Politika

Bahçeli: Kadına şiddeti durdurmalı, hadımsa hadım, idamsa idam, neyse gereği yapılmalıdır

Nursima KESKİN/ ANKARA,(DHA)- MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, kadına şiddetin en ağır şekilde cezalandırılması gerektiğini vurgulayarak "Eğer var olacaksak, eğer geleceği şuurla kavrayıp, irademizle kaleme alacaksak kadına yönelik şiddeti durdurmalı, ka

06 Mart 2018 16:41

Nursima KESKİN/ ANKARA,(DHA)- MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, kadına şiddetin en ağır şekilde cezalandırılması gerektiğini vurgulayarak \"Eğer var olacaksak, eğer geleceği şuurla kavrayıp, irademizle kaleme alacaksak kadına yönelik şiddeti durdurmalı, katilleri ve şiddet faillerini toplumdan tecrit etmeliyiz. Hapisse hapis, hadımsa hadım, idamsa idam, neyse gereği yapılmalıdır\" dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM\'de partisinin grup toplantısında konuştu. Devlet Bahçeli, 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü anımsatarak kadına yönelik şiddetin en ağır şekilde cezalandırılması gerektiğini söyledi. Devlet Bahçeli şöyle konuştu: \"Aydınız, moderniz, çağdaşız, Cumhuriyet\'in bekçisiyiz diye afra tavra satanlar kadınları sadece çıkarları doğrultusunda akıllarına getiriyorlar. Diğer taraftan meczubun birisi çıkıyor, kadınlara kocalarından dayak yedikleri için şükretmelerini tavsiye edebiliyor. Meselenin tuhaf yanı ise, bunu da din ve Diyanet adına yapabiliyor. Asansöre yabancı bir erkekle kadının birlikte binmesinin sakıncalarından utanmadan, sıkılmadan yüzü kızarmadan bahsedebiliyor.Ne ara bu kadar sapık türedi? Hangi ara kadınlarımıza çocuklarımıza göz koyan ahlaksızların, onları töhmet altında bırakan alçakların sesi çıkmaya başladı? Her kadın ve çocuk istismarı insanlığa ihanettir.Eğer var olacaksak, eğer geleceği şuurla kavrayıp, irademizle kaleme alacaksak kadına yönelik şiddeti durdurmalı, katilleri ve şiddet faillerini toplumdan tecrit etmeliyiz. Hapisse hapis, hadımsa hadım, idamsa idam, neyse gereği yapılmalıdır. Kim ki, kadına bir fiske vurduysa, kim ki, kadına küfür ve hakarete yeltenmişse buna pişman edilmelidir.Bunları yapmazsak gelecek elimizden kayıp gidecektir.Hukuki, siyasi, tıbbi, vicdani, ahlaki tedbir ve tecrübelerle şiddeti kaynak yerinde kurutmalıyız.Şiddetin anatomisi, şiddetin psikolojisi ve sosyolojisi üzerine konunun uzmanları, bilim insanları muhakkak suretle çalışmalıdır.Söz konusu çalışma tüm vatan sathında yapılmalıdır.Bu da bir beka meselesidir, ertelenmesi, geciktirilmesi çok ciddi mahsurlara yol açacaktır.Kadın hak ettiği toplumsal mevkii almalı, siyasetten ticarete, ekonomiden sanata, eğitimden spora layık olduğu mertebelere ulaşmalı, yalnızca şiddet konuşulurken hatırlanmamalı, yalnızca 8 Mart\'a sıkıştırılmamalıdır.Bu sorumluluk hepimizin omuzlarındadır. Unutmayınız ki, kadınlar kadar güçlüyüz, kadınlar kadar insanınız, kadınlar kadar medeniyiz.Bugün grup toplantımıza teşrif eden hanımefendiler başta olmak üzere, tüm kadınlarımızın, aziz şehitlerimizin tüm muhterem annelerinin 8 Mart Dünya Kadınlar Günü\'nü kutluyor, saygılarımı sunuyorum.\" 

