Politika

Buldan'dan 'Susurluk ittifakı' çıkışı

Mustafa ERCAN- Adnan AÇIKGÖZ/MERSİN, (DHA) – MERSİN’deki mitingde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, eski başbakan Tansu Çiller ile eski bakan Mehmet Ağar’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından İstanbul’da düzenlenen mitinge katılmaları

18 Haziran 2018 23:33

Mustafa ERCAN- Adnan AÇIKGÖZ/MERSİN, (DHA) – MERSİN’deki mitingde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, eski başbakan Tansu Çiller ile eski bakan Mehmet Ağar’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından İstanbul’da düzenlenen mitinge katılmalarını ‘Susurluk İttifakı’ olarak değerlendirdi. Türk bayraklarının da açıldığı mitingde Buldan, \"Bu ülkeyi 90’lı yallara götürmenin çabası içindeler. Susurluk kamyonunun nereye çarptığı bellidir. AKP hükümetinin de, ittifakın da bu ülkeyi nereye götüreceği bellidir\" dedi.
Partisinin il başkanlığınca Tevfik Sırrı Gür Stadyumu önünde düzenlenen mitingde HDP flamalarının yanı sıra Türk bayrağı da açıldı. Burada coşkulu kalabalığa seslenen Buldan, insanların kendi kimliklerini kullanmak ve inançlarını özgürce yaşamak istediklerini ancak AK Parti Hükümeti’nin buna izin vermediğini öne sürüp, 16 yıllık iktidarı süresince ülkeye savaştan başka hiçbir şeyi getirmediğini iddia etti.
TALEPLERİ DİNLEMEDİLER
Kürtlere zulmedildiğini ve Alevi inancının yok sayıldığını savunan Buldan, \"Kadınların özgürlük mücadelesinde karşılaştıkları zorlukları biliyoruz. Genç yoldaşlarım kendi geleceklerine hazırlık yaparken, bu ülkeyi gençliğin büyük sorunlar yaşadığı bir ülke haline getirdiler. Akkuyu Nükleer Santrali’ni Mersin’e getirdiler ve bu ülkenin bütün güzelliklerini ellerinin tersiyle iterken, Mersin halkının taleplerini tanımadılar. Santrale Mersin halkı ‘evet’ demedi, Mersin halkı onay vermedi. ‘Biz zehir solumak istemiyoruz’ dediler. Ancak AKP Hükümeti, kendi çıkarları için o santralin temellerini bu ile attılar. Akkuyu Nükleer Santrali’ne ‘hayır’ diyen Mersinliler, 24 Haziran’da da AKP’ye ‘hayır’ diyecek, sandıkta cevabını verecek\" diye konuştu
ANLADIKLARI TEK ŞEY SAVAŞ
Ülkede işsizliğini büyük bir problem olduğunu ve öncelikli planların istihdama yönelik olması gerektiğini dile getirerek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın millet kıraathaneleri projesini eleştiren Buldan, şunları söyledi:
\"Aş yok, iş yok. Mersin’de sefalet var. Gençler işsiz kahvelerde otururken, bu ülkenin cumhurbaşkanı, ‘Gençlere kahveler açacağız’ diyor. Bu ülkenin gençleri, esnafı sizden kahve istemiyor. Onlar sizden gelecek istiyor, iş istiyor, aş istiyor. Onlar özgür yarınlar istiyor. Ancak; onların anladıkları tek şey var. Bu ülkenin bütün paralarını S-400’lere vermek için harekete geçtiler. Anladıkları tek şey savaş araçlarına yatırım yapmak. Onlar bu ülkede ekonominin bu halde olmasına kendileri sebep oldular. O kadar parayı savaş araçlarına yatıracaklarına, İstanbul’a 3’üncü köprü ve havaalanı yapacaklarına, buradaki halklar arasında bir gönül köprüsü kurabilirlerdi. Ancak bugün Türk’ü Kürt’e düşman ettiler. Farklı inançları Kürtlere düşman ettiler. Partimizi terörist görerek, partimizi dinsiz ilan ederek bir algı yaratmaya çalışıyorlar. Herkes biliyor ki HDP bir Türkiye partisidir.\"
