Çevre

Aydın Efeler Belediye Başkanı Atay: Ya kanserden öleceğiz ya direnerek öleceğiz

Atay, "Devlet uzmanlardan, bilim insanlarından heyet oluşturup araştırma yapsın. Zehir oranını açıklasın" dedi

25 Ekim 2019 09:39
Aydın’ın Efeler Belediye Başkanı Mehmet Fatih Atay, seçimlerde, “Jeotermalin halkımızı zehirlemesine izin vermeyeceğim” dedi ve CHP’den belediye başkanı seçildi. Halkın direnişinde gece gündüz yanında olan Atay, şimdi “Devlet buradaki zehir oranını ölçsün ve açıklasın” diyerek haykırıyor. Atay, “İnsanlar benim arkamda olduktan sonra her türlü mücadeleye varım. Böyle giderse, ya kanserden öleceğiz ya direnerek öleceğiz. Ben direnmeyi tercih ediyorum” diyor.’

Cumhuriyet'ten Mehmet İnmez'in haberine göre, Başkan Atay, eski belediye başkanı döneminde çok yolsuzluk yapıldığını ve tespit etmek için denetim yaptıklarını söyledi. Belgeleri tamamen toplayınca suç duyurusunda bulunup Efeler halkıyla paylaşacaklarını kaydeden Atay, "Örneğin belediyeye 150 bin liralık kuruyemiş almışlar. Araştırdık, kim yedi diye. Bulamadık. Galiba kuşlar yedi. Bursa gezisi yapmışlar. Sözde 6 bin kişi gitmiş, 5 yıldızlı otelde yemişler, içmişler. Faturayı 13.5 milyon lira göstermişler. Belediyeye 384 bin liralık deterjan faturası geldi. Çamaşır ve bulaşık makinesi yok ki belediyede, ne yıkadılar merak ettim. Seçim zamanı istedikleri gibi fatura kestirmişler. Her muhtarlığın önüne basketbol potası yaptırmışlar. Bir file için 900 lira fatura getirmişler. Araştırdık, bir file 20 lira" dedi. Atay, eski belediye başkanının gelinini sözleşmeli personel, damadını da özel kalem müdürü yaptığını anlattı

"Bizler bu mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz"

Efelerde hidrojen sülfür seviyesinin ölümcül seviyede olduğunu ileri süren Mehmet Fatih Atay şunları söyledi:

"Seçim zamanında jeotermale karşı neden mücadele edeceğimi hep beyan ettim. Halk bana destek verdi ve beni seçti. Bu mücadeleyi bırakmadım. Ben hiçbir zaman bu mücadele içerisinde yalnız değildim. Arkamda hep Efeler halkı vardı. Bu nedenle sesimiz güçlü çıkıyor. Geçen hafta Efeler’de büyük bir korku ve paniğe yol açan kokunun ölümcül seviyede olduğunu iddia ettim. Hidrojen sülfür oranının ölümcül seviyede olduğunu biliyorum. Valilik ve diğer kurumlardan ispatlamalarını ve ölçüm sonuçlarını açıklamalarını istedim. Ama hâlâ oranı açıklayan yok. Devlet uzmanlardan, bilim insanlarından heyet oluşturup araştırma yapsın. Zehir oranını açıklasın. Halk nasıl bir çevrede yaşadığını bilsin ve buna da hakkı var. Bizler bu mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz. Günlerce eylemler yaptık."