Hülya Karabağlı / Ankara
CHP, yasadışı dinlemelere, kayıtlara, teknik takip ve gizlik tanık uygulamalarının adil yargıya etkilerinin araştırılması için Meclis Araştırma Komisyonu önergesi verdi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler, hazırladığı önergeyle ilgili “Türkiye'nin hangi karanlık odaklarca adeta tapelerle, dinleme, izleme sahtekarlığı ile esir alındığını ortaya çıkarabiliriz. Tapelere ve sahte delillere dayanarak insanları yargı önüne götürmüş ya da yargısız infaz yapmış olan tüm davalar araştırılsın” dedi.
Birgül Ayman Güler ve 31 CHP Milletvekilinin imzaladığı araştırma önergesi; iletişimin tespitini, dinlenmesini ve kayda alınmasını, teknik takip, dijital veriler, gizli tanık uygulamalarının adil yargılamaya etkilerinin araştırılmasını, bu konudaki mevzuat ve hak ihlali yaratan uygulamaların belirlenerek alınması gereken önlemlerin tespitini amaçlıyor.
‘Kamuoyu kararların doğruluğuna inanmamaktadır’
Kamuoyunda, adil yargılama ilkesinin zedelendiğine ilişkin geniş bir kabul olduğunu belirten Güler, “kamuoyu dinleme ve kayda alma, teknik takip, dijital veriler, gizli tanık uygulamaları ile alınan kararların doğruluğuna inanmamaktadır” dedi.
Önergede önemli birçok davada yaşanan gelişmelere değinen Güler, “kamuoyunun takip ettiği birçok önemli davada somut delillerle desteklenmeyen dijital verilere dayalı olarak verilen kararların doğruluğuna inancı kalmamıştır” dedi. Balyoz Davası’nın önemli delillerinden diye gösterilen daha sonra TUBİTAK Raporu ile belgelenen 5 numaralı CD’nin sonradan oluşturulduğunu anımsatan Güler, Teğmen Mehmet Ali Çelebi’nin telefonuna yapılan müdahalenin kanıtlanması üzerine yapılan ‘sehven’ açıklamasının da davaların nasıl görüldüğünü ortaya koyduğunu söyledi.
Sistematik dinleme!
Siyasi parti genel merkezi, milletvekili, gazeteci ve yöneticilerin bulunduğu binlerce kişinin yasadışı dinlendiğinin ortaya çıkmasını da değerlendiren Güler, “İdare tarafından yasadışı bir şekilde iletişimlerinin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması işlemlerinin yapıldığının ortaya çıkması sistematik bir şekilde suç işlendiğini ortaya koymuştur. Üstelik bunun, kamu otoritesini ve gücünü kullananlar tarafından yapılması hukuk devleti ve demokrasi değerlerinin çiğnendiğinin en somut örneklerini oluşturmaktadır” dedi.