Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, cumhuriyet.com.tr'de yer alan “İlk FETÖ iddianamesini hazırlayan Başsavcı Mustafa Alper’i kamyon biçti” başlığı için Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Erinç'e yönelik olarak "Şu başlığı atan hayvanı Cumhuriyet çatısı altında tutmayın" ifadesini kullanan Posta yazarı Nedim Şener'e yöneltilen tepkileri eleştirdi.
"Atılan kötü bir başlık yüzünden gazeteciyi gözaltına alan iklimi, anlayışı, sistemifalan bir tarafa bırakmışlar. Büyük bir zevk ve iştahla Nedim Şener’i linç ediyorlar" diyen Hakan, sözlerine şöyle devam etti:
"Neymiş Nedim’in suçu? Trafik kazasında ölen rahmetli savcı için Cumhuriyet gazetesinde atılan 'kamyon biçti' başlığını eleştirmek. Ne yani? Eleştirilmeyecek mi kardeşim bu başlık?"
Nedim Şener: Cumhuriyet, o çirkin başlığı atana yaptırım uygulasaydı Oğuz Güven haksızlığa uğramazdı
Ahmet Hakan'ın "İsmet Paşa’dan Tayyip Erdoğan’a hep aynı macera" başlığıyla yayımlanan (16 Mayıs 2017) yazısının ilgili bölümü şöyle:
Nedim
Atılan kötü bir başlık yüzünden gazeteciyi gözaltına alan iklimi, anlayışı, sistemifalan bir tarafa bırakmışlar...
Büyük bir zevk ve iştahla Nedim Şener’i linç ediyorlar.
*
Neymiş Nedim’in suçu?
Trafik kazasında ölen rahmetli savcı için Cumhuriyet gazetesinde atılan “kamyon biçti” başlığını eleştirmek.
*
Ne yani?
Eleştirilmeyecek mi kardeşim bu başlık?
“Kötü bir başlık” denmeyecek mi?
Kol kırılacak yen içinde mi kalacak?
Görmezden mi gelinecek?
“Bu başlığı atanı gözaltına alırlar, ben de ihbarcı konumuna düşerim” falan denecek ve ses edilmeyecek mi?
Bu mudur yani istenen?
*
Nedim’in yaptığı şudur:
- Hem o başlığı eleştirmek.
- Hem de o başlık nedeniyle gözaltına almayı eleştirmek.
Ne yani?
Bu ikisini birden yapamayacak mıyız?
*
Ne yani?
İki tarafın da kaba softalarına ve ham yobazlarına teslim mi olacağız?