CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun, "Baskın seçimde Gelecek Partisi ve DEVA Partisi’ne grup kurması için destek verebiliriz" açıklamasına ilişkin değerlendirme yapan Öztrak, "CHP olarak milli iradenin TBMM'ye eksiz yansıması için demokrasiden yana olan tüm partilerin Meclis'e girebilmeleri için her türlü yardımda bulunuruz" diye konuştu.
Öztrak'ın konuşmalarından satır başları şu şekilde:
"Bugünkü tek adam parti devleti rejimi içinde, aynen 12 Eylül darbe rejiminde olduğu gibi bazı partilerin Meclis'e girmesi engellenmeye çalışılıyor. 12 eylül darbe rejimi hukukundan medet umuluyor. Biz CHP olarak demokrasiden yanayız. Milli iradenin eksiksiz olarak Türkiye'nin tüm karar alma sürecine yansımasından yanayız. Bu nedenle de CHP olarak milli iradenin TBMM'ye eksiz yansıması için demokrasiden yana olan tüm partilerin Meclis'e girebilmeleri için her türlü yardımda bulunuruz.
31 martta yerel yönetim seçimleri bittiği andan itibaren her an seçim olacakmış gibi hazırız. partimizin seçim beyannamesi bile hazır bekliyoruz. “
"Saray hükümeti zorlanıyor"
"Saray hükümeti zorlanıyor. Bilimsel gerçeklere riayet maalesef yok. Başı bozukluk bir özensizlik dikkat çekiyor. Sağlık Bakanı bir hekim, etrafında bir Bilim Kurulu var ancak bakanlık ve Bilim Kurulu AVM'lerin açılıp açılamayacağına karar veremiyor, liglerin başlayıp başlayamayacağına karar veremiyor.
AVM'lerdeki kuyruklar hepimize kaygı veriyor. Anlaşılan sadece biz değil Sağlık Bakanı da rahatsız. Sürekli tweet atıyor. İyi de kimi kime şikayet ediyorsunuz? İktidarda CHP yok. Öyle şikayet ederek, sorumluluğu topluma bırakarak sıkıntılarımız büyür. Sorumluluğu topluma yıkalım anlayışı bir işe yaramaz."
"Saray, millete tepeden bakıyor"
"Diğer taraftan fabrikalarda salgına rağmen toplu olarak çalıştırılıp, koronavirüse yakalanan işçilerin iş kazası kapsamından çıkarılması, Saray'ın millete nasıl tepeden baktığını gösteren bir skandaldır. Buradan sesleniyoruz; milletimiz sürecin siyasi sahipleriyle değil, rant sahipleriyle değil, bilimsel gerçeklerle yürütüldüğüne ikna olursa bunlara güvenecek ve kararlara uyacaktır. Bu da hem can hem gelir kayıplarımızı en az indirgeyecektir.
"Damat ekonominin başında Teo pehlivana rahmet okutmaya başladı. İlkin 100 milyar liralık yardım yapacağız dedi, uçak biletinde KDV'yi indirdi, konutta borçlanma limitlerini arttırdı. Bunları tedbir paketi diye millete pazarlamaya kalktı. Baktı bu tutmadı rakamı 200 milyara çekti. Paket dediklerinin üstüne de 'Ekonomik İstikrar Kalkanı' diye afilli bir isim yapıştırdı. Ama 200 milyar liranın 150 milyar lirasının destek değil, kredi borç olduğu, hem de faizli borç olduğu ortaya çıktı. 200 milyardan da vere vere millete 4,4 milyar nakdi yardım verebildiler.
"İşçinin kendi parasını işçiye vermeye destek denemez"
"Millet İŞKUR'un önünde kuyruk oldu. Saray milleti unuttu, vatandaşın durumunu görmedi, feryadını duymadı. Paketin büyüklüğünü dün 240 milyara çıkardı. TÜİK'e göre bu ülkede 23 milyon 596 bin aile var. Eğer Teo damadın dediği gibi, milletimize 525 milyar lira destek verdilerse aile başına 22 bin 250 lira düşer.
Şimdi ben milletimize soruyorum, ihtiyaç sahibi hangi aile hükümetten destek alabildi. Bırakın desteği maskeyi bile dağıtamadılar. İşçinin kendi parasını işçiye vermeye destek denemez. Salgın döneminde vatandaşlarımıza kol kanat geremediler. İnsanları canlarıyla cüzdanları arasında sıkıştırdılar. Unutmadan, gitmedikleri köprülerin, yatmadığı hastanelerin parasını ödetiyorlar. Partimiz ağlama duvarına döndü.
"Damat Berat halimiz berbat"
"Damat Berat halimiz berbat. Milletimiz pazarda bu gerçekle yaşıyor. Damat kayınpeder milleti kuru soğana mecbur bıraktı.
Swap kanalıyla para alabilmek için fır dönüyorlar. Bu arada olan milletimizin aşına işine oluyor.
45 milyar bütçe açığı vermişiz, bu geçen yılın 2.5 katı. Vatandaşa verilmesi gereken destekler var. Vatandaşın vergilerinden toplanan paralar yine faize gitmiş. 17 milyar faize gitmiş. İlk dört ayda, yıl boyu için öngörülen rakamın yarısından fazlasını geçmiş.
İlk üç ayda gerçek işsiz sayısı fırladı. Bu rakamı ülke tarihi hiç görmedi.
"Saray hükümeti belediyelerimize engel çıkarmak için elinden geleni yapıyor"
"Hükümetin başı mahallenin kabadayısı gibi davranıyor. Milletin derdine derman olamadığının üstünü örtmek için CHP'nin belediyeleriyle uğraşıp duruyor. Saray hükümeti belediyelerimize engel çıkarmak için elinden geleni yapıyor.
İBB Başkanımız için 27 ayrı soruşturma başlatmışlar. Keza diğer belediyelerimizden de denetleme orduları hiç eksik olmuyor. 500 bin liralık rüşvet alındığı Antalya'nın Serik belediyesini araştıran yok. Biraz utanma arlanma olur. Bir yandan belediyelerimizi engellemeye çalışıyorlar, genel merkezimizin milletin sıkıntısını anlatmasını engellemeye çalışıp dilini bağlamaya çalışıyorlar. Yeter ki milletin dertleri konuşulmasın.
İstanbul İl Başkanımıza, kadın gazetecilerimize sosyal medyada etmediği hakaretler kalmıyor. Millilik üzerinden tehditler ediyorlar. AKP'de ya durun saçmalamayın diyen kimse kalmadı mı? Vicdan sahibi kimse kalmadı mı?
"Seçimle gelen seçimle gitmelidir"
"Seçimle gelen seçimle gitmelidir. Birilerinin hakkında mahkeme kararıyla varsa, mahkeme kararıyla tespit edilmeden görevden alınmaları doğru değildir. Ankara'dan atama yapılmasını doğru bulmayız. Seçimle yeniden seçilir.
Yalova Belediyesi Genel Sekreterimiz serbest bırakıldı. Belediye başkanımızla ilgili bir suçlama henüz intikal etmedi. Olacağını da sanmıyoruz, Yalova belediye başkanımız, belediyede olan usulsüzlüğü kendi ihbar etmiş zaten."