AKP'nin avukatları Almanya'da açılan Deniz Feneri e.V. dosyasını Türkiye'ye getiren CHP'li Ali Kılıç'a tazminat davası açtı.
Deniz Feneri dosyasını getirmişti
AK Parti'nin avukatları, Almanya'daki Deniz Feneri e.V Derneği dava dosyasıyla ilgili basın toplantısındaki iddialarıyla, ''partinin tüzel kişiliğine saldırıda bulunduğu'' gerekçesiyle, CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Üyesi Ali Kılıç'a 50 bin liralık manevi tazminat davası açtı.
AK Parti'nin avukatları Muammer Cemaloğlu ve Fatih Şahin tarafından hazırlanan dava dilekçesinde, Kılıç'ın, basın toplantısında sarf ettiği sözlerde, ''AK Parti'yi suçlayıcı ifadelerin ve iftiraların yer aldığı'' kaydedildi.
'AKP sorumlu' demişti
Kılıç'ın, basın toplantısında, ''Türkiye'de AKP'nin siyasi anlayışını şekillendirmek ve desteklemek için çalışan Deniz Feneri soyguncuları...'', ''Alman mahkeme kayıtlarına göre, bu siyasi anlayışın adresi Adalet ve Kalkınma Partisidir...'', ''Siyaseten AKP, Deniz Feneri'nin birinci derecede sorumlusudur. Kadrolar belli, ilişkiler belli, verilen destekler belli, himaye edilenler belli ve olay Almanya'da soruşturulmaya başlandıktan sonra hükümetin içerisine girdiği telaş da belli'', ''Bu tablo hiç kuşku yok ki bugünkü iktidarın siyasi finansmanının niteliğini de ciddi ölçüde ortaya koymuştur'' şeklinde ifadeler kullandığına dikkat çekilen dilekçede, şunlar kaydedildi:
''Henüz doğru olup olmadığı ispatlanmamış iddialar üzerinden AK Parti'yi yıpratmak niyetiyle yapılan bu fevkalade ağır, iftira niteliğindeki çirkin ithamları kabul etmek mümkün değildir. Ana muhalefet partisi MYK üyesi olan Kılıç'ın, taşıdığı sorumluluğun gereği olarak, suç niteliği taşıyan bu iddiasını somut kanıtlarla ispat etmesi gerekmektedir.''
Kılıç'ın beyanlarının medyada genişçe yer bulduğuna işaret edilen dilekçede, bu beyanlarla AK Parti'nin, toplum ve seçmenleri önünde küçük düşürüldüğü, bunun da partinin manevi şahsiyetinde telafisi güç zararlar meydana getirdiği kaydedildi.
''AK Parti'yi karalamaya yönelik, bu asılsız ve mesnetsiz ithamların kabulü ve hoş görülmesi hukuken mümkün değildir'' ifadesine yer verilen dilekçede, ''partinin kişilik haklarına ve manevi şahsiyetine saldırıda bulunduğu'' gerekçesiyle, Kılıç'tan 50 bin lira manevi tazminat talep edildi.