Aşı sırası gelmesine rağmen aşı olmayan 22 milyon kişi Meclis gündemine geldi. CHP'li Candan Yüceer, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'ya, "Aşı olmayan kişiler hakkında herhangi bir kısıtlama/yaptırım uygulanacak mı?" diye sordu.
CHP Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, aşı sırası gelmesine rağmen aşı olmayan 22 milyon kişiyi TBMM gündemine taşıdı. "Salgın döneminde aşı olmak bireysel bir tercih değil toplumsal bir sorumluluktur, hatta zorunluluktur. Salgınla mücadelede aşılanma, bir halk sağlığı problemi olarak ele alınmalıdır" diyen Yüceer, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya “Aşı olmayan kişiler hakkında herhangi bir kısıtlama/yaptırım uygulanacak mı?” sorusunu yöneltti.
Yüceer, Fahrettin Koca’nın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na verdiği soru önergesinde, aşı olmayan 22 milyon kişiye herhangi bir yaptırım uygulanıp uygulanmayacağını sordu.
Aşı karşıtlığı, aşı tereddüdü ya da aşı kararsızlığının son yıllarda hızla arttığını ve koronavirüs salgını döneminde pik yaptığını vurgulayan Yüceer, şunları kaydetti:
"Dünya Sağlık Örgütü, 2019’da çözüme kavuşturmayı planladığı 10 küresel sağlık sorununun başında aşı karşıtlığına yer vermiştir. Ülkemizde de aşılama ile ilgili çok olumlu deneyimler olmasına rağmen aşı karşıtlığı giderek artmaktadır. 2010’da çocuğuna aşı yaptırmayan ailelerin sayısı 183 iken bu sayı 2017 yılında 23 bine tırmanmıştır. Aşı reddi ya da karşıtlığı, koronavirüs salgını döneminde perçinlenmiştir. Öyle ki Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, nisan ayında yaptığı açıklamada, sağlık çalışanlarının sadece yüzde 86’sının aşılandığını açıklamıştı. Yine Bakan Koca’nın açıklamasına göre, yaklaşık 22 milyon kişinin aşı olmadı. İkinci doz aşı olmayanların sayısı 17 milyon, çift doz aşı olup üçüncü doz aşıya gitmeyenlerin sayısı ise yaklaşık 9 milyon."
"Hükümet aşılama sürecini de yönetemiyor"
Salgına karşı insanlığın elindeki en büyük mücadele yönteminin aşı olduğuna dikkat çeken Yüceer, önergesinde şunları vurguladı:
“Ülkemizde aşı olmayan milyonlarca insanın olduğunu bilmek endişe verici. Hükümet salgını yönetemediği gibi salgınla mücadelede en etkin mücadele aracı aşı ile ilgili süreci de yönetememektir. Hükümet, aşı ile ilgili kaygıları olan, tereddütlü yurttaşlarımızı ikna edemedi. Aşı ile ilgili çalışmalar bir an önce hızlandırılmalıdır. Öte yandan özellikle salgın hastalıklar döneminde aşı olmak bireysel bir tercih değil toplumsal bir sorumluluktur, hatta zorunluluktur. Yurttaşlarımız bir an önce aşı olmalı, salgından etkilenen insanları aşından işinden, eğitiminden canından etmemelidir."
"Aşılanmadan salgından kurtulmak mümkün değil"
Yüceer, şöyle devam etti: "Koronavirüs salgını ile mücadelede aşılanma, bir halk sağlığı problemi olarak ele alınmalıdır. Toplumun geneli aşılanmadan bu salgından kurtulmamız mümkün değildir. Aşı olmayıp başkalarının sağlığına tehlike oluşturmak, kimsenin hakkı değildir. Bu kapsamda sırası gelmesine rağmen aşı olmayanlar için bazı kısıtlama önlemleri alınabilir."
"Kişilerin yaşam tarzları, algıları, kurumlara duydukları güven, inançları, aşı etkinliği ile ilgili endişeleri aşı kararında etkili olmaktadır" diyen Yüceer, şunları ifade etti: "Kimi zaman medyatik kişiler, hatta hekimler aşı karşıtı görüşleri ile ebeveynleri etkileyebilmektedirler. Özellikle aşı karşıtı görüşleri dile getiren hekimlerle ilgili idari yaptırımlar uygulanmalıdır. Hükümet, aşı ile ilgili endişesi, tereddüdü olan yurttaşlarımızı ikna etmek konusunda eksik kaldı. Başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere tüm kurumlar, aşı karşıtı görüşlerle mücadele etmeli, aşıların güvenirliliği ile ilgili olarak çalışmalar yürütmelidir. Başta koronavirüs salgını olmak üzere, birçok bulaşıcı hastalıkla insanlığın elindeki en büyük mücadele aracının aşı olduğunu hiçbir zaman unutmamalıyız.”
CHP’li Yüceer’in Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’dan yanıtlamasını istediği sorular şöyle:
"-Sırası gelmesine rağmen aşı olmayan sağlık çalışanı sayısı kaçtır? Neden aşı olmadıkları bilinmekte midir? Aşı olmayan sağlık çalışanları için herhangi bir yaptırım uygulanacak mıdır?
-Sırası gelmesine rağmen aşı olmayan kişilerin neden aşı olmadıkları bilinmekte midir?
-Aşı olmayan kişiler hakkında herhangi bir kısıtlama/yaptırım uygulanacak mıdır?
-Türkiye’de kaç aşı karşıtı bulunmaktadır?
-Türkiye’de aşı tereddüdü, aşı kararsızlığı ya da aşı karşıtlığı hakkında Bakanlığınız tarafından yürütülen bir çalışma var mıdır? Varsa sonuçları nelerdir?
-Aşı karşıtlığını, medya ve sosyal medya üzerinden yayan tıp doktorları hakkında Bakanlığınız tarafından açılmış herhangi bir idari soruşturma var mıdır? Varsa sonuçları nelerdir?” (ANKA)