T24 Haber Merkezi
Gezi eylemleri sırasında gaz fişeğiyle başından vurularak öldürülen Berkin Elvan, mezarı başında anıldı. Avukatları Oya Aslan ile Can Atalay'ın cezaevinde, katil polis Fatih Dalgalı'nın ise dışarıda olduğunu vurgulayan Elvan Ailesi, "Devlet bizim değil, bizi katledenlerin ve acımızla dalga geçenlerin devleti olduğunu bir kez daha gösterdi" açıklamasını yaptı.
Gezi eylemleri sırasında polisin attığı gaz fişeğiyle vurulan ve 9 ay komada kaldıktan sonra 15 yaşındayken hayatını kaybeden Berkin Elvan, ölümünün 11. yılında Feriköy'deki mezarı başında anıldı. Anmaya Elvan ailesinin yakınları ve dostlarının yanı sıra siyasi parti temsilcileri de katıldı. Feriköy Mezarlığı'nın girişinde bir araya gelen grup, sloganlarla Berkin Elvan'ın mezarına yürüdü.
Elvan ailesi, Berkin'in ölümünün 11. yılı için mezarı başında şu açıklamayı okudu:
"Bugün burada, Berkin’imizin yanı başında yine bir aradayız. Ölümünün 11. Yılında. 2013’ten beri tam 12 yıldır bir adalet mücadelesi yürütüyoruz. Sabırla, inatla bu mücadeleyi vermeye devam ediyoruz. Tek bir talebimiz var: Emri ben verdim diyen Cumhurbaşkanı dahil olmak üzere, dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın ve İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ve katil Fatih Dalgalı’ya gelene dek oğlumuzun katline dahil olan herkesin yargılanması ve hak ettiği cezayı alması.
Berkin’imizin katili Fatih Dalgalı ise sadece ama sadece 16 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme heyeti Dalgalı’nın 'kasten öldürme suçunu işlediğinin sabit olduğuna' hükmetti ancak Dalgalı bir gün bile hapse girmediği gibi halen devletin verdiği silahla görevini yapmaya devam ediyor.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 7 Şubat’ta Çapkın ve Mutlu’nun sorumluluklarıyla ilgili etkili bir soruşturma yürütülmediği görüşüne vardı ve Türkiye’yi mahkûm etti fakat Türkiye’deki adlî makamlar, bu karara rağmen harekete geçmedi.
Biz mücadelemizi hep hukuk zemininde yürüttük. Bu ülkenin birer yurttaşı olarak, bizim de hakkımızı teslim etmesi için bu ülkenin mahkemelerine güvendik. Ama oğlumuzun katili tek bir gün bile hapse girmemişken avukatlarımız Oya Aslan ve Can Atalay halen cezaevinde tutuluyor. Berkin’imizin katillerine hak ettikleri cezayı vermeyenler, avukatımız Can Atalay’ı ve dostumuz Mücellâ Yapıcı başta olmak üzere mücadele arkadaşlarımızı hapse attı.
"Acımızın üzerinde tepinmeye kalktılar"
Mahkemelerden umduğumuzu bulamadığımız gibi, nereden yönlendirildiğini bilmediğimiz ancak nereden cesaret aldıklarını çok iyi bildiğimiz, insanlığını tamamıyla kaybetmiş bazı kişilerin tacizine ve saldırılarına maruz kaldık. Daha geçen ay düzenlediğimiz basın toplantısında da duyurduğumuz gibi, telefonlarımızı arayan bu kişiler 'Berkin Elvan teröristti, iyi ki öldürdük onu, ekmeğe göndermiştiniz daha dönmedi mi?' gibi söylemlerle acımız üzerinde tepinmeye kalktılar.
"Acımızla dalga geçenlerin devleti olduğunu bir kez daha gösterdi"
Bunları da savcılığa şikâyet ettik ama tek bir kişinin ifadesi dahi alınmadı. Devlet bizim değil, bizi katledenlerin ve acımızla dalga geçenlerin devleti olduğunu bir kez daha gösterdi.
Sadece Berkin için değil, bütün çocuklar için adalet isterken, bu sistem on binlerce çocuğu ailesinden koparmaya devam etti. Biz adalete açız!
Bir çocuğun 6 yaşında evlendirilmesine göz yumanlara karşı adalet arıyoruz. Çocuklarımızı tarikatların, çocuk istismarcılarının eline bırakanlara karşı adalet arıyoruz. Çocuklarımızı enkazda 'aramayan' bu iktidara karşı adalet arıyoruz. Devlet eliyle öldürülen tüm çocuklar için adalet arıyoruz.
İşte biz bu yüzden iktidara ve adaleti bir türlü sağlamayan yargı makamlarına sesleniyoruz:
Siz katilleri korumaya çalışsanız da biz; Berkin için, katledilen bütün çocuklar için, yangınlarda yaşamını yitiren ve hâlâ korunamayan çocuklar için, tarikatların ellerine bırakılan çocuklar için adalet istemekten asla vazgeçmeyeceğiz. Süregelen saldırılar ve bunlara karşı koymak için hiçbir çaba sarfetmeyen yargı makamları sadece öfkemizi bileyliyor.
Önümüzdeki yıl 12. kez bu mezarın başında adaleti bulmuş olmayı diliyoruz çünkü bir çocuğun katilinin hesap vermesi, geride kalan tüm çocuklarımızın geleceğinin teminatı olacak.
Oğlumuz, canımız, yavrumuz, Berkin’imiz, kaç yıl geçerse geçsin; sana yaşatılan zulmü unutmayacağız, seni bizden koparanları asla affetmeyeceğiz.
Elbet bir gün yattığın yerde rahat uyuyabilmeni sağlayacağız."
Konsey: Vatikan tarihinde bir ilk yaşanmak üzere olabilir mi? (Spoiler içerir) |