Politika

"Ecdadımız mücevher kıymetinde eserler bırakmıştır" İSTANBUL (A.A)

29 Ağustos 2011 00:02
-"Ecdadımız mücevher kıymetinde eserler bırakmıştır" İSTANBUL (A.A) - 28.08.2011 - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Ecdadımız üç kıtada hüküm sürmüş, o üç kıtaya da mücevher kıymetinde eserler bırakmıştır. Bugün bunların da takibini yapıyor, birçoğu harabeye dönmüş bu eserleri yeniden hayata döndürüyoruz'' dedi. Erdoğan, Topkapı Sarayı'nda yenilenen Silah Teşhir Bölümü ve 4. avlu yapıları ile restore edilen Matbah-ı Amire'nin açılışında yaptığı konuşmada, yerle yeksan olma durumunun Topkapı Sarayı'nda da var olduğunu ifade etti. Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti: ''Burada özeleştirimizi yapıyorum. Şu anda bu sıkıntımız var. Daha burada yapacağımız çok iş var. Şu depolarda neler var, neler. Dolmabahce sarayımızın depolarından neler çıkardık neler. Hala çıkarıyoruz. Tarihin kıymetini anlamak farklılık arz ediyor. Lafla olmuyor. Birçok şeyi yaşadıkça görüyoruz. Yaşadıkça öğreniyoruz.  Son birkaç yüzyıl içinde varlığı tespit edildiği halde, bugüne izi bile kalmayan nice zengin eserlerimizi kaybetmiş durumdayız. Bu tabloyu gördüğümüz için, bu tablo içimizi sızlattığı için hükümet olarak göreve geldiğimiz günden beri restorasyon çalışmalarına özel bir önem veriyoruz. Topkapı Sarayı'nda bu çalışmaların güzel örnekleri gerçekleştirildi. 2007 yılı sonunda yine böyle bir törenle Kutsal Emanetler Dairesi'ni yenilenmiş haliyle hizmete açmıştık. Vakıf eserlerimizi yeniliyoruz, şu ana kadar 4 bine ulaşan vakıf eserini yenilemiş vaziyetteyiz.'' Erdoğan, Kasımpaşa'da Sinan Paşa Camisi'nin yenilenmiş halini gezdiklerini dile getirerek, oralarda okçulukla alakalı nişan taşlarının var olduğunu kaydetti. Aynı bölgenin kendisinin de eskiden top oynadığı futbol sahasına da işaret eden Erdoğan, ''Aslında o top sahası bir tarihtir. Orası camiydi. Ordugah gibi bir camiydi. Minber vardı. Minare vardı. Şimdi onu biz aslına dönüştürüyoruz. Yıl sonuna kadar orayı bitiriyoruz'' dedi. Erdoğan, tarihi eserlerin sadece Anadolu ile de sınırlı olmadığını ifade ederek, şöyle devam etti: ''Ecdadımız üç kıtada hüküm sürmüş, o üç kıtaya da mücevher kıymetinde eserler bırakmıştır. Bugün bunların da takibini yapıyor, birçoğu harabeye dönmüş bu eserleri yeniden hayata döndürüyoruz. Bu çalışmaları gerektiğinde imkanlarımızı sonuna kadar zorlayarak gerçekleştiriyoruz, aynı şekilde de devam edeceğiz. Çünkü geçmişini bilmeyen, geleceğini kazanamaz. Geçmişine sahip çıkmayan geleceğini kurtaracak şuura da sahip olamaz. Yine üzülerek ifade edeyim ki; bu konuları onlarca yıl gecikmiş olarak farkına varıyoruz ve bu açığı kapatmakta da zorlanıyoruz. Bu tarih şuurunu artık yediden yetmişe her insanımıza kazandırmak mecburiyetindeyiz. Atılan bu adımların, değer biçemediğimiz bu tarih hazinelerinin Türkiye'nin kültürel geleceğine birer sembol olarak şu an görebildiğimizden daha da büyük katkıları olacağına inanıyorum.'' Erdoğan, konuşmasının ardından açılışı gerçekleştirdi ve Silah Teşhir Bölümü'nü de gezdi. Törene Başbakan Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Fener Rum Patriği Bartholomeos ve davetliler katıldı.