Ekonomi

CHP’li Adem: Tarım değil, çiftçinin borcu büyüyor!

02 Mart 2025 11:18

T24 Haber Merkezi

CHP Tarım ve Orman Politikalarından Sorumlu Gölge Bakanı Erhan Adem, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın Türkiye Yüzyılı Zirvesi'nde tarım sektörünün ülke ekonomisi ortalamasının üzerinde büyüdüğüne dair açıklamalarına tepki gösterdi. Adem, çiftçilerin tarlada, üreticilerin ahırda, tüketicilerin ise pazarda büyük zorluklar yaşadığını belirterek, "Büyüyen tarım değil, çiftçinin borcu, maliyetler ve gıda enflasyonu karşısındaki çaresizliktir " dedi.

CHP Tarım ve Orman Politikalarından Sorumlu Gölge Bakanı Erhan Adem yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

Türkiye’de tarımın gerçekten büyüdüğünü iddia edenler, bu büyümeyi tarlada mı gördüler, ahırda mı, yoksa mutfakta mı? Eğer tarım gerçekten büyüdüyse:

Neden çiftçi borç batağında?

Neden üretici ektiğinden kazanamıyor, tarlasını boş bırakıyor?

Neden gıda fiyatları her geçen gün artıyor?

Neden ithalata bağımlılığımız devam ediyor?

Neden hayvancılık yapanlar birer birer sektörden çekiliyor?

Tarımın büyüdüğünü söylüyorsunuz ama biz sahadayız, biz çiftçinin tarlasındayız, biz pazardayız! Biliyoruz ki, 2024 yılı tarımda büyüme değil, çöküş yılı olmuştur. Çiftçi zarar ederken, tüketici gıdaya ulaşamazken tarımın büyüdüğünü söylemek, bu milletin aklıyla alay etmektir!

Türkiye tarımda belki de tarihinin en zor yıllarından birini yaşadı. Tarımsal üretim maliyetleri katlanarak arttı. Mazot, gübre, ilaç, yem ve elektrik fiyatları tavan yaptı. Çiftçi ürününü maliyetinin altında satmak zorunda kaldı, birçok üretici borcunu ödeyemediği için tarlasını ekemez hale geldi.

Hasat edilen ürünler ya alıcı bulamadı ya da komik denecek fiyatlara satılmak zorunda kaldı. Birçok tarım ürünü tarlada çürüdü. Üretici kazanamazken tüketici de yüksek fiyatlar nedeniyle temel gıda ürünlerine bile ulaşamaz hale geldi. Üreticinin cebine giren para düştü ama tüketicinin mutfak harcaması arttı. Tarımsal girdilerde dışa bağımlı olan Türkiye, 2024 yılında yine ithalata mecbur bırakıldı. Et, buğday, saman, ayçiçeği, mercimek, nohut gibi temel tarım ve hayvancılık ürünleri bile dışarıdan alındı.

Gelişmiş ülkelerde yıllık yüzde 2-3 olan gıda enflasyonu, Türkiye’de aylık olarak yaşandı. Vatandaş pazarda kilosu 60-90 lirayı bulan domatesi, 500-700 liraya dayanan eti, 400 lirayı aşan peyniri alamaz hale geldi. Tarım ve gıda sektöründe belirsizlik hâkim oldu. Çiftçi neyi ne zaman ekeceğini, kaça satacağını, girdi fiyatlarının ne olacağını, hangi ürüne ihracat yasağı uygulanacağını bilemez hale geldi. Tarımsal üretim artık bir öngörülemezlik içinde kumar oynamaya benzer hale geldi.

Bütün bu gerçeklere rağmen, hükümet tarımdaki büyümeden bahsediyor. Oysa tarımda büyüyen şeyler çok açık:

Çiftçinin borcu büyüdü.

Üretim maliyetleri büyüdü.

İthalat bağımlılığı büyüdü.

Çiftçinin çaresizliği büyüdü.

Tüketicinin gıdaya ödediği para büyüdü.

