Bir yanda canından çok sevdiği çocuğu, diğer yanda yıllarca emek verdiği işi ve kariyeri... Günümüz kadınının yaşadığı bu ikilem, ancak doğru denge kurularak çözülebiliyor.
Geçtiğimiz haftalarda İngiliz gazeteleri, başarılı bir avukatın intihar haberini duyurdu. Arkasında hiçbir not bırakmadan ölüme giden kadının, kısa süre önce doğum yaptığı ve çocuğuyla kariyeri arasında sıkışıp kaldığı için bunalıma girdiği yazılıp çizildi. Aslında bu konu, çoğu kariyer sahibi kadının çok yakından bildiği bir şey. Çünkü hemen hepsi, söz konusu 'anne olmak' olunca büyük bir ikileme düşüyor. Ünlü anneler, bu konudaki kendi deneyimlerini anlattı...
Arzu Balkan Oyuncu
Kızımla olduğum zamanları hiçbir şeye değişmem
Kızım Zeyno doğmadan önce çok hareketli olan iş ve sosyal hayatıma, doğumla birlikte ara verdim. Hamilelik, kadınların hayatındaki en karışık dönemlerden biri herhalde. Binlerce duyguyu bir arada yaşadım ben de; 'Acaba hayal ettiğim gibi iyi bir anne olabilecek miyim? Çocuğumla ilişkim nasıl olacak?..'
O benimle olmalıydı
Aklımdaki sorularla boğuşurken, aslında kollarımda tuttuğum varlığın bir mucize olduğunu fark ettim. O kadar savunmasız, o kadar çaresizdi ki... O benimle olmalıydı. Aramızda sadece bizim anladığımız bir ilişki vardı ve benimle olmak istiyordu. Bunu hissediyordum. Ben de, Zeyno üç yaşına gelene, anaokuluna başlayana kadar iş hayatıma ara vermeye karar verdim. Zeyno üç yaşına geldi ve okula başladı. Şimdi, çalışmamakla doğru bir karar verdiğimi daha iyi görüyorum. Çocukların küçük yaşlarda anne ve babalarıyla, hatta anneanne, babaanne ve dedeleriyle olabildiğince fazla birlikte olmaları gerektiğini düşünüyorum.
Denge çok önemli
Sevginin fazlası yok. Sevgiyle büyüyen çocuklar, sevmeyi de biliyor. Daha pozitif, daha mutlu, kendileriyle barışık oluyor. Kendilerine güveniyorlar. Sanırım her şeyde dengeyi kurmak lazım. Anne mutsuz olursa, çocuk mutlaka mutsuz olur. Bu dönemde belki tam zamanlı çalışmadım ama kendimi oyalayacak, hâlâ verimli olduğumu gösterecek işler yaptım ve mutlu oldum. Ama çocuğumun da en güzel anlarında yanındaydım. İlk adımını, ilk kelimesini, ilk gülüşünü gördüm.
Ebru Şallı Tan Manken
Anne kariyerine devam etmeli
Çocuk sahibi olduktan sonra kadınlar kariyerine devam etmeli diye düşünüyorum. Çocukla 24 saat vakit geçirmenin, onun fazla üstüne düşmenin hem annenin hem de çocuğun psikolojisi açısından olumsuz olduğu fikrindeyim. Kadının, anne olduktan sonra kariyerine devam etmesi, kendi ve ailesinin mutluluğu için şart diyebilirim.
Yonca Cevher Yenel Oyuncu
İlk tercihim anne olmaktı
Anne olmayı çok istediğim için, hamile olduğumu öğrendiğimde 'Mesleğimi ikinci plana atar mıyım?' gibi endişelerim hiç olmadı. Hatta böyle bir konu aklıma bile gelmedi diyebilirim. Anne olmak her şeyden önemliydi benim için ve ilk tercihimdi hayatımda. İşimi tabii ki çok seviyordum ama dediğim gibi, ikinci plandaydı benim için. Doğum yaptıktan 23 gün sonra işe geri döndüm ama sete oğlumla gidiyordum. Çünkü emziriyordum. Biraz büyüdüğünde babaannesiyle, anneannesiyle, bazen de halasıyla evde bıraktığım da oldu tabii.
Açelya Akkoyun Oyuncu
Her şey bebeğime helal olsun!
Anne olacağımı öğrendiğimde, 16 yaşından beri yani tam 19 yıldır çalışma hayatının içindeydim. Bu dönemde TRT 1'de program yapıyordum ve bu çalışmama son vermek zorunda kaldım. Aynı dönemde çok hoşuma giden, normalde mutlaka yer almak isteyeceğim birkaç projeyi geri çevirdim. Ama hiç pişman değilim. Bebeğim için ne yaşadıysam, her şey ona helal olsun!
Uzman görüşü
Bebek, mutlaka mutlu bir evde büyümeli
Aile ve Evlilik Terapisti Ebru Tuay Üzümcü, bir annenin, bebeği kadar kendisini de düşünmesi gerektiğini söylüyor: "Bebek dünyaya uyum sağlarken, anneler de bu yeni psikolojik ve sosyal dünyaya uyum sağlamaya çalışıyor. Bu dönemde bebeğin sağlıklı yetişmesi için güvende olması, iyi bakılması önemli. Ama mutlu ve doyumlu insanların olduğu, anlamlı ilişkilerin kurulduğu bir evde büyümesi de çok önemli..."