-"ANKETE GEREK YOK TAKSİCİYE SORUN" BURSA (A.A) - 02.05.2011 - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ''Şimdi 100 tane anket şirketine 'Bu seçimleri kim kazanacak' diye anket yaptırmaya gerek yok. Bursa'nın içinde on tane taksiye binin, on tane taksi şoförüne sorun; 'Nasıl gidiyor işler, Nasıl görüyorsun durumu?' Onundan aldığınız cevap size neticeyi gösterir'' dedi. Arınç, Bursa Şoförler ve Otomobilciler Esnafı Odasının, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile düzenlediği ''Yaşam Boyu Eğitim'' seminerine katıldı. Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (BESOB) binasındaki seminerde ticari taksi ve dolmuş sürücüleriyle bir araya gelen Arınç, burada yaptığı konuşmada, bir süredir BESOB Başkanı Arif Tak'ı ziyaret etmek istediğini, Vali Şahabettin Harput'un bu projeden bahsetmesi üzerine ''koşarak geldiğini'' söyledi. Bir hizmet içi eğitim gibi taksici ve dolmuşçu esnafının mesleğini icra ederken hangi konulara dikkat etmesi gerektiği, ''Ne yaparsak daha iyi olur?'', ''Nasıl Bursa'ya daha çok yardımcı olabiliriz?'', ''Müşteri ilişkilerinde ne kadar daha verimli olabiliriz?'' gibi konularda Milli Eğitim Müdürlüğü ile müşterek böyle bir çalışmanın çok faydalı olduğunu ifade eden Arınç, diğer meslek mensupları için de bu tür çalışmaların yapılması gerektiğini kaydetti. Bülent Arınç, BESOB Başkanı Arif Tak'ın, Ankara'da TESK'in yönetim kurulunda olduğunu anımsatarak, ''Kendileri beni ziyaret ederler. Ben de onları ziyaret ediyorum. Daha önce Manisa'da iken esnaf sanatkarlar birliğimizle çok samimi ilişkilerimiz vardı. Yine bu ilişkilerimiz devam ediyor. Şimdi böylesi büyük tesise sahip olduğunu gördüm. 'Bunun gibi beş tane daha var' dedi. Bu çok önemli. Başka illerde böylesi esnafımıza yönelik tesisler olduğunu ben bilmiyordum şahsen. Bunu başardığınız için Bursamızı, siz değerli esnaf kardeşlerimi tebrik ediyorum'' diye konuştu. Esnafın, sanatkar ve zanaatkarın elinin emeğiyle geçinen, alın terini döken, küçük sermayesiyle karnını doyurmaya, evini geçindirmeye çalışan temiz insanlar olduğunu ifade eden Arınç, Anadolu'nun omurgasını esnaf ve sanatkarların oluşturduğunu belirtti. Arınç, esnafın toplumun temel direği olduğunu vurgulayarak, ''İnanın bunu çok samimiyetle söylüyorum, esnafımız tevekkül sahibi, mütevekkil, esnafımız dürüst, esnafımız hayırsever, esnafımız hamiyetlidir. Yani sizler günlük kazancınızın hemen hepsini belki bir hayır işi olduğu zaman verebilecek insanlarsınız'' değerlendirmesinde bulundu. Esnaf ve sanatkarın, ekmeğini komşusuyla arkadaşıyla paylaşan, dürüst ve çalışkan insanlar olduğunu anlatan Arınç, şunları söyledi: ''Taksicilik, dolmuşçuluk zor zanaat. Biliyoruz, yaşıyoruz ama siz bunu yapıyorsunuz. Taksicilik aynı zamanda barometre gibidir. Ne demek barometre gibi? Biz siyasetçiyiz. Şimdi 100 tane anket şirketine 'Bu seçimleri kim kazanacak?' diye anket yaptırmaya gerek yok. Bursa'nın içinde on tane taksiye binin, on tane taksi şoförüne sorun, 'Nasıl gidiyor işler, nasıl