Sağlık

Az hareket edenlerde kanser riski yüksek

Dr. Clare Stevinson’a göre kanser vakalarının sayısının azalması insanların biraz daha hareket etmesine bağlı.

24 Kasım 2008 02:00
Manchester Üniversitesi uzmanı Dr. Clare Stevinson’a göre kanser vakalarının sayısının azalması insanların biraz daha hareket etmesine bağlı. Egzersiz kansere karşı çok önemli bir silah. Stevinson, Vatan gazetesine verdiği röportajda kanserden korunma yöntemlerini anlatıyor: 

Dünyada her yıl 10 milyon kişi kanser oluyor

Kanserle mücadelede yeni silah: Mor domates

“Dr. Stevinson, düzenli spor yapmak kanseri önlüyor mu?

Evet! Düzenli spor kansere yakalanma riskinizi yüzde 30 kadar düşürüyor. Fiziksel aktivite ve kanser arasında ilişki olabileceğinden ilk kez 1962’de Amerika Birleşik Devletleri’nde bahsedilmiş. Demiryolu işçilerinin durumu bazı bilim adamlarının dikkatini çekmiş. Oturarak çalışanlar ve bedenen çalışanlar arasında kansere yakalanma oranı arasında açık bir fark görülmüş. Aktif çalışanlarda kanser riskinin yüzde 30 azaldığı belirlenmiş.

Yüzde 30 çok önemli bir oran! Bu konudaki son araştırma sonuçları ne diyor?

Çok yeni veriler var elimizde. 200’den fazla araştırmayla Dünya Kanser Araştırma Vakfı ve Amerikan Kanser Araştırma Enstitüsü bilim adamları sporun koruyucu etkisini doğruladılar. Dahası da var: Fiziksel aktiviteyle herhangi bir kanser türünün de riskini artırmıyorsunuz.

Peki hangi kanser türlerinde önleyici veya ilerlemeyi durdurucu etkisi var? Bu da belirlendi mi?

Tabii. Sporun kesin olarak yararlı olduğu kanser türü kolorektal (kalınbağırsak-rektum: kalın bağırsağın son kısmı). Menopoz sonrası meme ve rahim kanserleri için de yararlı olduğu düşünülüyor.

Akciğer, pankreas ve menopoz öncesi meme kanserleri için ise umut verici etkisi olabileceği düşünülüyor. Diğer kanser türleriyle spor ilişkisi için henüz yeterli kanıt yok.

Spor yapmak kanseri nasıl önlüyor? Mekanizması nedir?

Egzersizin kanseri hangi yollarla önlediği henüz tam olarak bilinmiyor. Kesin olan bir şey var: Şişmanlık birçok kanser türü için majör bir risk faktörü. Egzersiz de kiloyu kontrol etmenizi, yağ dokunuzu azaltmanızı sağlıyor. Bu yolla kanserin oluşumunu engellediğini düşünüyoruz. Ama başka faktörler da var mutlaka, araştırmalar sürüyor.

Konferansta bize sunduğunuz ’Hemşire Sağlığı Araştırması’ aslında çok net sporun yararını ortaya koyuyor bence...

Haklısınız! Sporun kanserin oluşumunu önleyici ve oluştuktan sonra da yayılmasını önleyici etkisi üzerine elmizde çok önemli bir veri var. 2004’de meme kanseri tanısı konmuş 2 bin 987 kadın üzerinde yapılan araştırma... Bu kadınlar 18 yıl boyunca izlendiler. Her 2 yılda bir egzersiz düzeyleri kaydedildi. Haftada 3-5 saat arası tempolu yürüyüşe denk egzersiz yapan kadınlarda, haftada 1 saatten az egzersiz yapan kadınlara göre kansere bağlı ölüm oranı yüzde 50 azaldı.

Kanser tanısı konmuş kişinin yaşam süresini o zamana kadar yaptığı sporlar da olumlu etkiliyor mu?

Tanı konduktan sonra yapılan egzersiz yaşam süresini uzatıyor. Önceden yapılanın uzattığına ilişkin bir veri yok elimizde.

Sporun ne kadarı koruyucu? Haftada kaç saat egzersiz yapmalıyız?

Haftada en az 5 kez 30 dakikadan az olmamak koşuluyla egzersiz yapmak kansere yakalanma riskinizi azaltabilir.

Dr. Stevinson kanseri önleme konusunda özellikle vermek istediğiniz bir mesaj var mı?

Egzersizin kanseri önleyebileceğini bilmek bile yeterli bence. Daha çok hareket edin! ORAC değeri yüksek yiyecekleri bol tüketmeye çalışın.

ORAC değeri ne demek?

Bir sebze veya meyvenin serbest radikalleri emme ve yok etme yeteneğine o yiyeceğin ORAC değeri deniyor.

Bu değerler hangi kurum tarafından belirlenmiş?

Amerika’da, Boston’da Tufts Üniversitesi ’Yaşlanmaya Karşı Beslenme Araştırma Merkezi’nde çalışan bilim adamları, sebze ve meyvelerin kanser yapıcı-yaşlandırıcı oksijen radikallerini etkisiz hale getirme yeteneğini belirleyerek bir tablo yayımladılar. Bu tabloya da ORAC tablosu adını verdiler.

Kanserden korunmak için bir günde ne kadar ORAC birimi almalıyız?

Hedef günde en az 3 bin ORAC birimi almak olmalı, 5 bin ORAC birimi ise maksimum koruma sağlıyor.

