Politika

Mehmet Altan: Cami yerine AVM

'Ortadoğu 21’inci yüzyılda kan ve gözyaşıyla çok uzun yıllar sarsılacak mı, yoksa ‘Yeni Araplar’ yeni umudun öncüleri mi olacak?'

01 Aralık 2014 12:02

Mehmet Altan*

Genel kanaat o ki Ortadoğu 21’inci yüzyılda kan ve gözyaşıyla yeniden şekillenecek. Ve bu uzun bir sürece yayılacak.

İnsanı ürküten kanlı ve sarsıcı bir öngörü.

Yaşamının büyük bir bölümünü bölgenin derin karmaşasında geçiren Michigan Üniversitesi profesörü Juan Cole’a göre ise bölgenin nasıl şekilleneceğini merak edenlerin bu karamsar öngörülerden önce ‘Yeni Araplar’a kulak kabartması gerekmekte…

‘Yeni Araplar’ kim? 1977-2000 arası doğanlar…

Bu yaş kuşağına kimi ‘Y’ Kuşağı, kimi de ‘Bin Yıl Kuşağı’ diyor…

***

‘Y’ neslinin şu ana kadar gelen en eğitimli, en medeni, en teknolojiye açık, bilgiyi kaynaklarından öğrenebilen, global olarak dünyayı keşfetmeye çalışan en donanımlı kuşak olduğuna inanılmakta.

Cole, yaş ortalamasının 24 civarında olduğu 400 milyonluk Arap dünyasının üçte birinin Y Kuşağı’ndan olduğuna dikkat çekiyor.

Y Kuşağı, Arapların bugüne kadarki en yüksek eğitim oranına sahip. Bölgede 1980 yılında okuma yazma oranı yüzde 50 imiş. Bugün yüzde 61,5.

Ancak 15-24 yaş aralığına bakarsak rakam yüzde 80’e çıkıyor.

Hatta Tunus, Libya ve Bahreyn’de yüzde 90’ı aşıyor.

***

Diğer ülkelerdeki gibi bu eğitimli Arap gençlerinin de karşılaştıkları en büyük sorun freni kopan işsizlik.

En çok bu sorunla baş etmeğe çalışan Y Kuşağı, ebeveynlerine göre daha kentli, daha eğitimli ve sekülerler.

Kentleşme oranının artmasında genç Arapların yurtdışında çalışmaya eğilimli olmaları da etkili olmuş.

Cole, Yeni Araplar’ın cumhuriyet görünümü altındaki monarşileri ortadan kaldırıp dünyayı değiştirdiklerine inanıyor.

***

Sosyal hareketlenmenin kaynağında yalnızca sosyal medyanın aranmasını abartılı bulan Juan Cole, bölgedeki işsizliğin, yüksek enflasyonun ve siyasi özgürlüğe duyulan açlığın, gösterilerin altında yatan nedenler arasında internet kadar güçlü olduklarına işaret ediyor.

“Henüz demokrasiyi bulmadılar ama ülkelerinde diktatörlüğe razı olmadıklarını da kanıtladılar” diyor.

“Bölgelerindeki diktatörlere meydan okuyorlar, verili düzeni kabul etmiyorlar” diyerek ekliyor:

“Ne ordu, ne de imam; yepyeni, devrimci bir yol arıyorlar.”

***

Dünkü Pazar Hürriyet’te Zeynep Miraç, Cole’un kitabını ilginç bilgilerle besleyerek geniş bir şekilde özetlemişti.

2009’un başında Mısır nüfusunun yarısının cep telefonu varmış, bir yıl sonra bu oran yüzde 75’e çıkmış.

Araştırmalar, Arap gençlerinin TV seyretmek ya da gazete okumak yerine interneti tercih ettiğini gösteriyormuş.

Arab Social Media Report verilerine göre 2013 yılında Arapça konuşan 53 milyon Facebook kullanıcısı varmış. Bunların 10 milyonu 2012-2013 arasında üye olmuş.

