İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Zekayi Kutlubay, "Son birkaç hafta içinde vaka sayısında dikkat çekici bir artış var. Bu, ‘daha çok hastada pozitiflik saptıyoruz’ demek olsa da semptomlarının hafif olması nedeniyle servise daha az hasta yatırıp hastaları çoğunlukla ayakta görüp evlerine gönderiyoruz gibi bir gerçek de var" değerlendirmesinde bulundu.
HaberTürk'ten Ceyda Erenoğlu'nun haberine göre, Kutlubay, "Mart ayından beri gecemizi gündüzümüze katarak çalışıyoruz. Bu mücadeleye çok emek verdik ve vermeye devam ediyoruz. Bu kadar emeğin karşısında daha güzel bir tablo görmek isterken her gün Covid-19 olduğunu düşünen 250-300 civarında hastayla karşılaşmak istemezdik” dedi.
Kutlubay, “Nisan ayında Covid servisimizde 235 yatan hastamız olmasına karşın bugün servisimizde yatan hasta sayımız 50. Bunların 10’u yoğun bakımda. Nisan ayının aynı döneminde ise yoğun bakımda yatan Covid'li hasta sayımız 35 idi. Şu anda hastanemize gelen hastalarımızın genel durumlarının daha iyi olduğunu ve daha az hastayı yatırdığımızı söylesem de bundan her şeyin yolunda olduğu sonucu çıkmamalı” diye konuştu.
Kutlubay, "Mart ayının başından beri yaptığımız test sayısı 64 bin 934. Bugün itibarı ile bunların 5582’si (yüzde 8.5) pozitif. Şu anki pozitif hasta sayımız Nisan ayına göre düşük olsa da son birkaç hafta içinde vaka sayısında dikkat çekici bir artış var ve hastaların test pozitif oranları yüzde 12-17 arasında değişiyor. Bu, ‘daha çok hastada pozitiflik saptıyoruz’ demek olsa da semptomlarının hafif olması nedeniyle servise daha az hasta yatırıp hastaları çoğunlukla ayakta görüp evlerine gönderiyoruz gibi bir gerçek de var" açıklamasında bulundu.
Kutlubay, “2020 yılını unutalım. 2021 yılını ise çıkacak aşılara göre şekillendirip önümüzü öyle görelim, ilaç konusunda şimdilik iyi haber olmasa da aşıyla ilgili haberler umut verici. O zamana kadar Anadolu’da yaşanan sıkıntılar, hava sıcaklığındaki düşme, kapalı mekanlarda daha çok zaman geçirilmesi, mevsimsel grip gibi faktörler korkutucu bulunuyor. Tüm bunlara bir de toplumun tedbirlere uyumundaki duyarsızlık eklendiğinde oluşacak manzaranın endişe yaratığını belirtti. Kutlubay, bu sürece emek veren sağlık çalışanları olarak halktan alkış değil sorumluluk istediklerini belirterek, “Halkımızdan tek beklentimiz kendilerini ve ailelerini risklerden uzak tutmalarıdır. Bu sadece kendilerini değil toplumu dolayısıyla da bizi korumaları anlamına gelir” ifadesini kullandı.
Kutlubay şunları kaydetti:
“Vurdumduymazlıkla aymazlık arasında bir yerdeyiz. Oysa böyle bir lüksümüz yok. Uyarıları dikkate almıyor ve tedbirleri görmezden geliyoruz. Maske bir aksesuar değildir ve amacına uygun kullanılmaması halinde beklenen faydayı sağlamak mümkün olmaz. Kalabalık ortamlara girmekten vazgeçmeyip hijyen kurallarına uymayanlar bilmelidir ki bu virüs sizin veya bir yakınınızın da canını yakabilir ‘Bana bir şey olmaz!’ demeden önce dünyaya neler olup bittiğine bakıp tehlikenin farkında olmak gerekir. Yoğun bakım servislerinde yatan hastaların yaşadıkları zorluklar kamu spotu yapılıp halka gösterilse belki karşı karşıya olduğumuz riskin farkına daha iyi varılır.”