T24 - Zekâ seviyesini artırıp bağışıklığı güçlendiren anne sütü, psikoloji üzerinde de olumlu katkılar sağlıyor.
Uzmanlar, anne sütü alan bebeklerin büyüdüklerinde çok daha az psikiyatrik rahatsızlık yaşadığını söylüyor.
ntvmsnbc'nin haberine göre, kanser gelişiminden obeziteye, diş çürümesinden solunum yolu hastalıklarına kadar birçok sağlık sorununun doğal ilacı olarak gösterilen, zekâ seviyesi ve bağışıklık sistemi üzerinde olumlu etkileri olan anne sütü, psikolojiye de katkı sağlıyor.
Emzirmenin, bebek, anne ve aile için çok önemli yararları olduğunu ifade eden Karadeniz Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yakup Arslan, ‘'Anne sütüyle beslenen bebeklerde alt ve üst solunum yolu enfeksiyonları daha az görülür. Çünkü anne sütü bağışıklık sistemini güçlendirir ve ilk aşı görevi yapar. Beyin hücrelerinin gelişimini düzenleyen hormon yapısında faktörler ile beyin gelişiminde gerekli birçok element ve besin maddesi barındıran anne sütü, zekâ seviyesini artırır'' dedi.
Gereksiz hiçbir besini içermeyen anne sütünün, günümüzün en büyük problemlerinden olan obezite riskini azalttığına da dikkat çeken Arslan, ''Çünkü emzirmenin aşamasına göre otomatik olarak yağ içeriği değişir. Anne sütünün bebeğin doymasını sağlayan özel bir kontrol sistemi vardır'' diye konuştu.
Kalsiyum, fosfat ve flor gibi elementleri ideal düzeyde barındıran ve çürük yapan mikropların üremesini önleyen anne sütünün dişlerin çürümesini önlediğini de vurgulayan Arslan, ''Anne sütü ayrıca bir yandan hücrelerin normal gelişimini sağlarken, diğer yandan dış etkenlerden korunmasına yardımcı olarak bazı kanserlerden korur'' dedi.
Prof. Arslan, anne sütünün önemli etkilerinden birinin de ileri yaşlarda ortaya çıktığını dile getirerek, şöyle devam etti: ''Anne sütü alan bebekler büyüdüklerinde çok daha az psikiyatrik rahatsızlık yaşarlar. Bebek anne sütüyle beslenirken günde 8-10 kez, bazen 12 kez anne kucağına alınır. Bebeğe anne tarafından şefkat gösterilir. Bebekle anne arasında ciddi bir iletişim olur. Bu da bebeğin gelecekte sağlıklı bir birey olmasına yardımcı olur.''
Anne için de yaralı
Emzirmenin anne için de yararları olduğunu bildiren Arslan, ''Doğum sonrası kanamayı önler, rahmin daha erken toparlanmasına yardımcı olur. Meme, yumurtalık ve rahim içi kanserlerine yakalanma riskini azaltır. Şeker hastalığı olan annelerin insülin ihtiyacını azaltır. Kemik erimesinden korur. Anne, gebelik sürecinde almış olduğu fazla kiloları daha erken verir'' diye konuştu.
Emzirirken bunlara dikkat
Arslan, anne sütü ile beslemenin doğumdan hemen sonra veya ilk yarım saat içinde başlaması gerektiğini belirterek, emzirmenin doğru yapılması için dikkat edilecek noktaları şöyle sıraladı:
''Emzirmeye başlamadan önce eller iyice yıkanmalı, göğüsler dahil her şey tertemiz olmalıdır. Bebek memeye konmadan önce 3-5 dakika süreyle yanağı anne memesine değecek şekilde tutulmalı, bebek en rahat pozisyonda tutularak emzirilmelidir. Sadece meme ucu değil, etrafındaki kahverengi bölgenin bebeğin ağzına girmesi gerekmektedir.
Emzirme aralığı çocuğun isteğine bırakılmalı, sınır veya standart bir aralık bırakılmamalıdır. Emzirme süresi ilk günlerde her meme için 10 dakika, daha sonra 15 ile 25 dakika olmalıdır. Emzirmeye gece de ara verilmemelidir. Anne strese maruz kalmamalı, bebeğe odaklanacak her türlü konfor sağlanmalıdır.''