\"ZEYTİN DALI HAREKATINDA 4 KRİTİK SAFHA VARDIR\"
Devlet Bahçeli, Zeytin Dalı Harekatında 4 kritik safha olduğunu vurgulayarak şunları kaydetti: \"Mukedderatımızla ilgili kurulan sahne Afrin\'dedir. Türkiye esneme göstermeden,alttan almadan, dik duruşunu sergilemelidir. Bir vatana sahip olmak kolay değildir, sonuçları vardır. Bir devlete sahip olmanın bedelleri vardır. Sevr hayaleti adeta peşimizden geliyor. Mondros rezaleti adeta peşimizden geliyor. Bugünün ciddiyetini kavramalıyız. Geçmişten dersler çıkarmalıyız. Artık bıçak kemiktedir, mızrak çuvaldan çıkmıştır. Tehditlerin cesareti gittikçe dalga boyuna dönüşmüştür. 45 günü geride bırakılan Zeytin Dalı harekâtına, takdir edilecek bir şuur ve planlama ile devam edilmektedir. Al bayrak Raco\'ya dikilmiştir. Buradaki tuzaklanmış patlayıcılar sabırla temizlenmektedir. Raco ve Cinderes\'e ulaşan karayolları da kontrol altına alınmıştır. Zeytin Dalı harekâtında 4 kritik safha vardır. Bir, terör örgütü ile tüm bağlantılar kesilmeye çalışılmış, bunda başarılı olunmuştur. İki, terör örgütünün çevresi kuşatılmış, patlayıcılar, hendekler imha edilmiştir. Üç, stratejik safha Afrin\'e çıkan tüm stratejik yol tepe kontrol altına alınmaya çalışılmış ve başarıya ulaşılmıştır. Dördüncü  safha ise sivillerin Afrin\'den kurtarılmasıdır.\"

\"İŞTE ALMANYA\'NIN TARİHİ VE ALTIN DEĞERİNDE BİR FIRSAT ÖNÜNDEDİR\"
Devlet Bahçeli, terörist Salih Müslim\'in Çekya\'da serbes bırakıldığını hatırlatarak şöyle dedi: \"PYD\'nin eski eşbaşkanı olan terörist Çekya\'da tutuklanıp, bir gün sonra çıkarıldığı düzmece mahkemede serbest bırakılmıştır.Çekya, PKK/PYD\'ye kıyağını çekmiştir.Çekya, terörizme destek vermiştir. Bu PYD\'li cani, Çekya\'dan sonra Almanya\'ya geçmiştir. Türkiye de teröristin iadesini Almanya\'dan resmen talep etmiştir. İşte Almanya\'nın tarihi ve altın değerinde bir fırsat önündedir. Ya terörist Salih Müslim\'i adalet önünde hesap vermek üzere Türkiye\'ye teslim edecek ya da bir kez daha dostluk ve müttefiklik ilişkilerine darbe indirecektir.Almanya, Türkiye\'yle ilişkilerinde yeni bir sayfa açıp, terörizmle arasına kalın bir mesafe koymayı gözetiyorsa, çare bellidir, çözüm yolu Çekya\'dan yakayı kurtaran hainin ülkemize verilmesinden geçmektedir.Terör bir insanlık suçudur.İnsani değerleri özümsemiş, insan haklarını savunduğunu iddia eden hiçbir ülke terör örgütlerine destek veremez, yanında duramaz.Aksi halde ne demokrasinin, ne özgürlüğün, ne de insan haklarının hiçbir inandırıcılığı olmaz, olamaz.Terörizmin Ortadoğu\'yu ne hale getirdiği aşikardır.FETÖ-PKK-PYD-YPG-DHKP-C ve IŞİD\'i kurup üzerimize salanlar başaramayacaklar, Türk milletini son yurdunda işgal ve esaret altına alamayacaklardır.\"

