T24 Kültür Sanat
Ayasofya'da 2'inci etap restorasyon çalışmaları başladı. 2'nci Bayezid Minaresinin bir bölümü söküldü, onarımlar yapıldı. Restorasyonla ilgili konuşan Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Ahmet Güleç " 2'nci Bayezid Minaresinin şerefe petek kısmı söküldü. Altına inildi. Minarelerde genelde zıvana kullanmış olması lazım ki bir bütünlük arz etsin. Burada bunun olmadığını gördük. Değişik bir teknik kullanıldığını fark ettik. İçten ve dıştan kenet kullanılarak zıvanaya gerek görmeden halkaları oluşturmuşlar. Bunu anladıktan sonra minare sökümünü sonlandırıp, bu haliyle koruyup üzerine ilave kısmını yapacağız" dedi.
Ayasofya'da geçen yıl başlatılan restorasyon çalışmalarının 2'inci etabı başladı. Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yapılan restorasyonda 2'nci Bayezid Minaresi'nin belirli bir kısmı sökülüp güçlendirilecek. Çalışmalar için, cephelerde çelik borulardan iskele kurulumu ve file kaplamaları yapıldı. Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi Restorasyonu hakkında Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Ahmet Güleç bilgi verdi. Güleç "2'nci Bayezit minaresinin sökümü söz konusu oldu. Çünkü üst kısmında kullanılan malzemeler çimentolu malzeme olduğundan verdiği zararları gördük. Cephede daha önceden yapılmış ufak tefek onarımlar vardı. Onların da verdiği zararları gördük, bunların sökümüne geçildi" dedi.
"Dış cephe ve minarelerde derin onarımlar yapıyoruz"
Doç. Dr. Ahmet Güleç, "Çok önceleri batı cephesinde onarım yapılmıştı. İç mekanlarda özellikle mermer yüzeylerde, zeminde bir takım onarımlar yapıldı. Cami olarak kullanılmaya başlandı. Daha sonra 2'nci etaba geçildi. Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün koordinasyonunda bu etap hala devam ediyor. Bu etapta ilk başlangıç noktamız kuzey cephesindeydi. Daha doğrusu ondan önce de bu gördüğünüz giriş kapısı üst kata çıkış ve üst kattan aşağı iniş kısımlarında onarımlar yapıldı. Oralar kullanılabilir hale getirildi. Sonra dış cepheye çıktık. İçeride yine ufak tefek onarımlarımız devam ediyor. Bu temizlik anlamında daha doğrusu yüzey temizlikleri anlamında, bu onarımlarımız devam ediyor. Dış cepheye geldiğimiz zaman biraz daha farklılık icap etti.
Çünkü dış cephede kullanılmış olan malzemelerde birtakım problemlerimiz olduğunu zaten biliyorduk. Bunları daha yakından görmüş olduk. Bu anlamda da biz ilk önce depreme karşı mukavemet kazanması için statik hocalarımızın çalışmaları doğrultusunda, gördüğünüz tuğla minarenin nasıl korunacağına dair projesini hazırladık. Onu kurula gönderdik. Onaylama sürecinde. Bunların dışında da yine 2'nci Bayezit minaresinin sökümü söz konusu oldu çünkü üst kısmında kullanılan malzemeler tekrar onarıldığı için çimentolu malzeme olduğundan bunların verdiği zararları gördük. Cephede yapılmış ufak tefek onarımlar vardı. Daha önceden yapılmış onların da verdiği zararları gördük, bunların sökümüne geçildi" dedi.
"Minareyi bu haliyle koruyup üzerine ilave kısmını yapacazağız"
Güleç, "Şerefe petek kısmı söküldü. Şerefe altına inildi. Minarenin yapım tekniğini anlayabilmek için. Minarelerde bizim genelde zıvana kullanmış olması lazım ki minare bir bütünlük arz etsin. Burada bunun olmadığını gördük. Değişik bir teknik kullanıldığını da fark ettik çünkü içten ve dıştan kenet kullanılarak zıvanaya gerek görmeden halkaları oluşturmuşlar.
Zıvanayı sadece çekirdek kısmında kullanmışlar. Bunu anladıktan sonra minare sökümünü sonlandırıp, minareyi bu haliyle koruyup üzerine ilave kısmını yapacağız. Bununla ilgili projelerde hazır. Kuruldan onay aldıktan sonra bu uygulamalar devam edecek" diye konuştu.
"Ayasofya'da yapılmamış olan dönem analizi başlamış oldu"
Cephe onarımındaki malzemelerin neler olduğunu ve bunlarla ilgili ne tür uygulamalar yapılacağına değinen Doç. Dr. Güleç, "Bununla ilgili çalışmalar başladı. Bu anlamda da analizlerimizi harç, sıva analizlerimizi, taşlarda kir analizlerimizi yaptık. Cephelerde temizlenecek. Temizlenmesini uygun gördüğümüz özellikle taş bölümlerde kontrollü kumlama ile temizlik yapılmasına karar verdik. Çok düşük basınçlı bir atmosfer.
Basınçla bu işlemi yaptığımız zaman prensiplere uygun makul seviyede bir temizliği sağlamış olacağız. Bunun dışında harç analizleriyle daha önce sanat tarihçi mimar arkadaşlarımızın belgelerden ve görerek belirlediği dönemlerin neler olup olmadığı konusunda bunu harçların analizi ile yapmaya çalıştık. Yani daha önce belki Ayasofya'da yapılmamış olan dönem analizi bu şekilde başlamış oldu.
Bunun için çok örnek aldığımızda bunları peyderpey yapıyoruz. Yoksa hepsini birden değerlendirmek ve hepsini birden beklemek çok uzun sürecek. Bu anlamda kuzey doğu bölümünde analizlerimizi hemen hemen tamamladık ve oranın dönemlerini belirlemiş olduk" dedi.
"Gereken şey problem olan malzemeleri uzaklaştırmak"
Yapılan çalışmalarla birlikte tarihi yapının zarar görmemesi ve bir problemin olmaması için dikkat ettikleri unsura değinen Güleç, "Yapıda problem olmaması için gereken şey problem olan malzemeleri uzaklaştırmak. Yani problemleri söküp atmak.
Bunu yaparken de minimum müdahalelerle yapmaya çalışıyoruz. Yapının üst kısmındaki iklim buradan çok farklı. Rüzgar çok fazla. Yağmur yağdığı zaman savurmalar çok fazla oluyor. Dolayısıyla yapının da korunması lazım.
O anlamda da özgün ya da nitelikli dönem dediğimiz bir sıva ile yapının üst kısmını koruyacağız. Böylece yapı korunurken problem olacaksa bile sıvasında olacak. Problemler sıvada değil yapının kendisinde oluyor. Böylece yapıyı nefes alır hale getireceğiz, rahatlayacak. Bina içten bu anlamda rahatlamış olacak" dedi. (DHA)
Günün öne çıkan haberleri... TIKLAYIN - Wanda Nara'ya yasa dışı bahis soruşturması! TIKLAYIN - Murat Yetkin: Şam’ın çöktüğünü Tahran da anladı, Ankara anlayamıyor TIKLAYIN - Beylikdüzü’ndeki patlamada bina sakinlerinin WhatsApp yazışmalarına ulaşıldı TIKLAYIN - Ertuğrul Özkök: Mi̇laslı köylü kadın dünyaca ünlü Mi̇cheli̇n li̇stesi̇ne nasıl gi̇rdi? |