ABD'de ocak ayının 3. haftasında 4 bin 64 kişinin grip ve zatürre nedeniyle hayatını kaybetti. Bunlardan 63'ünün çocuk olduğu belirtilirken, ölümlerin H3N2 adı verilen virüsten kaynaklandığı aktarıldı. Uzmanlar, "Çok zir bir hastalık mevsimi olacak" derken, hastalığın, 2009 ve 2010'daki domuz gribi salgınından daha beter olduğu ifade ediliyor.
Hastalık Önleme ve Koruma Merkezleri (CDC), salgının birkaç hafta daha sürebileceğini, enfeksiyonel gribin benzerlerine göre bir türlü atlatılamadığını açıkladı. Ülkedeki grip salgınıyla ilgili, CDC Direktörü Anne Schuchat'tan açıklamalar geldi.
"Bu çok zor bir hastalık mevsimi olacak ve ne zaman sonlanacağını bilemiyoruz" sözleriyle salgının ciddiyetini ortaya koyan Schuchat, şunları söyledi:
"Salgın üzerine öğreneceğimiz çok şey var. Bir gribin ne derece yoğun olabileceğini görmemiz açısından son ikaz niteliğinde. Asla gardımızı düşürmemeliyiz."
ABD hükümetinin raporuna göre de, yaşanan grip salgını 2009 ve 2010'daki domuz gribi salgınından daha beter.
Ayrıca, eczanelerdeki grip ilaçlarının yok sattığı ve bazı eyaletlerde geçen yıla oranla 6 kat fazla tüketim olduğu belirtildi.
H3N2 virüsü nedir?
Son zamanlarda hastanelerin dolup taşmasına sebep olan ve ağır bir şekilde geçirilen H3N2 virüsü, kişiler üzerinde ateş ve halsizlik şikayetine yol açıyor. İnfluenza virüsünün A ve B olmak üzere 2 tipi bulunuyor. H3N2 virüsü ve yine halk arasında domuz gribi olarak adlandırılan H1N1 virusu; İnfluenza virüsünün A tipi olarak tanımlanıyor.
H3N2 virüsünün belirtileri nelerdir?
Elab Laboratuvarları Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Zerrin Beykal, “Halk arasında domuz gribi olarak adlandırılan ve korkulan H1N1 virüsüne göre daha ağır belirtiler veriyor. Daha çok geniz ve burun boşluklarına yerleşip bu bölgelerde yanma ve kazıntı hissi oluşturuyor” dedi.
Ayrıca H3N2 virüsü ile birlikte yüksek ateş, yaygın kas ağrıları, titreme başağrısı, öksürük, göğüste sıkıntı şikayetleri görülebiliyor. 7-10 gün içinde düzelse de inatçı öksürük 1-2 aya kadar devam ediyor. Ağır geçirilen gribin risk grupları dışında, hayatı tehdit etmeyen bir virüs olduğuna değinen Dr. Beykal, “Risk altında olan yaşlılar, bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler, kronik akciğer ve karaciğer hastalığı olanlar, kalp hastaları, şeker hastaları, kronik böbrek hastaları ve çocuklardır. Bu kişilerin her yıl grip aşısı olmaları gerekiyor” ifadesini kullandı.