Gümüşlük Akademisi’nin Arnavutköy Şubesinde, Türkçe edebiyat eleştirisi üzerine bir buluşma gerçekleştirdiler. Aralarında Latife Tekin, Neşe Yaşın, Belma Fırat ve Lal Hitay’ın da bulunduğu yazarlar, gazeteciler, okurlar ve aktivistler, şair Cihat Duman’ın moderatörlüğünde, eleştirmen Ayşegül Tözeren’le Türkçe edebiyat eleştirisi üzerine konuştu.
Buluşmada, Türkçe edebiyat eleştirisinin dünü ve bugünü konuşulurken, günümüz Türkçe öykücülüğünden de söz edildi.
Tözeren, “Kirli gerçekçilik akımı öncülerinden Carver’ın edebiyat anlayışının Türkçe’ye klorlanarak aktarıldığını” söyleyerek, “Kirli gerçekçiliğin aslında orta alt sınıf konu edilirken, Türkçede orta üst sınıfın iç dökmelerini okuyoruz, yaşamın görünmezleri yoksullar edebiyatta da yok” dedi.
Soru-cevap bölümünde 8 Mart Dünya Kadınlar Gününe değinilirken, “bastırılmaya çalışılan queer dilin pankartlarda, sloganlarda 8 Mart’ta geri dönüşüne” dikkat çekildi ve konuşmacı, “Eril dili yıkalım derken, şöyle yaz böyle yazma diye sansür kurmuyorum. Egemen erkeklik sinema ve edebiyatın afillilerinin eliyle yeniden yaratıldığında bu, sokakta da boğazımızı sıkıyor” dedi.