Kültür-Sanat

2. Geleneksel Cemal Süreya Sempozyumu Kartal'da yapıldı

İSTANBUL, (DHA) -TÜRK edebiyatının usta şairi Cemal Süreya anısına düzenlenen anma ve şiir sempozyumu, Kartal Hasan Ali Yücel Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi

09 Nisan 2018 16:46

İSTANBUL, (DHA) -TÜRK edebiyatının usta şairi Cemal Süreya anısına düzenlenen anma ve şiir sempozyumu, Kartal Hasan Ali Yücel Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Etkinliğe vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi.

Etkinliğe Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz, Kartal Belediyesi Başkan Yardımcısı Gökhan Yüksel, Kartal Belediyesi Cumhuriyet Halk Partisi Meclis Üyesi Nihal Korkmaz, sempozyum konukları; şair-yazar Nalan Çelik, şair-yazar Ertan Mısırlı, şair-yazar Hilal Karahan, şair-yazar Volkan Hacıoğlu ve şair-yazar Emel Koşar, Doç. Dr. Dilek Kurt ile Kartallı şairler; İsmail Biçer, Ali Rıza Gelirli, Dilruba Nuray Erenler, Hüseyin Aslan, Semra Şimşek, Zeynel Kaya, Metin Kaya, Hüseyin Gül, Mehmet Ata Yiğiz, müzisyen Ozan Turhal ve çok sayıda Kartallı vatandaş katıldı.

“SANATIN BÜTÜN DALLARINA BU KADAR İLGİ GÖSTEREN BAŞKA BELEDİYE YOK”

Programda konuşmacılar, Cemal Süreya’yı anlatarak usta şairin şiirlerini seslendirdi. Moderatörlüğünü Tuba Emlek ve Vedat Akdamar’ın yaptığı etkinlikte açılış konuşmasını yapan Akdamar, “Öncelikle sözlerime Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz’ün çalışanlarını kutlamakla başlamak istiyorum. Bugün İstanbul’da Kartal Belediyesi kadar; sanata, kültüre, şiire, edebiyata, tiyatroya sanatın bütün dallarına bu kadar ilgi gösteren, sanatçılarını bu kadar destekleyen bir başka belediye daha yok diye düşünüyorum” dedi.

Tuba Emlek, Cemal Süreya şiirlerinin sonsuza kadar devam edeceğini belirtirken; Doç. Dr. Dilek Kurt’un Cemal Süreya’nın ‘Sevgilim’ adlı şiirini okumasının ardından sahneye çıkan şair yazar Nalan Çelik, Cemal Süreya şiirinde kuşlar isimli konuşmasında, “Çocuklarla, kuşlarla, ağaçlarla büyüyen, uçan, dal budak salan, yalnız o seçkin nokta, ölümün kaçınılmazlığı hatırlandığında Üvercinka’nın güvercinine ağıt yaktırır. ‘Bir güvercin, ben öldüğüm zaman nice hüzünler yaprak yaprak, bir güvercin ben öldüğüm zaman gözlerimin gemileri kuş istiyor’ diyen şair... Ölümsüzlük iksirini bulup da yitiren Lokman Hekim gibi lokman bir şairdir. Dilini, kalbini aşk ve şiir için kullanmış bir kırlangıçtır” ifadelerini kullandı.

Cemal Süreya şiirlerinin özelliklerini anlatan şair yazar Ertan Mısırlı da, Cemal Süreya’yı her gün keşfettiklerini belirtti.

“CEMAL SÜREYA’NIN ŞİİRLERİ ÜZERİNE YAZILACAK BİNLERCE SATIR ARASINDA EN GENİŞ PARAGRAFTIR KADINLAR”

Cemal Süreya’nın şiirlerinin önemine vurgu yapan doktor şair yazar Hilal Karahan ise şöyle konuştu:

“Cemal Süreya’nın şiirinde aşk, sevda, cinsellik, pornografi ve erotizm önemli bir yer tutar. Onun şiirleri üzerine yazılacak binlerce satır arasında en geniş paragraftır kadınlar. Bu hususta çok yazılar yazıldı. Cemal Süreya’nın annesi, kendisi çok küçük yaştayken öldü. Fallus, annesinin karnından sonra, anne imgesinden sonra, annesinin diline, yani şiire yöneliyor. Onun için fallus, şiir yazmak anlamına geliyor, Cemal Süreya için fallus, şiir annedir. Anne ve şiir fallusla birleşiyor. Bu nedenle Cemal Süreya her düğmesini diken kadına, ‘Beni öp, sonra doğur beni’ diye seslenerek aslında anne arketipini o kadınlara yansıtmış. Fallus’un aşk değil de şiir anne olduğundan, aşkta hazin, şiirde muazzam bir lezzet ortaya çıkarmıştır.”

Şair - yazar çevirmen Volkan Hacıoğlu yaptığı konuşmada, “Bilindiği gibi Cemal Süreya’nın şiir çevirileri, çağdaş Fransız şairlerinden yapılan çeviriler… Kendi şiirlerini yazarken bunlardan etkilenmesinin gerçeklik payı da var. Kendi dilinin güzelliğine dışardan bakabilmeyi görüyor veya başka bir dile kendi dilinin içinden bakabiliyor” ifadelerini kullandı. Yazar Emel Koşar, Cemal Süreya’nın ilk şiir kitabı Üvercinka’yla 2’nci yeni şairlerin öncüleri arasında yer aldığını ve Süreya’nın şiirlerinde kelimelerin türlü imkânlarını zorlayarak ve hak deyimlerinden yararlanarak kendine özgü bir dil ve imge dünyası oluşturduğunu söyledi.

(FOTOĞRAF)