\"ORTADA ALAVERE DALAVERE YOKSA, SİLAH TERS TEPMİŞ, SAHİBİNİ KAYGI VE KORKUYA SEVK ETMİŞTİR\"
Devlet Bahçeli, ABD Büyükelçiliğinin güvenlik gerekçesiyle bir günlüğüne kapatılmasına ilişkin şu değerlendirmede bulundu: \"ABD Büyükelçiliği\'ne eylem hazırlığı içinde olan hainlerle ilgili gelişmeler dün medyaya yansımıştır. Şayet ortada alavere dalavere yoksa, silah ters tepmiş, sahibini kaygı ve korkuya sevk etmiştir. ABD Büyükelçiliği\'nin güvenlik tehdidi gerekçesiyle bir gün süreyle çalışmalarına ara vermesi, kendi vatandaşlarını ikaz ederek kalabalık yerlerden uzak durmalarını tavsiye etmesi akıllara pek çok soru işaretini de getirmiştir.Bizi kısmen rahatlatan husus elde edilmiş istihbarat bilgilerinin Türkiye\'yle paylaşılmasıdır.Ülkemiz sınır ötesinde muazzam bir mücadele verirken, ateşi Anadolu\'nun bağrına taşıma emel ve hedeflerine karşı devlet tüm kurum ve kuruluşlarıyla tetikte ve teyakkuzda olmalıdır.\"

\"KURULTAYIMIZIN TEMASI, MİLLİ DURUŞ, ŞÜHEDAYA VEFA, MİLLETE BEKADIR\" 
MHP\'nin 12\'nci Olağan Büyük Kurultayı\'nın 18 Mart günü gerçekleşeciğini anımsatan Bahçeli şu ifadeleri kullandı: \"Kurultayımızın teması, Milli Duruş, Şühedaya Vefa, Millete Beka\'dır. 12\'inci Olağan Büyük Kurultayımız Türk milletinin şöleni, demokrasinin ve milliyetçi iradenin yükselişi olacak, böylece Türkiye\'ye, Türk-İslam coğrafyasına umut, heyecan ve coşku aşılayacaktır. Cumhur İttifakı dedik, 2019\'un belirsizliklerinin, bekamız üzerindeki sis perdesinin birlik ve dayanışma iradesiyle kaldırılmasına destek verdik, ortak olduk. Milli duruş dedik, milletimizi durdurmayı aklından geçirenleri, buna teşne olanları hayal kırıklığına uğrattık.  Şühedaya vefa dedik, kefensiz yatanların gök kubbemizde ebedi muhafızlarımız olduğunu sadakat ve sabırla haykırdık. Millete beka dedik, Türkiye\'nin var olacağının, Türklüğün ebediyete kadar  yaşayacağının irade beyanını gerekirse kanımızın son damlasına kadar sağlayacağımızı seslendirdik. İlkesizler ittifak arıyormuş, durmasınlar toplaşsınlar, nefeslerine güvendikleri kadar koşuşturup dursunlar. Sıkıyı gördüler ya, ait oldukları ihtilaf ve ihanet hukukunda yakında buluşup söz keserler. Şahit olarak da Türkiye ve Türk düşmanlarını tercih ederler. Biz, Cumhur İttifakı diyoruz, Türk milletine düzenlenen küresel suikastın karşısında tarafımızı gösteriyoruz. Cumhur İttifakı diyoruz, FETÖ\'ye, PKK\'ya, PYD\'ye, YPG\'ye ve arkalarındaki destekçilere karşı Türk milletinin tarihi gücüyle aşılmaz sur çekiyoruz. 12\'nci Olağan Büyük Kurultayımız, Türk milletinin geleceği Türkçe okuma, geleceği Türkçe yorumlama, ülkü ve ilkeleriyle yoğrulma kurultayı olacaktır. Bu Kurultay, zalimleri korkutacak, mazlumlara ümit verecektir. Önümüzdeki hafta Çanakkale ruhuyla yapılacak kurultayımıza herkesi, milletimin her güzel evladını davet ediyorum.\"