Kültür-Sanat

5 yeni film gösterimde

Sinemaseverler bu hafta ikisi yerli, biri belgesel olmak üzere 5 yeni filmi izleme fırsatı bulacak.

12 Aralık 2009 02:00
Sinemaseverler bu hafta ikisi yerli, biri belgesel olmak üzere 5 yeni filmi izleme fırsatı bulacak.


Gecenin Kanatları

Yönetmenliğini Serdar Akar’ın yaptığı filmde 12 Eylül darbesinden sonra, anne ve babası polis baskınında gözleri önünde katledilen Gece’nin yaşadığı büyük dram anlatılıyor. Yaşam Gece’yi aşk ve ölüm arasında bir seçim yapmaya zorlayacak.

Bir intihar bombacısı olan kız ile milli takıma 400 metre koşucusu olmak için çalışan bir atletin yollarının kesişeceği filmde Yusuf ve Gece’nin aşkları dillere destan olacak.

Konusu ve prodüksiyonu ile dikkat çeken "Gecenin Kanatları"nın oyuncu kadrosunda, son yılların yükselen yıldızı Beren Saat, "Güneşi Gördüm" filmindeki başarılı performansı ile konuşulan Murat Ünalmış, ilk kez bir sinema filmi için kamera karşısına geçen, televizyon dünyasının sevilen oyuncusu Erkan Petekkaya ve büyük bir örgütün liderini oynayan Yavuz Bingöl’ün yanı sıra Alper Kul, Teoman Kumbaracı, Ferit Kaya, Ali Barışık, Cezmi Baskın ve Arif Erkin rol alıyor.


Testere 6

Kevin Greutert'in yönettiği ve Tobin Bell, Costas Mandylor, Mark Rolston ile Betsy Russell'ın oynadığı ''Testere 6/Saw VI''nın özel efektleri ve yüksek gerilimiyle seyirciyi sinema solanlarına çekmesi bekleniyor.

İlk sinema filmini çeken yönetmen Kevin Greutert, 6'ncısı vizyona giren seride uzun süredir editör olarak görev alıyordu.

Bir kült haline gelen "Testere" (Saw) serisi 9 filmle tamamlanacak. Serinin altıncı filminde jigsaw''ın öğrencisi Amanda bizleri korkutacak yeni oyunlarla karşımıza çıkacak. Testere''ni noyunlarına tabi tutulanları yine ölümcül sınavlar bekliyor olacak. Rus ruletinden esinlenerek hazırlanan 6 kilişilik bir döner düzenek içerisine hapseden jigsaw bu kez tutsak aldığı kişilerden kendilerinifeda ederek arkadaşlarını kurtarmasını isteyecek...


Kapitalizm: Bir Aşk Hikayesi

Michael Moore'un yönettiği ''Kapitalizm: Bir Aşk Hikayesi/Capitalism: A Love Story'' haftanın tek belgesel filmi.

Yaptığı belgesellerle gündeme gelen Moor'un hazırladığı belgesel filmin konusu şöyle: ''Belgesel şirket egemenliğinin, insanlar üzerindeki mahvedici etkisini konu alıyor. Ama bu sefer, sanık General Motors'tan çok daha büyük ve suç mahalli de Michigan'daki Flint kasabasından çok daha geniş bir alanı kapsıyor. Orta Amerika'dan Washington'daki iktidar salonlarına ve Manhattan'daki küresel finans merkezine varana kadar, Michael Moore, sinema seyircilerini bir kez daha keşfedilmemiş topraklara götürüyor.

Hem mizah, hem de öfke barındıran bir yaklaşımla tabu haline gelen 'Amerika'nın kapitalizme duyduğu aşk karşılığında ödediği bedel nedir?', sorusu irdeleniyor. Yıllar önce, bu aşk çok masumane gözüküyordu. Ama günümüzdeyse, aileler bu bedeli işleriyle, evleriyle ve birikimleriyle ödemeye devam ettikçe, 'Amerikan Rüyası' daha çok bir kabus gibi görünüyor. Moore, izleyicilerini hayatları tepe taklak olan, sıradan insanların evlerine götürüyor ve bu duruma yönelik açıklamaları Washington'da ve başka yerlerde arıyor. Elde ettiği bulgular ise zıvanadan çıkmış bir aşk macerasının belirtileriyle tamamen aynı, yalanlar, istismar, ihanet ve ve her gün işini kaybeden 14 bin insan.''