SUSURLUK İTTİFAKI KURDULAR
Buldan, eski başbakan Tansu Çiller ile eski bakanlardan Mehmet Ağar’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İstanbul’da düzenlediği mitinge katılmalarını da şöyle değerlendirdi:
\"Yaptıkları bir Cumhur İttifakı vardı. Ancak bunun içine farklı kesimleri de aldılar. Tansu Çiller\'i getirdiler, Mehmet Ağar’ı getirdiler, Sedat Peker’i getirdiler. Susurluk ittifakı kurdular ve bu ülkeyi 90’lı yallara götürmenin çabası içindeler. HDP olarak 90’lı yıllara geri dönülmesine asla izin vermeyeceğiz. Onların heveslerini kursaklarında bırakacağız. Tansu Çiller’in gittiği yere Recep Tayyip Erdoğan’ı da göndereceğiz. Susurluk kamyonunun nereye çarptığı belli olmaz, AKP hükümetinin de, ittifakın da bu ülkeyi nereye götüreceği bellidir.\"
HALKIMIZIN YALANLARINIZA KARNI TOK
Suruç’ta yaşanan olayların provokasyon olduğunu savunan Buldan, \"Onlar büyük oyunlar peşindeler. Suruç’ta yapılanları gördük. Suruç halkı dimdik ayakta olduğu için, onlara biat etmedikleri için en büyük oyunu Suruç’ta oynadılar. AKP hükümeti Suruç’un altında kalmıştır, Suruç provokasyonunun altında ezilmiştir. O ezikliğin utancıyla bu yüzyılda yaşayacaklar. Suruç’ta yaptıkları provokasyonu kendi milletvekili adayları, whatsapp yazışmalarını sosyal medyaya yansıttı. Hepimiz bunu okuyoruz. Bir AKP adayı diyor ki, ‘Suruç’ta yeni bir Roboski yaratmak istediler ancak başaramadılar. Halk ve cumhurbaşkanı yanlış bilgilendirildi’ diyor. Evet, cumhurbaşkanı yanlış bilgilendiriliyor ancak bu tuzağın içinde hem Cumhurbaşkanı, hem AKP hükümeti var. Biz bu oyunları daha önce yaşadık. Ankara katliamını, Suruç katliamını kimse unutmadı. Roboski’de yaşananları Kürt halkı unutmadı. Diyarbakır patlamasını hiçbirimizi unutmadık. Her seçim öncesi provokasyon yaratmaya çalışanlar şunu bilsinler ki; artık halkımız uyandı. Artık halkımızın sizin yalanlarınıza karnı tok. İşte bu oyunları bozacak olan halkımız kararını verdi ve 24 Haziran’da size öyle bir tokat atacak ki bir daha yüzünüzü yerden kaldıramayacaksınız.\" dedi.
MEYDANLARDA BİNLERCE SELAHATTİN DEMİRTAŞ VAR
Selahattin Demirtaş’ın şu anda cezaevinde olduğunu ancak 24 Haziran sonrasında ülkenin Demirtaş tarafından yönetileceğini söyleyen Buldan, sözlerini şöyle tamamladı:
\"Adayımız Demirtaş, Edirne cezaevinde, avukatları aracılığıyla bizlere gönderdiği mesajlarla seçim kampanyasını yürütme çalışıyor. Dün gördük; TRT ekranlarında 10 dakikalık konuşması bile ülkedekilere bir kez daha sevgi, umut ve güven aşıladı. Herkes Demirtaş’ın konuşmasını büyük bir dikkatle izledi. 4 duvar arasında bile olsa bu ülkeye o kadar büyük bir umut verdi ki, herkes pür dikkat Demirtaş’ın sözlerini dinledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Demirtaş’ı 4 duvar arasında bıraktığını zannediyor, onun sesinin dışarıya çıkmayacağın zannediyordu. Recep Bey dinledi ki, bugün alanlarda ve meydanlarda binlerce Selahattin Demirtaş var. Onu 4 duvar arasında tutabilirsiniz ancak halkımızın gönlünden silip atamazsınız. Bu halkın umudu olan Selahattin Demirtaş’ın bu ülkeyi yöneteceği günlerde çok yakındır. O da 24 Haziran sonrasıdır.\"

FOTOĞRAFLI