. Bu güvenlik uygulamasından kaynaklı olarak birçok hak ihlali, keyfi uygulama ve taciz vakası ortaya çıkmıştır" denildi.
Ağbaba, CHP Cezaevi İnceleme ve İzleme Komisyonu'nun çalışmalarına çıplak aramanın rutin bir uygulama haline geldiğini gördüklerini belirterek, “Kırıklar, Şakran-Aliağa, Kocaeli ve Adana Cezaevleri olmak üzere tüm hapishanelerde hem mahpuslara yönelik hem de mahpus yakınlarına yönelik ‘çıplak arama’ dayatması adeta rutin bir uygulama haline gelmiştir” dedi.
Ağbaba, "önerilen kanun değişikliğiyle, insanlık onuruna aykırı olan cezaevlerindeki bu güvenlik uygulamasının yasa yoluyla engellenmesi ve ikincil mevzuatın ortadan kaldırılması amaçlanmıştır" dedi.
5275 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’da değişiklik yapılmasına ilişkin kanun teklifinin gerekçesi şöyle:
Türkiye cezaevlerinde yerleşik güvenlik anlayışı, kurum güvenliğini öncelerken cezaevi yönetimlerinin insan haklarına aykırı ve keyfi uygulamalarının adeta yasal bir kılıfı haline gelmiştir. Birçok hak ihlali ve keyfi düzenlemenin kaynağı haline gelen tüzük ve yönetmelikler mahkûmların tüm başvurularının reddedilmesine ve hatta yok sayılmasına sebep olmaktadır.
CHP Cezaevi İnceleme ve İzleme Komisyonu üyeleri olarak son dönemde yapmış olduğumuz cezaevi ziyaretlerinde başta Kırıklar, Şakran-Aliağa, Kocaeli ve Adana Cezaevleri olmak üzere tüm hapishanelerde hem mahpuslara yönelik hem de mahpus yakınlarına yönelik “çıplak arama” dayatması adeta rutin bir uygulama haline gelmiştir.
“Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzük”ün 46. Maddesi’nin 2. Fıkrasına göre, “Hükümlünün üzerinde, kuruma sokulması veya bulundurulması yasak madde veya eşya bulunduğuna dair makul ve ciddi emarelerin varlığı ve kurum en üst amirinin gerekli görmesi hâlinde, çıplak olarak veya beden çukurlarında aşağıda belirtilen usullere göre arama yapılabilir.” Bu usullere göre, çıplak arama “utanma duygusunu ihlal etmeyecek şekilde ve kimsenin görmemesini sağlayacak tedbirler alınarak, bedene dokunulmaması için gerekli özen gösterilerek mümkün olan en kısa süre içinde bitirilir. Bu usullere göre gerçekleştirilmesi gereken bu arama biçiminin Türkiye cezaevlerinde keyfi ve insanlık onuruna aykırı bir şekilde gerçekleştirildiği bilinmektedir. Bu güvenlik uygulamasından kaynaklı olarak birçok hak ihlali, keyfi uygulama ve taciz vakası ortaya çıkmıştır.
Belli şartlara ve usullere bağlanmış olsa da “çıplak arama”, cezaevlerine tüm giriş-çıkışlarda hem mahkûmlara hem de mahkûm yakınlarına taciz boyutuna varırcasına uygulanmaya devam etmektedir. İnsan haklarına aykırı bir güvenlik anlayışına dönüşmüş olan “çıplak aramanın”, “beden araması”, “ince arama” veya “oyuk araması” ismiyle farklı şekilde uygulandığı da bilinmektedir.
Çıplak arama esnasında, mahpus önce kıyafetinin üst kısmını çıkartma sonra tekrar üst kısmını giyip alt kısmını çıkartmaktadır. Mahpustan, çıplak bir şekilde 3 kez eğilmesi ve oturması talep edilmekte eğilirken 3 kez de öksürmesi istenmektedir. Böylesi bir arama biçimine direnen mahpuslar ise çok ağır ve keyfi disiplin cezalarına maruz kalmaktadır.
Önerilen Kanun değişikliğiyle, insanlık onuruna aykırı olan cezaevlerindeki bu güvenlik uygulamasının Yasa yoluyla engellenmesi ve ikincil mevzuatın ortadan kaldırılması amaçlanmıştır.