Müzik, futbol ve sosyalleşme bölümleri bulunan ‘Maktoob’, 16-26 yaş arasındaki Arapların buluştuğu, en geniş katılımlı e-mail sitesiymiş. Melody ve Mazzika gibi siteler Arap gençlerinin MTV’si konumundaymış.

***

Cole, Yeni Araplar’ın ‘Yeni Sol’u benimsediklerini, eski soldan hem fikir, hem de organizasyon olarak farklı olduklarını vurguluyor.

Daha az hiyerarşiye sahip, daha eşitlikçi bir örgütlenmeyi benimsiyorlarmış…

İşçi sınıfını daha demokratik yollarla hareketlendirmeyi amaçlıyorlarmış.

İşçi sınıfını desteklemelerinin yanında iş dünyasına düşman değiller, pek çoğu yeni internet şirketleri kuruyormuş.

Aileleri sol partilere üye olan gençler, bu partilere karşı güvenlerini kaybetmişler.

STK’lara ve parti dışı örgütlenmelere katılıyorlarmış.

Yeni Sol hareketlerinin bazıları liberal olarak görülse de daha çok Avrupa’nın sosyal demokratları ya da Amerikan Demokrat Partisi’ne eşdeğer düşünceler taşıyorlarmış.

Cumaları camide değil, AVM’ de buluşuyorlarmış.

***

Son günlerde genel seçimlerde alınan sonuçlarla gündeme oturan Tunus’ta da 1970’te nüfusun yarısı kırsalda yaşarken, şu anda üçte ikisi yaşamını kentlerde sürdürüyormuş. Bu, İtalya ve Avusturya ile aynı oran.

2009’da bile hemen herkesin kayıtlı bir cep telefonu bulunuyormuş…

Acaba dedim, bu yıl başlarında onaylanan yeni anayasa çerçevesinde düzenlenen ilk genel seçimde Tunus’un en büyük laik partisi Nida Tunus’un genel seçimleri kazanmasında ‘Yeni Arapların’ rolü var mı?

***

Cumhurbaşkanı Zeynel Abidin Bin Ali’nin ‘Arap Baharı’nda devrilmesinin ardından 2011’de yapılan seçimleri İslamcı parti En Nahda kazanmış ve bu yılın başlarına kadar iktidarda kalmıştı.

2011 seçiminde siyasette İslam’ın rolü ağırlık kazandıysa da, büyük ölçüde turizme bel bağlayan Tunus’ta bu seçimden sonra başta işsizlik olmak üzere ekonomik sorunlar ve İslamcı militanlarla süren çatışmalar öne çıktı.

Muhalifleri, En Nahda’nın iki daha küçük laik partiyle kurduğu yönetimin ekonomiyi kötü yönettiğini, deneyimsiz olduğunu ve radikal İslamcılara karşı yeterince sert davranmadığını öne sürüyordu.

En Nahda yönetimi geçen yıl iki muhalefet liderinin öldürülmesiyle doğan krizin ardından bu yılın başlarında istifaya zorlanmıştı. Seçimlerde de iktidarı kaybetti.

***

Ortadoğu 21’inci yüzyılda kan ve gözyaşıyla çok uzun yıllar sarsılacak mı, yoksa ‘Yeni Araplar’ yeni umudun öncüleri mi olacak?

Arapların Y Kuşağı, Ortadoğu’nun geleceğini barış içinde oluşturabilecek mi?

***

Nüfusun yüzde 92’sinin cep telefonu sahibi olduğu Türkiye’nin yaş ortalaması ise 30,4… 19 milyon genç insanımız var…

Bakalım ‘yeni Türkler’ ne yapacak?

Biz de bir Y Kuşağı çıkarabilecek miyiz?

Yoksa Ortadoğu’ya ‘rehber’ olacağız derken en geri gençliği yetiştiren ülke haline mi geleceğiz?

Gezi olaylarının gençleri bu konuda ümitli cevaplar vermemizi sağlarken…

AKP iktidarının yarattığı ‘kefenli gençlik’ kuşkuları arttırıyor.

* Bu yazı gazete360.com'da yayımlanmıştır.