Politika

BDP'den Başbakan'a İmralı yanıtı

BDP'li Pervin Buldan: "Başbakan istediği kadar açıklama yapsın, bazı arkadaşlarımızın ismini çizmeye çalışsın, BDP olarak netiz, İmralı'ya gidecek heyet eş başkanlarımızdan oluşmalı" dedi

06 Şubat 2013 16:05

BDP Milletvekili Pervin Buldan, Grup Başkanvekili İdris Baluken ile TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın teröristle kucaklaşanın İmralı'ya gidemeyeceğine yönelik açıklamalarını değerlendirdi.

BDP olarak, barış sürecine katkı sunmayı, bu süreçte önemli bir rol üstlenmeyi başından beri ifade ettiklerini belirten Buldan, bugün de aynı düşüncede olduklarını söyledi. Buldan, bu süreci sabote eden, sekteye uğratan taraf olmayacaklarını belirterek, “Başbakan istediği kadar bu konuda açıklama yapsın, bazı arkadaşlarımızın ismini çizmeye çalışsın ama BDP olarak netiz; İmralı'ya gidecek heyetin eş başkanlarımızdan oluşmasını bir kez daha ifade ediyoruz” diye konuştu.

Hiçbir genel başkanın, BDP milletvekillerine herhangi bir görev veremeyeceğini, Başbakan'ın kendi partisinin milletvekillerine görev verebileceğini vurgulayan Buldan, İmralı'ya gidecek heyeti belirlemede parti organlarının yetkili olduğunu söyledi.

 

'Başbakan ısrarcı ise biz de ısrarlıyız'

 

Başvurularının Adalet Bakanlığı'nda geçerli olduğunu ancak olumlu ya da olumsuz yanıt verilmediğini dile getiren Buldan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Başbakan, hükümet, bu heyeti değiştirmek istiyorsa, bazı arkadaşlarımızın üzerine çizgi çizmek istiyorsa, grup yönetimimiz, eş başkanlarımız ve grup başkanvekilleriyle görüşmek, paylaşmak zorunda. Başbakan, AKP Hükümeti ve Adalet Bakanı'na çağrı yapıyoruz, 4 eş başkan acilen adaya gidip, Öcalan ile görüşme yapsınlar. Öcalan'ın kardeşi Mehmet Öcalan ile görüşmesinde, bundan sonraki görüşmeleri eş başkanlar ile paylaşacağına yönelik ifadesi ortadadır. Başbakan'dan, bu konuda rica ediyoruz, süreci sabote etmeye, sekteye uğratmaya yönelik açıklamalardan vazgeçmeli. Başbakan ısrarcıysa, biz de ısrarlıyız. Sürecin tıkanmaması için bu açıklamayı yapmak durumunda kalıyoruz. Sürecin sağlıklı şekilde işleyebilmesi için Başbakan, bu açıklamalardan vazgeçmeli, varsa projeleri bizimle gelip görüşebilirler. Yurt dışından, basın üzerinden açıklamalar sürece zarar verir.”

 

'Dil ve üslup değişmemiş'

 

Erdoğan’ın konuşmasını değerlendiren BDP Grup Başkan Vekili İdris Baluken ise, yaptığı açıklamada, "Ancak burada BDP’nin kurumsal kişiliğinin ve temsiliyetinin olduğu ve bu konu ile ilgili bu kurumsal tüzel kişiliğini oluşturan parti organlarının yetkili olduğunu kamuoyuna açıkladık. Bu parti organlarının alacağı kararlar süreç açısından belirleyici olur. BDP açısından. İmralı’ya ikinci bir heyetin gidişi ile ilgili tartışmaları yetkili organlarda yaptık. Burada eş başkanların gitmesi parti organları tarafından kabul edildi. Daha çok medya üzerinden dezenformasyon niteliğindeki bilgiler ile karşılaştık. Başbakan’ın yine basın aracılığı ile parti organlarının yetkisindeki kararlara müdahil olma isteğini görüyoruz. Bu bizim açımızdan kabul edilemez bir tutumdur. Adaya kimlerin gideceği heyetin kimlerden oluşacağı, yol haritasında kimlerin görev alacağı BDP’nin parti organlarının vereceği karar ile şekillenecek süreçtir. Erdoğan kendi görev ve sorumluluklarını yapmalıdır. Güven arttırıcı siyaseti güçlendiren adımları atmakla yükümlüdür Erdoğan. Dışarıda halen binlerce asker ile operasyon yapılıyor. 2 gün önce Viranşehir’de yapılan etkinlikte eş başkanımız ve milletvekillerimize öldürücü derece polis şiddeti uygulandı. Dil ve üslupta bir değişim olmadığını görüyoruz” dedi.