Yaşam

"TRT 170 KİŞİLİK EKİBİYLE ERZURUM'DAYDI" ANKARA (A.A)

29 Ocak 2011 17:20
-"TRT 170 KİŞİLİK EKİBİYLE ERZURUM'DAYDI" ANKARA (A.A) - 29.01.2011 - TRT Genel Müdürlüğü, 2011 Dünya Üniversiteler Arası Kış Oyunları yayınına ilişkin iddialar üzerine ''Erzurum'a gelmediği iddia edilen TRT, 170 kişilik uzman ekibiyle takdir edilen bir yayın yapmıştır. 4 TRT kanalında yaklaşık 4 saatlik bir canlı yayın gerçekleştirilmiştir'' açıklamasında bulundu. TRT Genel Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamada, ''Sabah gazetesi yazarı Hıncal Uluç'un bugün 2011 Dünya Üniversiteler Arası Kış Oyunları TRT yayınlarını 'yalan' ve 'yanlış' bilgilerle kamuoyuna duyurduğu için açıklama yapılması gerektiği'' belirtildi. ''İki 'Baş'a iki sorum var'' başlıklı yazısında Hıncal Uluç'un, TRT'nin Dünya Üniversiteler Arası Kış Oyunları için Erzurum'a gelmediğini ve bu oyunları sadece bir kanaldan yayınladığını ifade ettiği belirtilen açıklamada, yazarın, ''bir dizi 'yalan' ve iftira dolu yorumlarıyla okuyucusunu yanılttığı'' değerlendirmesi yapıldı. TRT'nin, Dünya Üniversiteler Arası Kış Oyunları'nın resmi yayıncısı olduğu ve yaklaşık 1,5 yıldır tüm organizasyon faaliyetlerinin içinde yer aldığı bilgisi verilen açıklamada, şunlar kaydedildi: ''Erzurum'a gelmeyen TRT acaba Kış Oyunları'nın yayınını bütün dünyaya nasıl aktarmıştır? Erzurum'a gelmeyen TRT değil, bir dönemin köhnemiş zihniyetidir. Erzurum'a gelmediği iddia edilen TRT, 170 kişilik uzman ekibiyle takdir edilen bir yayın yapmıştır. 4 TRT kanalında yaklaşık 4 saatlik bir canlı yayın gerçekleştirilmiştir. TRT TÜRK, TRT HD, TRT AVAZ ve TRT HABER kanallarımızdan yayınlanan açılış törenleri bütün Türkiye tarafından izlenirken, Hıncal Uluç 4 saatlik 4 kanalda yayınlanan açılış törenlerini izleyememiş ve TRT'nin bu yayını 'atladığını' ifade etmiştir. 'Bilmez, bilmediğini de bilmez' sözünü haklı çıkartırcasına Hıncal Uluç, TRT1'de yayınlanan Fenerbahçe-Gençlerbirliği maçını 'sıradan bile değil', 'rezil futbol maçı' diye tanımlamış. Acaba, kendisinin yeni yayıncılık teknikleri hakkında bilgisi var mıdır? Bugünün TRT'si Hıncal Uluç'un program yaptığı dönemin TRT'si değildir. TRT bugün 14 televizyon kanalı 15 radyosu 3 dergisi olan bir medya gurubudur. Bu grup Türkiye'deki hemen tüm spor organizasyonlarının yayın hakkını almıştır ve bugüne kadar bu yayınların tamamını başarıyla izleyicisine sunmuştur. 14 televizyonluk bir medya gurubu elbette ki yayın dağılımı yaparken belirli kriterleri baz alarak çalışmalarını sürdürmüştür.'' -''TRT1 'AİLE KANALI', BU YÜZDEN TRT HABER'DEN YAYINLANDI''- Açıklamada, TRT1 kanalının ''aile kanalı'' hüviyetinde olduğu belirtilerek, bu yüzden 4 saatlik canlı yayının TRT HABER kanalından gerçekleştirilmesinin hedef kitle açısından daha uygun olacağı görüşünde olunduğu ifade edilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi: ''Hıncal Uluç'un farkına varmadığı TRT Haber'de yayınlanan Dünya Üniversiteler Arası Kış Oyunları açılışı, reyting listelerine iyi dereceyle girmiştir. Haftalar öncesinden yayın saati ve yayın kanalı belli olan Fenerbahçe-Gençlerbirliği maçının izlenmediğini iddia eden Hınca Uluç, bu maçın reyting listelerinde kaçıncı sırada olduğunu iyi araştırsın. Milyonlarca taraftara verilen yayın sözü tutulmuş ve ilgili maçın yayın kanalı değiştirilmemiştir.  Her fırsatta 1980'lerin 1990'ların TRT'sini anlatanlar bugünün yayıncılık teknikleri hakkında bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmaktadırlar. TRT'nin Dünya Üniversiteler Arası Kış Oyunları'nın açılışında gösterdiği yayıncılık performansı Türkiye'nin tüm kanallarından izlenmiştir ve hiçbir televizyon kanalı hiçbir eleştiri yapmamıştır. Yine yurt dışındaki televizyonlar aynı yayını kullanmışlar ve tek kelimelik eleştiri yapmamışlardır. TRT'nin vergilerle beslendiğini yazan Hıncal Uluç, kendileri TRT'de program yaparken aynı vergilerden bahsetmiyorlardı. Bugünün TRT'si, tarihinin en düşük elektrik katkı payıyla dünya çapında yayınlar yapabiliyor ve Hıncal Uluç'un TRT'sine göre de yaklaşık yarı yarıya elektrik katkı payı tahsil ediyor. Zihni gerilerde kalanların, bugünkü TRT'yi ve bugünün yayıncılık teknikleri anlamasını beklemiyoruz.