görüyorsun durumu?...' Onundan aldığınız cevap size neticeyi gösterir. Belediye başkanları hiç anket yaptırmasınlar. Tedbil-i kıyafet etsinler, on tane taksiye binsinler, 'Kardeşim, bu belediye başkanı ne yapıyor? Nasıl, memnun musun?'' diye sorsunlar, yemin ediyorum size yüzde 100'dür, kesin netice çıkar.'' Bu sırada salondaki taksi ve dolmuş şoförlerinin, ''Hayır'' demesi üzerine Arınç, ''O ayrı. Ben şimdi size sormuyorum yahu. Dertlisiniz galiba. Sormamış olayım'' diye espri yaptı. Bunun üzerine salondaki sürücüler Arınç'ı alkışladı. 2007 seçimlerinden önce böyle bir şey yaptığını, zaman zaman da bu uygulamayı tekrarladığını dile getiren Arınç, şöyle devam etti: ''Bir taksiye bindim, şoföre dedim ki 'Nasıl görüyorsun durumu?' yanıt 'Efendim ben filana vereceğim' oldu. 'Neden onlara vereceksin' diye sordum, bizi kastediyor, 'Ya Allah'tan kork. Ben Başbakan'ın gittiği hastaneye gidip tedavi olabiliyorum. Geçmişte böyle bir şey yoktu. Ne hastaneler bizi kabul eder, ne elimize ilaçlar verilir, ne de doktor yüzü görürdük. Ama şimdi ben gidip istediğim hastanede tedavi olabiliyorum, muayene olabiliyorum. Vereceğim yer belli' yanıtını verdi. Vereceği yer belli oldu, yüzde 47 aldık. Taksiciler toplumun nabzını çok iyi tutarlar.'' Başbakan Yardımcısı Arınç, taksici esnafıyla her zaman dost, arkadaş olacaklarını, sorunlarıyla yakından ilgileneceklerini ifade ederek, ''Bunu burada söylemiyorum. Her yerde söylediğim için burada da tekrarlıyorum'' dedi. Salona girerken, bir şoför esnafının Başbakan Erdoğan'ın İstanbul'da taksici esnafıyla yaptığı toplantıyı sorduğunu dile getiren Arınç, şöyle devam etti: ''Duydum hatta, eski model bir arabayla gitti o toplantıya. Ama orada olmadığım için ne söylediğini bilmiyorum. Ama şunu biliyorum, Sayın Başbakanımız taksici esnafına ne vaat ettiyse ben de onu size vaat ediyorum. Korsanlarla mücadele mi eyvallah... O ne söylediyse biz ona sahip çıkarız. İstanbul'daki taksici esnafı neyse Bursa'daki de o. Bursa'daki neyse Niğde'deki de o. Kayseri'deki de o. Zaten toplumun içinde bulunduğu şartlar bellidir. Alnınızın teri, emeğinizin karşılığını mutlaka görün. Eşinizle çocuklarınızla inşallah huzur içinde bu cennet vatanda yaşayın. Tek istediğimiz budur. Bugün Türkiye'de taksici, -belki biraz daha az olmak kaydıyla- dolmuşçu esnafının son yıllarda maalesef giderek artan bir can güvenliği sorunu var. Özellikle büyük şehirlerde taksicilere karşı ahlaksız, kötü, çirkin insanların yaptığı bazı olayları duyuyoruz. Bunlara karşı da şüphesiz tedbirler alınacak. Emniyetimiz bu konuda çok gayretli. Başka yapılabilecek tedbirler varsa onları da hep beraber kararlaştıracağız.'' Arınç, bir şoför esnafının, ''Haşim İşcan Caddesi'nde otobüslere ayrılan şeritten gittiğimizde ceza yiyoruz. Bunun çözümünü istiyoruz'' demesi üzerine Arınç, yardımcılarına ''bir çaresini bulalım'' talimatını verdi. Konuşmasının ardından BESOB Başkanı Arif Tak ile makamında bir süre görüşen Arınç, daha sonra Fomara Meydanı'ndaki seçim bürosuna geçti.