Çiftçiye verilen destekler yetersiz kaldı. Üreticiye zamanında destek sağlanmadı, açıklanan fiyatlar maliyetleri bile karşılamadı. Tarım Bakanlığı çiftçiyi yönlendiren, üretimi planlayan, sorunlara çözüm bulan bir kurum olmaktan çıktı. Günümüz Türkiye’sinde tarım politikaları büyük şirketlerin, ithalat lobilerinin çıkarları doğrultusunda şekillenir hale geldi.

İhracat yasakları, yanlış kota uygulamaları, plansız destekler, ithalat politikaları çiftçiyi üretimden uzaklaştırdı. Bugün Türkiye’nin dört bir yanında üretici 'Ekersem zarar ediyorum, ekmesem borç içindeyim' ikilemiyle baş başa bırakıldı. Tarım sektöründeki plansızlık, küçük üreticiyi ve çiftçiyi sistem dışına itti. Köyler boşaldı, gençler tarımdan uzaklaştı, çiftçilikle geçinmek imkansız hale geldi.

Sayın Bakan ve iktidar yetkilileri kağıt üzerindeki büyüme rakamlarını anlatmaya devam edebilir. Ama halk pazarda ne yaşadığını, çiftçi tarlada ne çektiğini, esnaf dükkanında ne kaybettiğini biliyor. Gerçekler sokakta, tarlada, pazarda yazıyor, TÜİK’in masa başında yazdığı raporlarda değil!

Eğer tarım gerçekten büyüdüyse, neden Türkiye dünyanın en yüksek gıda enflasyonuna sahip ülkelerinden biri oldu? Eğer tarım gerçekten büyüdüyse, neden çiftçi zararına üretim yapıyor? Eğer tarım gerçekten büyüdüyse, neden tüketici en temel gıda ürünlerini bile almakta zorlanıyor? Büyüme dediğiniz, çiftçinin borç batağına saplanması mı? Büyüme dediğiniz, etin lüks tüketime dönüşmesi mi? Büyüme dediğiniz, gıda ithalatçısı bir ülke haline gelmemiz mi?

Sayın Bakan’ı ve hükümeti samimiyete davet ediyorum. Çiftçinin, üreticinin, tüketicinin derdiyle ilgilenmeden, yanlış tarım politikalarını düzeltmeden, ithalatı durdurup üretimi teşvik etmeden tarımı büyüttüğünüzü söylemek gerçeklerle dalga geçmektir. Bu ülkenin çiftçisi, alın terinin karşılığını almak istiyor. Bu ülkenin üreticisi, ürettiğiyle kazanmak istiyor. Bu ülkenin tüketicisi, sofrasına koyduğu ekmeği, eti, sütü daha uygun fiyatlarla almak istiyor. Tarımda gerçek büyüme, işte bu talepler yerine geldiğinde olacak!

O güne kadar bizler; çiftçimizin, üreticimizin, tüketicimizin yanında olmaya, halkımızın hakkını savunmaya, tarımın gerçek sorunlarını dile getirmeye devam edeceğiz! ” 


DEM Parti Eş Başkanı Tülay Hatimoğulları:
Öcalan, Kandil'in çağrısına uyacağı konusunda çok net


Günün öne çıkan haberleri...

TIKLAYIN - ABD'de Yeşil Kart bekleyen Türk aile, Trump'ın sert göçmen politikasının mağduru oldu; gözaltına alındılar, iş yerleri mühürlendi!

TIKLAYIN - Spor yazarları, Beşiktaş'ın Kayserispor galibiyetini yorumladı: "Solksjaer’de, sinemadaki büyülü kahramanların sırları var sanki"

TIKLAYIN - Tolga Şardan | Otel sahibinin damadı Aras: Silah ruhsatı başvurusu yapabilmek için genel müdür sıfatıyla görevlendirildim

TIKLAYIN -Düğünde ateş edene 10, trafikte yol kesene 3 yıl hapis, trafikte makasa 50 bin, drifte 80 bin ceza geliyor

TIKLAYIN - Ertuğrul Özkök: Kaldığım perili Oscar otelinin 4’üncü, 9’uncu ve 12’ncı̇ katından hayalet hikâyelerı̇

TIKLAYIN -"Uyuşturucu" suçlamasıyla gözaltına alınan Dilan ve Engin Polat adliyede: Sağlık kontrolüne böyle götürüldüler