T24 Haber Merkezi
Emekli jimnastik antrenörü Fatih Güller, tatil için gittikleri Bolu'da Grand Kartalkaya Otel'de çıkan 78 kişinin hayatını kaybettiği yangında, çarşafları birbirine bağlayıp 11 kişiyi sağ kurtardı.
Türkiye'nin en önemli kış turizmi merkezlerinden biri olan Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi'ndeki Grand Kartal Otel'de, 21 Ocak'ta sabaha karşı çıkan yangında çoğu çocuk 78 kişi hayatını kaybetti, 51 kişi yaralandı. Yangına ilişkin soruşturma kapsamında Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Gülener, İtfaiye Müdür Vekili Kenan Coşkun, işletme sahibi, şirket genel müdürü ve otel müdürünün de aralarında bulunduğu 12 kişi gözaltına alındı. Yangını araştırmak üzere 6 savcı, 4 başmüfettiş ve 7 kişilik bilirkişi heyeti görevlendirildi.
T24'ün haberine göre, otelin tahliye çıkışları, yangın alarmı ve duman kontrol sistemi yetersiz çıktı. İlk müdahale 1 saat 15 dakika sonra gerçekleşti, yangın 11 saatte söndürüldü. Elde edilen ilk bulgulara göre, yangın restorandaki mutfakta başladı. Bina içinde bulunan yangın merdiveni, yayılan dumanı bir baca görevi görerek üst katlara taşıdı. Ölümlerin çoğu karbonmonoksit zehirlenmesinden kaynaklandı. Ölenlerin arasında camdan atlayarak kurtulmaya çalışanlar da yer aldı.
Ankara Üniversitesi’nde 42 yıl çalıştıktan sonra emekli olan jimnastik antrenörü Fatih Güller, eşi ve 2 çocuğuyla sömestir tatiline giden yeğeni Gülşen Doğan Durdağ tarafından, doğum günü hediyesi olarak Kartalkaya'ya davet edildi. Fatih Güller, yeğeni Gülşen Doğan Durdağ, eşi Emre Durdağ ve çocukları Ali Ege Durdağ ile Eren Durdağ, 1 gün sonra kayak merkezine gidip, Grand Kartal Otel'e yerleşti. Aynı gece otelde yangın çıktı. 10'uncu katta kalan Güller, yangın sırasında seslere uyanıp, yeğeni ve ailesini de uyandırarak, koridora çıktı. Güller, yanındakilerle 8'inci kata kadar inerken, yoğun duman nedeniyle daha fazla ilerleyemedi.
Güller, otelin yan tarafına bakan odaya girip, çarşafları birbirine bağlayarak, yeğeni ve ailesiyle birlikte 11 kişiyi sağ kurtardı. Yeğeni Gülşen Doğan Durdağ, çarşafın bir kısmının yırtılması sonucu düşerek yaralandı.
"Dumanlar her tarafı sardı"
Ankara'da hastanede tedavi altında olan yeğeni Gülşen Doğan Durdağ'ın başında bekleyen Fatih Güller, gece seslere uyandığını söyleyerek, "Kokuyu hissettim ama insan konduramıyor. 'Otel yanıyor, çıkın' diye bir ses duyduk. 10'uncu katta 1020 numaralı, iç içe bir odada kalıyorduk. Yeğenim, eşi ve küçük çocuğu odanın bir bölümünde, biz de yeğenimin büyük oğluyla odanın diğer bölümünde yatıyorduk. ‘Kimse yanına hiçbir şey almasın’ dedim. Hiçbir şey almadık ve olduğu gibi çıktık. Gözlüğümü, bir de telefonumu alabilmişim. Koridora çıktık korkunç bir dumanla karşılaştık. Bir kat indik, bir kat daha inebildik. Artık inemeyecektik; çünkü dumanlar her tarafı sarmıştı" dedi.
"Sesime gelin"
Güller, 8'inci katın koridorunda yoğun dumanın içinde siluet şeklinde bir aydınlık gördüğünü ve kattakileri o aydınlığa yönlendirdiğini söyleyerek, "İnsanlara sürekli bağırarak 'Sesime gelin' dedim. Camları kırdığımızda nefes aldık. Zehirleniyor olduğumuzu orada anladım. İnsanlar sürekli 'ne oluyor' diyordu. 'Herkes uyansın, otelde yangın çıkmış boğulacağız' dedim. 'Herkes battaniye ve çarşafını bana getirsin, ben düğümleyeceğim, aşağı bu şekilde ineceğiz’ dedim. Hayatımda böyle bir şey görmedim. Çarşafları birleştirdik ve önce küçük çocukları, sonra kadınları indirdik. Çarşafı koluma dolayıp tutuyordum; çünkü bağlayacak bir yer yoktu. Son 4 kişi kaldık. Yeğenim Gülşen’e 'Sen in, çocuğu sonra indiririm’ dedim. O da bana ‘Çocuğumu indirmeden ben inmem’ dedi. Çocuğu indirdikten sonra yeğenim kendi inerken yaklaşık 3 metre kala çarşaf dayanmadı ve koptu. Omurgalarında kırıklar var ve kolu kırıldı. Alacak nefesimiz, içecek suyumuz varmış" dedi.
"En son kendim indim"
Çarşafla en son kendisinin indiğini belirten Güller, "Çarşafın ucunu topuz yaptım, onu pencerenin dış menteşeli kısmına sıkıştırdım ve indim. İnenler de merdiven getirdi. Çarşafın koptuğu yerden sonraki bölümü merdivenle indim. 5-6 yaşında bir çocuk bana ‘Baba, amca’ diye sarıldı. Allah orada bana bir güç verdi. Oradakilere ‘Sakin olursak hepimiz kurtuluruz, sakin olmazsak hepimiz burada kalırız’ dedim. Böyle 11 kişiyi net olarak kurtardığımı hatırlıyorum. Daha sonra beni arayıp teşekkür edenler oldu. Trabzon’dan Ömer Bey var ve beni telefonuna ‘Yangındaş’ diye kaydetmiş ve beni öyle aradı" dedi.
"Alarm çalsaydı..."
Yangın sırasında alarm çalmadığını belirten Güller, "Yangın merdiveni göremedim. Var mıydı, yok muydu bilmiyorum. Bir uyarı levhası, acil çıkış hiçbir şey görmedik. İnanıyorum ki, eğer alarm çalsaydı ve ufak bir duman tespit edebilseydi bir sürü can kurtulurdu. Benim yaptığım kahramanlık falan değil. Bir sürü insan orada benim gibi davrandı. Bana yardım eden bir sürü insan vardı orada. Yaşanan acının boyutunu kelimelerle anlatamam. Gözümde yaş kalmadı ağlamaktan. O insanlara sarılmaktan, ağlamaktan gözümde yaş kalmadı" ifadelerini kullandı.
Fatih Güller, yeğeninin ameliyat olduğunu ve sağlık durumunun iyiye gittiğini söyledi. (DHA)
Şans ve ruh burcunuzu biliyor musunuz? | 'Kısmet ve Niyet'in yazarı Hakan Kırkoğlu anlatıyor |