Salam, sucuk ve sosis kanser riski taşıyor

Almanya Regensburg Üniversitesi’nden kanser uzmanı Prof. Dr. Michael Leitzmann ile yaptığımız söyleşinin ikinci bölümü...

- Profesör Leitzmann, beslenme ve kanser ilişkisi üzerine yoğunlaşmış bir bilim adamısınız. Kesin olarak hangi yiyecekler kanseri önlüyor, hangileri gelişimi hızlandırıyor?

Önce kanser riskini artıranlara bakalım:

- Aşırı alkol ağız, karaciğer, kalın bağırsak, rektum ve meme kanseri riskini artırıyor.

- Tuzlanarak korumaya alınmış yiyecekler ve aşırı tuz kullanmak mide kanseri riskini artırıyor.

- Kırmızı et ve işlemden geçmiş etler (sosis-sucuk-salam...) kolorektal kanser riskini artırıyor.

Koruyan yiyecekler ise şöyle:

- Meyve ve sebzeler biyolojik olarak aktif bileşenler içeriyor. Bu bileşikler bizi kansere karşı koruyor. Ama meyve ve sebzelerin koruyucu etkisi üzerine araştırmalar hâlâ devam ediyor. Koruduğu kesinleşmiş ne var derseniz :

- Kolon kanserine karşı lif

- Pankreas kanserine karşı folik asit

- Prostat kanserine karşı selenyum minerali ve likopen.

- Ağız, akciğer kanserine karşı karetonoidler

- Yemek borusu kanserine karşı Beta-karoten ve C vitamini.

- “Beslenme şeklimizle ilgisi olmayan hastalık yok. Gelecek yiyeceklerde” demiştim ilk kitabımda. Siz de aynı görüştesiniz sanıyorum..?

Evet! Şimdiye kadar yapılmış araştırmalarda kanserin oluşumu ve önlenmesinde beslenme şeklinin büyük etkisi olduğu ortaya çıktı. Süren araştırmalardan da kanıtlar geliyor.

Masabaşında çalışma kanser vakalarını artırdı

Dünya Kanser Araştırma Fonu tarafından yayınlanan uyarılara göre 1990’lardan bu yana yapılan bilimsel çalışmalar fiziksel aktivitenin insanı özellikle üç kanser türüne karşı çok iyi koruduğunu gösteriyor: Bağırsak, meme ve rahim kanseri.

Nasıl koruyor?

Gün içinde düzenli olarak yapılan fiziksel aktiviteler vücuttaki, meme ve rahim kanserine neden olan hormonların azalmasını sağlıyor. Ayrıca hazım sisteminin sağlıklı işlemesine yardımcı olduğundan bağırsak kanserine karşı da koruyor. İnsanlar, eskiden daha çok fiziksel aktiviteye yönelik işlerde çalıştığından hastalık oranı şimdiki kadar yüksek değildi. Artık günümüzde işlerin çoğu masabaşında yapıldığından kanser ve diğer kronik rahatsızlıkların yüzdesi toplumda arttı.

Fiziksel aktivite nedir?

Aslında kaslarınızı kullandığınız herhangi bir hareket, fiziksel aktivite olarak adlandırabilir. Fiziksel aktivitede üç seviye mevcut: Hafif, orta ve kuvvetli.

Hafif: Yavaş bir şekilde yürümek, bahçeyle uğraşmak, ev işleri.

Orta: Tempolu yürümek, Bisiklete binmek, dans etmek, yavaş yüzmek, ortalama bir hızda ve ağırlıkta egzersiz aletleri kullanmak, yoga ve pilates yapmak.

Kuvvetli: Hızlı koşmak, tenis oynamak, merdiven çıkmak ve tırmanış yapmak.

Öneriler

- Her gün yemeklerden sonra 30 dakika yürüyüş yapın.

- Toplu taşıma kullanıyorsanız gideceğiniz yerden belli bir mesafe önce inin ve yürüyün.

- Asansör yerine merdiven çıkın.

Kuru erik, böğürtlen ve kuru üzüm panzehir gibi

KANSERLE SAVAŞAN ORAC DEĞERİ (100 gr.)

Kuru erik 5,770

Yaban mersini 2,400

Kuru üzüm 2,830

Siyah böğürtlen 2,036

Sarımsak 1,939

Kıvırcık lahana 1,770

Çilek 1,540

Ispanak 1,260

Ahududu 1,220

Brüksel lahanası 980

Erik 949

Brokoli 890

Pancar 840

Avokado 782

Portakal 750

Kırmızı üzüm 739

Kırmızı biber 710

Kiraz 670

Kivi 602

Kuru fasulye 503

Pembe greyfurt 483

Barbunya 460

Soğan 450

Yeşil üzüm 446

Mısır 400

Patlıcan 390

Karnabahar 377

Bezelye 364

Patates 313

Tatlı patates 301

Lahana 298

Kıvırcık marul 262

Kavun 252

Muz 221

Elma 218

Tofu 213

Havuç 207

Yeşil fasulye 201

Domates 189

Kabak 176

Kayısı 164

Şeftali 158

Armut 134

Karpuz 104

Kereviz 61

Salatalık 54

Kimdir?

Dr. Clare Stevinson Manchester Üniversitesi öğretim görevlisi. Kanada, Alberta Üniversitesi’nde fiziksel aktiviteyle kanser ilişkisi üzerine 2 yıllık araştırmasını yeni tamamladı. Araştırmaları pek çok uluslararası konferansta sunuluyor.”