CHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın, “AKP iktidarı döneminde milyarlarca dolarlık kamu ihaleleri ve her türlü devlet teşvikiyle büyüyen yandaş şirketlerin başında gelen Kalyon’un bünyesindeki Kalyon Enerji hissesinin yüzde 50’sini satma kararı batırılan enerji sektöründen kaçışın çok açık bir göstergesi oldu. Yaklaşık 9 ay önce başka bir yandaş şirketin de enerji alanından çıktığı dikkate alındığında iktidarın desteğiyle bu alan giren şirketlerin sektörün batmasının ardından kaçmaya başladığı anlaşılıyor” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Balıkesir Milletvekili Ahmet Akın, enerji sektöründe yaşanan gelişmelerle ilgili yazılı açıklama yaptı. Akın, şu ifadeleri kullandı:
“Kalyon Enerji hissesinin yüzde 50’sinin satma kararı batırılan enerji sektöründen kaçışın çok açık bir göstergesi oldu”
“AKP iktidarı döneminde milyarlarca dolarlık kamu ihaleleri ve her türlü devlet teşvikiyle büyüyen yandaş şirketlerin başında gelen Kalyon’un bünyesindeki Kalyon Enerji hissesinin yüzde 50’sinin satma kararı batırılan enerji sektöründen kaçışın çok açık bir göstergesi oldu. Hisse satışının yapıldığı belirtilen Karapınar Güneş Enerji Santrali (GES); Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanı (YEKA) ihalesi kapsamında güneş paneli fabrikası ihalesi ile bir bütün olarak yapıldı. Yandaş şirketin sahibi Cemal Kalyoncu; ilk olarak satışa konu olan hisse devrini Karapınar GES olarak değil, Kalyon Enerji olarak açıkladı. Kalyoncu ayrıca hisse devrinin 490 milyon dolar karşılığı yapıldığını da söyledi. Şirketin kurumsal internet sitesinde de; Kalyon Enerji adı altında YEKA-1 bünyesinde teşvik alan güneş paneli fabrikasının bulunduğu da gösteriliyor. 100 milyonlarca dolar tutarındaki satışa konu olan söz konusu süreci ise iktidar yerli ve milli enerji sektörünün kurulacağı, enerjide dışa bağımlılığın azaltılacağı söylemiyle gerçekleştirilmişti.
“Vatandaşın parası çarçur edildi, enerji sektörü de vaat edilen kaliteli ve ucuz hizmeti sağlamadı”
AKP iktidarının yerli ve milli enerji sektörünün kurulacağı söylemiyle gerçekleştirdiği ihalelerle bazı şirketlerin olağanüstü büyümesi sağlandı. Vatandaş adeta müşteri olarak görüldü ve sektörün kaymağı da bu şirketler tarafından yenildi. Özellikle 2018 yılından bu yana söz konusu şirketlerin 60 milyar dolar büyüklüğündeki borcu da kamu bankalarına yıkıldı. Özetlemek gerekirse vatandaşın parası çarçur edildi, enerji sektörü de vaat edilen kaliteli ve ucuz hizmeti sağlamadı.
“İktidarın desteğiyle bu alana giren şirketlerin sektörün batmasının ardından kaçmaya başladığı anlaşılıyor”
Yanlış ekonomi politikalarıyla ekonomik buhran yaşatan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın darbenin finansörü olarak suçladığı Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) yaptığı ziyaretin ardından Kalyon Enerji’nin BAE’li bir şirkete satışının gündeme gelmesi manidardır. Bu durum söz konusu satışın talimatla yapıldığı iddiasını akıllara getiriyor. Yaklaşık 9 ay önce başka bir yandaş şirketin de enerji alanından çıktığı dikkate alındığında iktidarın desteğiyle bu alan giren şirketlerin sektörün batmasının ardından kaçmaya başladığı anlaşılıyor.
“Bir avuç şirketin zengin edilmesi uğruna batırılan enerji sektörünü ayağa kaldıracağız”
Enerji sektörünün içinde bulunduğu açmaz nedeniyle bugün hem kamuda hem de şirketlerde ödeme sıkıntıları yaşandığı biliniyor. Başka bir deyişle sektörde büyük bir finansal açmaz bulunuyor. Bunun nedeni de AK Parti iktidarının bu alanı kendi yandaşlarına peşkeş çekmesinden kaynaklanmaktadır. CHP’nin iktidarında bir avuç şirketin zengin edilmesi uğruna batırılan enerji sektörünü ayağa kaldıracağız. 84 milyon vatandaşın vergileriyle oluşan Hazine’nin içinin nasıl boşaltıldığı, pazarlık usulüyle kurulan karanlık ihale sisteminin hesabını soracağız.”