Gündem

Anayasa hukukçusu Prof. Süheyl Batum'dan "TÜİK" çıkışı: Bu söylenenler tamamen hukuka ve Anayasa'ya aykırı

"Bir kuruluşun bilimsel görüşünü yayması temel haktır, sınırlama getirilemez"

18 Nisan 2022 09:33

Anayasa hukukçusu Prof. Süheyl Batum, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı istatistiklere alternatif istatistik açıklayanlara 3 yıla kadar hapis cezası öngörülen düzenlemeyle ilgili, “Bu söylenenler tamamen hukuka ve Anayasa'ya aykırı” dedi. Batum, “Bir kuruluşun bilimsel görüşünü yayması temel haktır, sınırlama getirilemez. ‘Önce TÜİK'ten, devletten izin alacaksın' demek demokrasinin dışına çıkıldığını gösterir” diye konuştu.

Sözcü’den Ruhat Mengi’nin sorularını yanıtlayan Batum, şunları kaydetti:

“Şimdi yapılmak istenen Anayasa'ya da Anayasa'nın temel aldığı temel hak ve özgürlüklere de kesinlikle ve kesinlikle aykırıdır. Bu artık bir demokratik hukuk devletinde yapılması mümkün olmayan bir şeydir, neden? TÜİK bir devlet kuruluşu, ne yapıyor, birtakım veriler veriyor, bu verilerin gerçekle bağdaşmadığını Türkiye'de bilmeyen bir kimse yok, herkes biliyor. Enflasyon yüzde 80'e yaklaştığında yüzde 25-30 diye diretiyor, bağımsız kuruluşlar yüzde 142 derken o yüzde 61 diyor. Anayasamız 2. maddesinde çok net söylüyor ‘Türkiye Cumhuriyeti, insan haklarına saygılı, demokratik, sosyal bir hukuk devletidir’ diyor. İnsan haklarına dayanan demokratik bir hukuk devletinde ‘Rakamları ancak kamu kuruluşu verir, sen de ancak onun izin verdiği rakamları vereceksin’ demek insan haklarıyla kesinlikle bağdaşmaz, Anayasa'nın 2. maddesine kesinlikle aykırıdır.

Anayasa'nın 5., 10., 13. maddeleri de var ama size kesinlikle aykırı olduğu iki maddeyi okuyayım; ‘Bir uzmanlar topluluğunun bilimsel görüşünü yayması, söylemesi –bu doğru da olabilir, yanlış da olabilir hiç fark etmez- bir temel hak ve özgürlüktür.’

Bu temel hak ve özgürlük Türkiye'de Anayasa'ya göre ancak ve ancak yasayla sınırlanır ama bu yasa da mutlaka demokrasiye, yani çoğulculuğa uygun olmak zorundadır. Yani ‘uyulmaz' bir sınırlama getiremezsiniz. ‘Sen uzman da olsan bilimsel verilerini açıklamak için mutlaka devletten izin alacaksın’ demek kesinlikle bu özgürlüğü sınırlamada demokratik sistemin dışına çıkıldığını ve ölçülü olmadığını gösterir.

Bakın 26. maddeye ‘Herkes düşünce ve kanaatlerini, söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir.’ Yani ‘Ben uzmanım, benim kanaatim enflasyonun veya işsizlik oranının şu olduğudur’ dediğimde bunu açıklama hakkıma sahibim. Bu hürriyet resmi makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir almak veya vermek serbestliğini de kapsar, dikkat edin ‘resmi makamların müdahalesi' konusu bu kadar açık.”

"Seçime gidilirken yol temizliği yapılıyor"

Batum, “Bir de ‘TÜİK'e başvurulduktan sonra 2 ay içinde onaylanıp onaylanmadığı sonuçlandırılacak’ bilgisi var. Peki seçimden 1-2 ay önce önce bağımsız kuruluşların yapacağı anketleri halk nasıl görecek ve duyacak?” sorusuna şöyle yanıt verdi:

“Zaten Seçim Yasası'nda alelacele yapılan değişiklik, bu yasanın kabul edildiği gün -daha Anayasa Mahkemesi görüşmeden- Yüksek Seçim Kurulu'nun derhal toplanarak ‘İl ve ilçe seçim kurullarını Temmuz ayında yeniliyoruz’ demesi şunu gösteriyor. Görünen köy kılavuz istemez; seçime gidilirken yol temizliği yapılıyor.

Bütün bunlar ne demek? Bir devlet kuruluşu izin vermezse uzmanların görüşlerini veya araştırmalarını açıklayamaması, televizyonların bunlara yer verememesi, yer verecek olanın cezalara çarptırılması hatta kapatılması, hatta belki yayın frekansının elinden alınması, demokrasiyle, Anayasa'nın 2. maddesinde yazan ‘insan haklarına dayanan demokratik hukuk devletiyle’ zerre kadar ilişkili değildir.”

Röportajın tamamını okumak için tıklayın.

TIKLAYIN - Bloomberg: TÜİK'ten izinsiz yayımlanan istatistiklere hapis cezası geliyor