Politika

CHP: Cemil Çiçek dört eski bakan hakkındaki fezlekeleri bekleterek Anayasa'yı ihlal etti

CHP Grup Başkan Vekili Engin Altay, fezlekelerle ilgili olarak 'MİT Kanun Teklifinin geri çekilme böylelikle ortaya çıktı' dedi

05 Mart 2014 22:55

Hülya Karabağlı / Ankara

CHP Grup Başkan Vekili Engin Altay, dört eski bakan hakkında “yolsuzluk” iddiasıyla hazırlanan ve TBMM Başkanlığı’na gönderilen fezlekeleri “28 Şubat’tan bu yana bekleten TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in Anayasa suçu işlediğini” öne sürdü.

Engin Altay, konuşmasında “MİT Kanun Teklifinin geri çekilme böylelikle ortaya çıktı” ifadesini kullandı. İlk olarak Adalet Bakanlığı’na gönderilen fezlekelerin 27 klasör tuttuğunu hatırlatan Altay, “şu an TBMM Başkanlığı’na gelen fezlekelerin 11 klasör tuttuğunu bunun da klasörlerin içinin boşaltılmış olduğu” anlamına geldiğini savundu.

CHP, Muammer Güler, Zafer Çağlayan, Egemen Bağış ve Erdoğan Bayraktar hakkındaki fezlekelerin milletvekillerinin incelemesine açılması için TBMM Başkanlığına başvuruda bulundu.

 

Fezleke korkusu MİT yasasını mı erteletti?

 

CHP, 17 Aralık, yolsuzluk ve rüşvet operasyonu sonrasında AKP’nin dört eski bakanı Muammer Güler, Zafer Çağlayan, Egemen Bağış ve Erdoğan Bayraktar hakkındaki fezlekelerin milletvekillerinin incelemesine açılması için TBMM Başkanlığına başvurdu. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay seçim çalışmaları için Meclisin ara vermesinden sonra fezlekelerin geldiğini açıklayan TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in anayasa suçu işlediğini söyledi. Altay “Recep Tayyip Erdoğan oğluna paraları sıfırlatırken TBMM Başkanı Çiçek’e de itibarını sıfırlattı” dedi. Altay, “ MİT Kanun Teklifinin geri çekilme böylelikle ortaya çıktı” dedi.

 

6 gün bekletmek Anayasa suçu

 

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay 28 Şubat tarihinde TBMM’ye gelen fezlekenin “6 gün sonra Başkan Cemil Çiçek tarafından açıklanmasının demokrasi ve hukuk devleti ile ilgisi olmadığını” savundu.

TBMM’de basın toplantısı düzenleyen Altay, Cemil Çiçek’in fezlekeleri saklayarak Meclis tatile girdikten sonra açıklamasıyla içtüzük ve anayasa suçu işlediğini belirtti. Altay, “Bu milli iradeye saygısızlıktır. Başkan görevi olmadığı halde fezlekeleri saklayarak yolsuzluk yapan bakanlara ortaklık yaptı. İtibarına halel getirdi. Recep Tayyip Erdoğan oğlu Bilal’e paraları sıfırlatırken TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in de itibarını sıfırlattı” dedi.

Cemil Çiçek söz konusu iddialarla ilgili olarak, “4 eski bakana dair fezlekelerin 28 Şubat'ta Meclis'e geldiğini Meclis’in o gün tatile girdiğini ilk Genel Kurul birleşiminde bilgiye sunulacağını” bildirdi.

 

27 klasörden 11’e inmiş, içi boşaltılmış

 

TBMM Başkanının fezlekelerin içeriğini inceleme, değiştirme görevi olmadığını anlatan Altay, ”Bu fezlekelerin içi boşaltılmış mıdır boşaltılmamış mıdır belli değil? Daha önce 27 klasör olduğu belirtilen fezleke 11klasör olarak TBMM’ye geldi. Bu da içinin boşaltıldığını gösteriyor” diye konuştu

Altay, bir soru üzerine seçim çalışması nedeniyle TBMM’nin olağanüstü toplantıya çağrılmasının mümkün görülmediğini, ifade etti.

MHP Ankara milletvekili Özcan Yeniçeri iktidarın “fezlekelerin içeriğinden korktuğu” için saklandığını belirtti. Yeniçeri "Fezleke hikayeleri yılan hikayesine dönüştü. Fezlekelerden çekindikleri, korktukları için 30 Mart'ın sonuna saklıyorlar. Bütün bu olup biten milletin gözünden bir şeyleri kaçırma amacına yönelik. Bir Adalet Bakanı hakkında fezleke varsa o adalet bakanının orada oturması için ahlaki bir neden kalmamış demektir. 28 Şubat'ta geldi ve biz bunu 30 Mart'tan sonra devreye sokacağımızın anlamı şudur; 'biz 30 Mart'a kadar seçim öncesi fezlekelerde ne olduğunu halkın duymasını istemiyoruz. Çünkü kuşkuluyuz, halk buna ters tepki verebilir.' Bu çok yanlış bir anlayış."dedi.

CHP İzmir Milletvekili Rıza Türmen, TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in 28 Şubat tarihinde gelen fezlekeyi altı gün sonra açıklamasının dünya tarihinde ilk olduğunu söyledi

“Türmen “Fezlekelerin böyle esrarengiz bir hal alması Dünya tarihinde bir ilktir. Fezlekeler olsa da olmasa da durum ortada. Hukukun ortadan kaldırıldığı bir noktaya geldik. Milletvekillerinden neden saklanıyor. Bunu anlamak mümkün değil. Hukuki ve maddi dayanağı yok. Demek ki çok korkacak şeyler var içeriğinde.” Değerlendirmesi yaptı.

 

Fezleke de yer alan suçlamalar iddialar

 

Kulislere göre, eski bakanlara ilgili iddiaların bir kısmı şöyle:

Eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan: 28 kez toplam 52 milyon dolar rüşvet almak. Suç işlemek için örgüt kurmak, sahte belgelerle ihracat, Kaçakçılık Yasası’na muhalefet. Rıza Sarraf ile telefon konuşmasında “Cari açık düşüyor, 3 aylığına altın ihracatına yönelelim” dediği, Gana’dan 1 Ocak 2013 tarihinde uçakla “minarel sample (doğal taş)” bildirimi yapılarak Türkiye’ye 1.5 ton altın sokulmak istendiği, bunun 1280 kilogramının tespit edildiği, 250 kilogramının ne olduğunun bilinmediği, sahte belgelerle 5 bin tonluk gemiyle 150 bin tonluk ihracat yapılmasına onay verdiği ileri sürülüyor. Fezlekede, şüpheliler arasında geçen konuşmalarda 150 bin tonluk ihracatla ilgili, “Bu işi doğru dürüst yapın, bu kadar olur mu? 5 bin tonluk gemiyle 150 bin ton ihracat nasıl yapılır” ifadelerinin kullanıldığı kaydediliyor.

Eski İçişleri Bakanı Muammer Güler: 10 kez toplam 10 milyon dolarlık rüşvet almak, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, nüfuz suiistimali, suçluları kayırmak.

Eski AB Bakanı Egemen Bağış: 3 kez 1.5 milyon dolarlık rüşvet almak.