Angelina Jolie'nin geçen yıl Mayıs ayında, taşıdığı 'bozuk bir gen nedeniyle meme kanserine yakalanma riskinin yüzde 87 olduğunu' öğrenmesinin ardından mastektomi ameliyatı olması, ABD'de meme kanseri kliniklerine başvuru sayısını ikiye katladı.
BBC Türkçe'de yer alan habere göre, Manchester Üniversitesi'nin yaptığı araştırma, Jolie'nin ameliyat olduğu haberinin, ailelerindeki sağlık sorunları konusunda endişelenen diğer kadınları da danışmaya teşvik ettiğini ortaya koydu.
Araştırmayı yürüten ekibin başındaki Profesör Gareth Evans, "Angelina Jolie etkisi uzun ömürlü ve küresel oldu, merkezlere başvuruları da arttırmış gibi görünüyor" dedi.
Araştırmacılar, Angelina Jolie'nin ameliyat haberinin basına yansıdığı 2013 yılı Mayıs ayından bu yana, 20'den fazla genetik tanı merkezinde ve klinikte incelemelerde bulundu.
Haziran ve Temmuz aylarında, meme kanseri mutasyonuna yönelik genetik danışmanlık ve DNA testleri için pratisyen hekimlere başvuranların sayısı 2012 yılındaki aynı döneme oranla iki buçuk katına çıktı.
Meme Kanseri Araştırma (Breast Cancer Research) dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, bir önceki yıl Ağustos ve Ekim ayları arasında başvuru yapanların sayısı da ikiye katlandı. Profesör Evans bu artışı şu sözlerle yorumladı:
"Angelina Jolie'nin BRCA1 (hasarlı gen) mutasyonu nedeniyle, risk azalma amacıyla mastektomi ameliyatı olduğunu duyurması, muhtemelen cazibeli ve güçlü kadın imajı nedeniyle, diğer ünlülerin yaptığı açıklamalara kıyasla daha büyük bir etki yarattı."
İngiltere'de 'Biri Bizi Gözetliyor' programıyla adını duyuran ve 2009'da hayatını kaybeden Jade Goody'nin de kendisine rahim ağzı kanserine teşhisi konulduğunu duyurmasının ardından 2008 ve 2009 yıllarında rahim kanseri taramalarında artış kaydedilmişti.
Meme Kanseri Kampanyası'nın yöneticisi Delyth Morgan da 'Angelina Jolie'nin BRCA1 mutasyonu konusunda açık davranıp risk azaltma amacıyla mastektomi ameliyatı olma kararının, birçok kadını sağlık hizmetlerine yaklaştırdığını' söyledi.
Kadınların genellikle yaşamları boyunca meme kanserine yakalanma risklerinin sekizde bir olduğu belirtilirken fakat genleri bazılarında daha büyük riskler yarattığı kaydedildi.
Risk azaltma amacıyla mastektomi (meme aldırma) ameliyatı, kanser önleyici ilaç tedavisi, sağlıklı beslenme ve spor gibi yaşam tarzındaki değişiklikler de bu tedaviler arasında gösterildi.