No Ofsayt

Mehmet Bahadır Er, Maryna Gorbach'ın yönettiği ve Yıldırım Memişoğlu, Taylan Ertuğrul, Deniz Olgaç ile Ahmet Çakar'ın oynadığı ''No Ofsayt'' haftanın tek komedi filmi. Mizahi yönü ön plana çıkan filmin konusu özetle şöyle: ''Ali Tarantula 45 yaşlarında, eğitimi sınırlı biridir. Ali Tarantula bir gün futboldaki ofsayt kuralına kafayı takıyor. Elinde tabureyle 'Telegole' programına giriyor ve birbirinden komik olaylar zinciri başlıyor.''


Aşka Dair

Maria Sole Tognazzi'nin yönettiği ve Monica Bellucci, Pierfrancesco Favino, Xenia Rappoport ile Marisa Paredes'in oynadığı ''Aşka Dair /L'uomo Che Ama-The Man Who Loves'' romantik film sevenleri sinema salonlarına çekmeyi hedefliyor.


Zamanın Tozu

Theo Angelopoulos'un yönettiği ve Willem Dafoe, Bruno Ganz, Michel Piccoli ile Irene Jacob'un oynadığı ''Zamanın Tozu /I Skoni Tou Hronou'' sinemaseverlerle buluştu.

Filmde, yönetmen A, yarıda bıraktığı filminin çekimini tamamlamak üzere Roma'daki stüdyosuna geri döner. Film, A'nın annesinin hayat boyu büyük aşk yaşadığı iki adamla olan ilişkilerini anlatmaktadır. Karakterler birbirlerini bir bulup bir yitirir, 20. yüzyılın ikinci yarısının önemli olaylarını kateden bir yolculukta Sibirya, Kuzey Kazakistan, İtalya, Almanya ve Amerika'da birbirlerini ararlar.


Abimm

Şafak Bal'ın yönettiği ve Mustafa Üstündağ, Levent Üzümcü, Selen Seyven ile Haldun Boysan'ın oynadığı 'Abimm' vizyona girdi.

Senaryosunu oyuncu ve senarist İlkay Akdağlı'nun yazdığı sıcacık bir aile filmi olan 'Abimm' senaryosu ve kaliteli oyunculuğu ile dikkati çekiyor. Filmde izleyicileri acıklı bir komedi bekliyor. Levent Üzümcü'nün zeka engelli bir karakteri canlandırdığı film ''İstanbul'dan Marmaris'e uzanan, Türkiye'nin en güzel yollarında yeşeren bir kardeşlik hikayesi, yıllar sonra bulunan kardeşi, aklı eksik de olsa, sahiplenmenin, bağıra basmanın hikayesi'' olarak tanıtılıyor.

Film aklı fikri para olmuş Çetin'in, aile değerlerini yeniden keşfetmesini, paraya ve güce tapan insanoğlunun macera dolu, acıklı güldürüsünü anlatıyor.


Adını Sen Koy

Tuna Kiremitçi'nin yönettiği ve Melis Birkan, Ali İl, Cemal Toktaş ile Ahmet Mümtaz Taylan'ın oynadığı ''Adını Sen Koy'' da bu hafta gösterime girecek filmler arasında yer alıyor.

Filmin karakteri Can, bir hafta sonra evleneceği Aybige'yi çocukluk arkadaşı Ilgaz'la tanıştırdığında, garip bir şey olur. Ilgaz, Aybige'ye şaşılacak kadar soğuk davranır. Arkadaşının bu tavrı, Can'ın nişanlısından kuşku duymaya başlamasına, Aybige'nin de huzursuz olmasına yol açar. Ama Ilgaz'ın ağabeyi Harun çıkagelince, olayların seyri değişir. Beklenmedik sırların açığa çıkmasıyla nikahtan önceki son hafta, hayatlarının sınavına dönüşür.


Dönüşüm

Marina de Van'ın yönettiği ve Sophie Marceau, Monica Bellucci, Andrea Di Stefano ile Thierry Neuvic'in oynadığı 'Dönüşüm /Ne Te Retourne Pas' seyirciyle buluşacak.

Filmde, evli ve iki çocuklu bir yazar olan Jeanne'ın, bedeni değişmeye başlamıştır ama etrafındaki hiç kimse bunun farkında değildir. Ailesi onun korkularını, yeni kitabını yazmakla ilgili stresine bağlasa da Jeanne daha derinlerde başka bir şeyler olduğunu bilmektedir. Annesinin evinde bulduğu bir fotoğraf onu İtalya'da bir arayışa sürükler.