Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, 15 Temmuz darbe girişimi günü Dalaman'dan İstanbul'a uçakla gelirken pilota verdiği talimatı Adalet Bakanı Bekir Bozdağ açıkladı. Bozdağ, Atatürk Havalimanı darbe girişiminde bulunanların kontrolündeyken ve ışıkları kapatılmışken, Erdoğan’ın uçağını kullanan pilota “Onlar izin vermese de inebilir misin?” diye sorduğunu pilotun “İnebiliriz ama riski var, yere, havaalanının zeminine araç çekmiş olabilirler, böyle bir sıkıntı var, ayrıca başka riskleri de olabilir” yanıtı üzerine, “Sen bir turlarsın bakarsın orada ona göre inersin” dediğini belirtti.
Bozdağ, TRT'de katıldığı canlı yayında "Milletle beraber biz bunu başardık. Eğer aziz Türk milleti Cumhurbaşkanımızın, hükümetimizin, Meclisimizin arkasında durmamış olsaydı bugün böylesi bir demokratik ortamda biz hayatımızı sürdürebilir miydik? Vatandaşın üzerine kurşun yağdıran bu alçaklar şu anda Türkiye’de nasıl işler yaparlardı?" dedi.
DHA’nın haberine göre, Bozdağ "Ben Sayın Cumhurbaşkanımıza gösterdiği dirayetten dolayı çok teşekkür ediyorum. Yani büyük bir cesaretle hareket etmiştir. Ben bir anekdotu da anlatmak isterim, belki Sayın Cumhurbaşkanımızın izni yok ama ben affına sığınarak benimle paylaştığı bir konuyu anlatmak istiyorum burada" diyerek yaşanan olayı şöyle anlattı:
"Şimdi Marmaris’ten ayrılıp Dalaman’a geliyor, Dalaman’dan İstanbul’a doğru gelirken o arada kulede bu ihanet çetesi Atatürk Havalimanı’nda hakim. Havada da onların hakimiyeti var. Oradan helikopterle kalkıp Dalaman’a gitmek, Dalaman’dan da havada bunların hakimiyeti olduğu çok açık netken oradan İstanbul’a gelmek her baba yiğidin akıl karı değildir. Bütün hedefte o var ve İstanbul’dan başka yerlerden de helikopterlerin ve bir takım hava araçlarının Sayın Cumhurbaşkanımızın bulunduğu yeri bombalamak ve Cumhurbaşkanımızı şehit etmek için harekete geçtiğine dair bilgilerde var. Bütün bu ortamlarda Sayın Cumhurbaşkanımız oradan kalkıyor Dalaman’a geliyor, Dalaman’dan kalkıyor İstanbul’a doğru hareket ediyor. Orada pilotu çağırıp soruyor, pilota diyor ki 'Biz havaalanı şu anda ışıklarda kapatışmış orada, kulede izin vermiyor ve orada sıkıntı var. Havaalanına kendi ışıklarınla inebilir misin?' diyor. 'Onlar izin vermese de havaalanına inebilir misin?' diye soruyor. Pilot diyor ki 'Efendim inebiliriz' diyor ama diyor 'Riski var, yere, havaalanının zeminine araç çekmiş olabilirler, böyle bir sıkıntı var, ayrıca başka riskleri de olabilir.' Onun üzerine diyor ki 'Sen bir turlarsın bakarsın orada ona göre inersin. Ne kadar havada kalabiliriz?' 'Yakıtımız işte dört saatlik bir yakıtımız var'. 'O zaman ona göre bir tedbir alırsın' Kendi ışıklarıyla havaalanına inme talimatı veriyor. Tabii o arada havaalanında kule vesaire milletimiz tarafından teslim alındığı için buna gerek kalmıyor ama Türkiye böyle bir Cumhurbaşkanına sahip, böyle bir lidere sahip, böyle cesur birine sahip ve oradan geliyor, ölümüne oraya gidiyor. Yani geçmişi düşündüğümüzde darbe olduğu zaman foterlerini alan giden insanları düşündüğünüzde şimdi darbecilerin üzerine, ölümüne giden cesur bir liderimiz var, cesur bir Cumhurbaşkanımız var, yiğit bir Cumhurbaşkanımız var. Ben Allah’a hamd ediyorum ki böyle yiğit, cesur, kahraman bir liderin yanında çalışma fırsatı bize verdiği için, ben rabbime şükrediyorum böylesi bir büyük milletin de hizmetkarı olma fırsatı, böyle büyük bir milletin evladı olma fırsatı bize verdiği için."