Sağlık

'4-6 yaş arası sünnet yaptırmayın'

Doç. Dr. Salih Somuncu, sünnet için en uygun dönemlerin 6-15 ay, 2-4 yaş ve 7-10 yaş arası olduğunu söyledi

05 Nisan 2013 13:49

4-6 yaş aralığının erkek çocukların ruhsal-cinsel gelişimi açısından kritik bir dönem olduğunu belirten uzmanlar, çocuğun, örselenmeden ruhsal-cinsel gelişimini tamamlayabilmesi için tıbben zorunluluk olmadıkça bu yaşlarda sünnet yaptırılmamasını öneriyor.
 
Uzmanlar, sünnetin belli yaş gruplarında yapılmasının çocuğun zihinsel gelişimi açısından önemli olduğu görüşünde.

Türkiye’deki erkeklerde yüzde 100’e yakın olan sünnet oranının dünyadaki erkeklerde yüzde 20 civarında olduğunu belirten Doç. Dr. Salih Somuncu, sünnet için en uygun dönemlerin 6-15 ay, 2-4 yaş ve 7-10 yaş arası olduğunu söyledi. Doç. Somuncu, “Sünnet cerrahi bir müdahale olsa da çocuk gelişiminde önemli bir yere sahiptir. Özellikle belli yaş grupları arasında yapılması, çocuğun zihinsel gelişimi için önemlidir. 4-6 yaş döneminde erkek çocukların ruhsal-cinsel gelişimi açısından kritik bir dönemdir. Çocuk örselenmeden ruhsal-cinsel gelişimini tamamlayabilmesi için tıbben zorunluluk olmadıkça 4-6 yaş arasında sünnetten kaçınılmalıdır” dedi.


4-6 yaş arası neden önemli?


4-6 yaş aralığının, ‘‘Penisle ilgili’’ anlamına gelen “Fallik” dönem olarak bilindiğini belirten Somuncu, “Bu dönemde erkek çocuk cinsel kimliğini oluşturmaya çalışmaktadır ve annesine duyduğu yakınlık nedeniyle babasından tepki görebileceği endişesi içindedir. Penisle ilgili geçireceği sünnet gibi bir işlemi, babası tarafından cezalandırılmak ve adeta erkeklik organının kesilmesi (kastrasyon) olarak görebilir. Bu dönemde travmatize edilmeyen erkek çocuğun daha sonra giderek annesine bağımlılığı azalır ve babasıyla özdeşleşerek cinsel kimliği konusunda karara varır” diye konuştu.


Evde değil, ameliyathanede yapılmalı


Sünnetin ciddi bir cerrahi girişim olduğunu bu nedenle lokal anestezi altında yapılmaması gerektiğini ifade eden Doç. Dr. Somuncu, “Lokal anestezi altında sünnet edilen çocuğun hiç acı duymaması mümkün değildir. Üstelik çok yoğun bir endişe ve korku yaşar. Dahası, çocuğun endişesi ve tepkilerinden etkilenen cerrah ve ekibinin aceleyle girişimi yapmaya kalkmaları hata riskini artırır. Sünneti yapacak olan cerrahın seçimi, ne yazık ki çoğu kez sünnet sürecinin en sonunda yer verilen ve en az önemsenen kısmıdır. Bu konuda hekimlerin de hatası vardır” dedi.


Hatalı sünnet çocuğun tüm hayatını etkiler


Cerrahi bir girişim olduğu için sünnetin ameliyathane koşullarında ve genel anestezi altında yapılması gerektiğini vurgulayan ve “Sünnet, fıtık veya inmemiş testis ameliyatlarından daha kolay bir cerrahi girişim değildir. Hatalı yapıldığı takdirde neden olabileceği olumsuzluklar çocuğun bütün hayatını etkileyebilir” uyarısında bulunan Doç. Somuncu, bilimsel kanıtlarla desteklenen sünnetin tıbbi yararlarını şöyle sıraladı:


Sünnetin yararları


“Penis ucu temizliğinin sürekliliğinin sağlanması, tekrarlayan penis ucu iltihaplarının önlenmesi, yenidoğan döneminde yapılırsa daha az idrar yolu iltihabı görülmesi, idrarın, mesaneden böbrekler ile mesane arasında yer alan ve “Üreter” adı verilen kanallara geri-kaçma (reflü) bozukluğunun daha az görülmesi, cinsel yolla bulaşan hastalıkların azalması, sünnetli erkeklerin cinsel temasta bulundukları kadınlarda rahim ağzı (serviks) kanseri riskinin azalması, penis başı kanseri riskinin azalması."