T24 Haber Merkezi
Aydın Doğan Vakfı tarafından düzenlenen Dünya Kız Çocukları Günü Konferansı'nda konuşan Aydın Doğan Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, kadınların teknoloji alanında yeterince temsil edilmediğini belirterek, "Bu teknolojilerin kapsayıcı ve adil olabilmesi için kız çocuklarının bu teknolojilerin aynı zamanda geliştiricisi olmalarını sağlamak gerekiyor" dedi. Yapay zekâ algoritmalarının çoğunlukla erkekler tarafından oluşturulduğunu belirten Yalçındağ, bunun da cinsiyet eşitsizliğine yol açtığını ifade etti. Yalçındağ, son zamanda artan şiddet olaylarına da dikkat çekerek, "Kadınların, kız çocuklarının güvenli yaşam hakkını sağlamak konusunda hepimiz tek yüreğiz" dedi.
Aydın Doğan Vakfı tarafından düzenlenen Dünya Kız Çocukları Günü Konferansı, "Kız Çocukları ve Yapay zekâ: Fırsatlar & Sorumluluklar" temasıyla, Aydın Doğan Güzel Sanatlar Lisesi bünyesinde yeni açılan Sema Doğan Konser ve Sergi Salonu'nda gerçekleştirildi.
UNICEF, UNFPA ve UN Women'ın da kurumsal katılımıyla gerçekleştirilen konferans, kız çocuklarının yapay zekâ ve dijitalleşme çağında nasıl güçlenebileceğini ve bu alandaki fırsatların adil bir şekilde sunulması için gereken sorumlulukları tartışmak üzere düzenlendi. Etkinliğe çok sayıda gencin yanı sıra kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.
Açılış konuşmasının ardından, Aydın Doğan Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, UNICEF Türkiye Temsilcisi Paolo Marchi, UN Women Türkiye Ülke Direktörü Asya Varbanova ve UNFPA Türkiye Temsilci Yardımcısı Zeynep Başarankut Kan'ın katılımıyla bir panel gerçekleştirildi.
Panelde, kız çocuklarının dijital dünyada nasıl daha aktif olabileceği ve bu süreçte karşılaştıkları engeller ele alındı. Katılımcılar, gençlerin bu alandaki sorularına yanıt verirken, kapsayıcı bir dijital ekosistemin nasıl oluşturulabileceği konusunda görüşlerini paylaştılar.
Açıklamada konferanstaki konuşmasına yer verilen Aydın Doğan Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, kız çocuklarının eğitimde eşit olanaklara sahip olmasının önemine değindi. Kadınların teknolojil alanda yeterlince temsil edilmediğini belirten Yalçındağ, bu durumun, yapay zekâ yapım süreçlerinde kadınların karar verememesine, bunun da eşitlikten uzak bir yaklaşıma yol açtığını dile getirdi.
"Kız çocukları güçlü yarınların teminatıdır. Onların güçlenmesi, daha adil, barışçıl, eşit bir dünyada yaşamamız anlamına gelir" diyen Yalçındağ, bu yılki konferansın odak noktasını oluşturan yapay zekânın ve dijitalleşmenin, kız çocukları için büyük fırsatlar sunduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Yapay zekâ, kız çocuklarının potansiyellerini gerçekleştirmeleri için büyük fırsatlar sunuyor. Ancak bu teknolojilerin kapsayıcı ve adil olabilmesi için, bu alandaki cinsiyet eşitsizliğini gidermek adına hepimize büyük sorumluluk düşüyor. Kız çocuklarının bu teknolojileri sadece kullanıcısı değil, aynı zamanda geliştiricisi olmalarını sağlamak için çalışmalarımıza devam edeceğiz. Bu nedenle, herkesi, bu sürecin bir parçası olmaya, kız çocuklarının yanında yer almaya davet ediyorum. Hep birlikte, kız çocuklarının dijital gelecekte güçlü birer aktör olmalarını sağlamak için elimizden geleni yapmalıyız. Ama her şeyden önce onlara güvenli bir dünya borcumuz var. Bu noktada, yaşanan şiddet olaylarına dikkat çekmek istiyorum. İnanıyorum ki, kadınların, çocukların, tüm canlıların en temel hakkı olan güvenli yaşam hakkını sağlamak konusunda hepimiz tek yüreğiz ve bunu sağlayabilmemiz gerekiyor."
"Bu devrimin iyiye yönelik olabilmesi için kız çocuklarının liderliğine ihtiyacımız var"
UNICEF Türkiye Temsilcisi Paolo Marchi, yapay zekânın birçok sektörde devrim yarattığını, devrimlerin olumlu ve olumsuz sonuçları beraberinde getirebileceğini vurgulayarak, "Bu devrimin iyiye yönelik olabilmesi için kız çocuklarının liderliğine ihtiyacımız var." ifadesini kullandı.
UN Women Türkiye Ülke Direktörü Asya Varbanova da dünya genelinde hala çok fazla kız çocuğunun temel haklarından mahrum bırakıldığına işaret ederek, "Bu, onların hem hayat seçimlerini kısıtlıyor hem de potansiyellerini gerçekleştirmeleri önünde bir engel teşkil ediyor. Pek çok kız çocuğu, maruz kaldıkları şiddet, taciz ve kalıpyargılar nedeniyle teknolojiden erkekler kadar eşit faydalanamıyor veya dijital dünyada olumlu bir deneyim yaşamıyor. Dikkatli olmazsak, fiziksel dünyada yıkmak için çok çalıştığımız toplumsal cinsiyet kalıpları dijital dünyada tekrar tekrar üretilmeye devam edecek" değerlendirmesini yaptı.
Kadınlar ve kız çocuklarının çevrim dışı dünyada karşılaştıkları şiddetin bir devamı olarak dijital alanlarda da şiddet, taciz ve susturulmaya maruz bırakıldığını belirten Varbanova, "Yapay zekâ destekli sistemler, bu durumu daha da kötüleştirebilir. Bunu önlemek için kararlı adımlar atmalıyız. UN Women olarak, yapay zekânın sunduğu tüm fırsatların farkındayız, ancak aynı zamanda özellikle toplumsal cinsiyet kalıp yargıları açısından içerdiği önemli risklerin de bilincindeyiz. UN Women, kadınların dijital haklarını korumak için daha güçlü politikalar ve güvenlik mekanizmaları konusunda aktif olarak savunuculuk yapmaya devam ediyor. Dijital güvenlik, toplumsal cinsiyet eşitliğine ulaşmanın ayrılmaz bir parçası" açıklamasında bulundu.
UNFPA Türkiye Temsilci Yardımcısı Zeynep Başarankut Kan ise yapay zekânın kız çocuklarının kendi potansiyellerini keşfetmelerinde ve güçlenmelerinde büyük bir rol oynayabileceğini belirterek, eğitim, sağlık ve sosyal haklarına dair farkındalıklarını, bilgiye ve hizmetlere erişimini artırabileceğini kaydetti.