Cem Uzan’ın avukatı, yurtdışı çıkış yasağının kaldırılmasını isteyerek kan testlerinde alfafeto protein değerlerinin normalin üzerinde çıktığını söyledi.
Genç Parti (GP) Genel Başkanı Cem Uzan, babası Kemal Uzan, kardeşleri Murat Hakan Uzan ve Ayşegül Uzan (Akay), amcaları Yavuz Uzan ve Bahattin Uzan'ın da aralarında bulunduğu 33 sanığın 'suç işlemek için örgüt kurmak ve bu örgüte üye olmak', 'zimmet', 'dolandırıcılık' ve 'devlete karşı dolandırıcılık' suçlarından yargılanmasına devam edildi.
İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, başka suçtan tutuklu Bahattin Uzan, Tacettin Pak ve Mustafa Akar ile tutuksuz 20 sanık katıldı. Cem Uzan ile Ayşegül Uzan'ın da aralarında bulunduğu davanın 7 tutuksuz sanığı ise duruşmaya gelmedi. Bu davanın tutuksuz sanıkları olan ancak başka dava kapsamında aranan Kemal, Yavuz ve Hakan Uzan da yakalanamadıkları için duruşmada hazır edilemedi.
Duruşmada şikayetleri dinlenilen mağdurlardan Hüseyin Sönmez, terör örgütü PKK'dan kaçmak ve 2 kızını güvenli bir ortamda büyütmek için malını, büyükbaş hayvanlarını satarak İstanbul'a geldiğini anlattı.
Zengin biri olmadığını belirten Sönmez, sattığı mallardan elde ettiği 53 bin TL'sini de güvenli olduğunu düşündüğü İmar Bankası'na yatırdığını kaydetti.
Okuma yazmasının bulunmadığını ve parasının off-shore hesaba yatırıldığını daha sonra öğrendiğini ifade eden Sönmez, bankaya el konulması nedeniyle parasını alamadığını anlattı.
'Şimdi çok fakiriz. 2 ekmek, bir tas çorba için Eyüp'e gidiyoruz' diyen Sönmez, mahkemeye ve adalete güvendiğini, sanıklardan şikayetçi olduğunu söyledi.
Diğer mağdurlar Şemsettin Pullukçu, Gülizar Koç, Selahattin Budak ve Sadife Bozoğlu da off-shore hesaplara yatırdıkları paralarını alamadıklarını belirterek, sanıklardan şikayetçi oldu.
Değerleri yüksek çıktı
Duruşmada söz alan Cem Uzan'ın avukatı Şaylan Çığgın, müvekkili hakkındaki yurt dışına çıkış yasağının kaldırılmasını istediğini belirterek, buna ilişkin mahkemeye 4 sayfalık bir dilekçe sundu.
Avukat Çığgın, müvekkilinin son 2 yıldır yapılan kan testlerinde alfafeto protein değerlerinin normalin üzerinde çıktığını belirterek, bu durumun vücutta bir tümörün varlığına işaret ettiğini bildirdi.
Uzmanların bu değerin yüksek çıkmasının kötü huylu bir tümörü yani kanseri düşündürdüğünü bildirdiklerini anlatan Çığgın, ancak müvekkiline kesin tanı konulamadığını kaydetti.
Avukat Çığgın, müvekkilinin yurt dışında muayene ve tedavi olabilmesi için hakkındaki yasağın kaldırılmasını istediklerini kaydederek, TMSF'nin, dava dosyasına sunduğu bir dilekçeyle Cem Uzan'ın yurt dışına çıkmasında bir sakınca olmadığını bildirdiğini anlattı.
Talepler reddedildi
Mahkeme heyeti, verilen aradan sonra sanıklar Cem Uzan, Mehmet Balık, Vasıf Soner Çokbilgin'in avukatlarının yurt dışına çıkış yasaklarının kaydırılması yönündeki taleplerini, sanıklar hakkındaki suçlamanın vasıf ve mahiyeti, esasa ilişkin delillerin henüz toplanmamış olması ve yargılamanın bulunduğu aşamayı göz önüne alarak reddetti.
Mahkeme heyeti, Cem Uzan ile ilgili mahkemeye sunulan tıbbi belgelerden tedavisinin mutlak suretle yurt dışında yapılması gerektiğine dair bir tespit ve değerlendirme bulunmadığını bildirdi.
Davanın sanıklarından Kemal Uzan, Yavuz Uzan, Hakan Uzan ve Yeşim Öztürk'ün başka davalarda haklarındaki yakalama emri uyarınca arandıklarını belirten mahkeme heyeti, bu kişiler hakkındaki suçlamanın vasıf ve mahiyeti, dosyadaki delil durumu, bu sanıkların firar etmiş olmalarını dikkate alarak bu dava kapsamında da haklarında yakalama emri çıkarılmasına karar verdi.
Duruşma, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi amacıyla ertelendi.
İddianamede ne deniyor?
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Kemal Uzan, Yavuz Uzan, Murat Hakan Uzan ve Cem Uzan'ın, 'suç işlemek için örgüt kurmak', 'nitelikli dolandırıcılık' ve 'devlete karşı dolandırıcılık' suçlarından 9 ila 31'er yıl arasında hapis cezasına çarptırılması isteniyor.
İddianamede, aynı kişilerin 'zimmet' suçundan ayrıca 21'er yıldan az olmamak üzere hapisle cezalandırılması talep ediliyor.
Ayşegül Uzan'ın da aralarında bulunduğu 21 sanığın, 'suç işlemek için kurulan örgüte üye olmak', 'nitelikli dolandırıcılık' ve 'devlete karşı dolandırıcılık' suçlarından 8 ile 28'er yıl arasında hapisle cezalandırılması talep edilen iddianamede, bu kişilerin de 'zimmet' suçundan 21'er yıldan az olmamak üzere hapis cezasına çarptırılmaları öngörülüyor.
İddianamede, diğer 8 sanığın da 'nitelikli dolandırıcılık' ve 'devlete karşı dolandırıcılık' suçlarından 7 ila 25'er yıl arasında hapis cezasına çarptırılması isteniyor.