Kültür-Sanat

Ara Güler: Birkaç değerli profesör dışında üniversite dediğin aptallar yığınıdır, gerisi b.ktur

"İnsanları sevmek istiyorum ama pez….nkler sevilecek mahluk değiller; çok b.ktan herifler var aramızda"

06 Aralık 2015 21:22

Türkiye ve İstanbul'un yaşadığı değişimi "hastalık" olarak nitelendiren 87 yaşındaki fotoğraf sanatçısı Ara Güler, "Dünya değişti. Biz de değişiyoruz. Antibiyotik devri bile bitti. Ama şunu söyleyeyim; insanlar aptallaştı. Birkaç değerli profesör dışında üniversite dediğin aptallar yığınıdır. Gerisi b.ktur" dedi.

"Birey olmayı bırak, adam olmayı bilmiyoruz" diyen Güler, Türkiye'deki mevcut sanat piyasasını da eleştirerek, "Sezen Aksu, Zeki Müren… Senin müzisyenin bu. Valla bunlarla olmaz" diye konuştu.

Tempo dergisinden Burak Tatari’ye konuşan Ara Güler'in açıklamalarının bir kısmı şöyle:

İstanbul ve Anadolu’da son 10 yılda inanılmaz bir fiziksel değişim yaşandı. Binalar değiştikçe insanlar da dönüştü mü?

Dünya değişti. Biz de değişiyoruz. Antibiyotik devri bile bitti. Ama şunu söyleyeyim; insanlar aptallaştı. Birkaç değerli profesör dışında üniversite dediğin aptallar yığınıdır. Gerisi b.ktur. Benim sınıf arkadaşlarım ordinaryüs oldu. Öyle olmadıklarını biliyorum.

İnsanımızla ilgili durum bu kadar umutsuz mu gerçekten? İyi ama bu toplumun içinden Yaşar Kemal, Orhan Pamuk, Abidin Dino gibi niceleri çıktı.

Onları bizden mi sayıyorsun? Onlar başka başka herifler.

Diğerlerinin bu isimler gibi başka başka olamamaları, birey olmayı beceremeyip koyun sürüsü psikolojisiyle yaşamalarından mı?

Birey olmayı bırak, adam olmayı bilmiyoruz. Ne hakkında müzik zevkin olacak? Bir senfoni mi yazdın bugüne kadar? Sezen Aksu, Zeki Müren… Senin müzisyenin bu. Valla bunlarla olmaz.

Belki içinde yaşarken bu denli fark edilmiyor ama New Yorklu şef Anthony Bourdain, CNN’de yayınlanan programı için altı yıl sonra tekrar İstanbul’a geldiğinde gördüklerine inanamamış. Hemen her sokaktan yükselen kule vinçlere şaşırmış. Bourdain’in vardığı kanı, dünyanın en sıradışı metropollerinden İstanbul’un giderek diğer şehirlere benzediği, karakterini kaybetmeye başladığı yönünde. O bile sadece altı yılda İstanbul’u tanınmaz halde bulduysa, 1950’lerden bu yana İstanbul’u fotoğraflayan Ara Güler neler düşünüyor? Şehrin eski halini özlüyor mu?

Benim için eski İstanbul tamamen kaybolmuş değil. Toplum gibi o da hastalık geçiriyor. Ama hastalıktan kurtulacak.

Her şeyin sebebi kapitalizm mi?

Tabii. İnsanlar biraz para gördü. İnşaatlar çoğaldı. Adam ev aldı, karı aldı, çocuk yaptı. Evi geçindirmeye çalışıyor. Allah’a da inanıyor. Beş vakit de namaz kılıyor. Mesleklerini sevmiyor ve bilmiyorlar. Geçinmeye bakıyorlar abi. Müstahakız.

Fotoğraflarınızda Türkiye’nin insanları var. Bu kareler onları sevmeseydiniz ortaya çıkabilir miydi?

İnsanları sevmek istiyorum ama pez….nkler sevilecek mahluklar değiller. Çok b.ktan herifler var aramızda. Yalnız tahsil olarak değil. Ruh olarak fena adamlar var. Bir an evvel ölmeyi, rahat etmeyi tavsiye ederim.

Hayat yaşamaya değer.

Ölmeyelim, peki abi.


Mimar Sinan ve Kanuni Sultan Süleyman dahil Osmanlı Devleti için de ilginç ifadeler kullanan Ara Güler’in röportajının tamamı Tempo Dergisi’nin Aralık sayısında.