Hürriyet gazetesi yazarı Sedat Ergin, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında havada yaşanan gelişmeleri NATO'nun da 'Birleştirilmiş Ana Hava Harekât Merkezi'nden izlediğini söyledi.
"15 Temmuz 2016 darbe gecesi Akıncı Üssü’nden birbiri ardına kalkan uçaklar Ankara üzerinde terör estirirken, Türk hava sahasında yaşanan büyük kaos radarlar üzerinden Türkiye dışındaki başka merkezlerden de izleniyordu." diyen Ergin sözlerini şöyle sürdürdü:
"Her müttefik ülkenin ulusal düzeydeki “Birleştirilmiş Hava Harekât Merkezi” (BHHM), İspanya’da Torrejon hava üssünde bulunan NATO’nun “Birleştirilmiş Ana Hava Harekât Merkezi”ne “Link 16” denilen bir hatla bağlanıyor. NATO üyeleri, hava sahalarındaki bütün askeri hareketlilikle ilgili radar izlerini bu hat üzerinden İspanya’daki karargâhın erişimine açıyor. Türkiye’deki BHHM Eskişehir’de bulunuyor."
Ergin'in Hürriyet gazetesindeki yazısı şöyle:
15 Temmuz 2016 darbe gecesi Akıncı Üssü’nden birbiri ardına kalkan uçaklar Ankara üzerinde terör estirirken, Türk hava sahasında yaşanan büyük kaos radarlar üzerinden Türkiye dışındaki başka merkezlerden de izleniyordu.
Bunların başında NATO geliyordu. Bu durum, standart bir uygulama çerçevesinde bütün müttefik ülkelerde ulusal hava sahalarını izleyen askeri radar sistemlerinin NATO üzerinden entegre olmasından kaynaklanıyor.
Her müttefik ülkenin ulusal düzeydeki “Birleştirilmiş Hava Harekât Merkezi” (BHHM), İspanya’da Torrejon hava üssünde bulunan NATO’nun “Birleştirilmiş Ana Hava Harekât Merkezi”ne “Link 16” denilen bir hatla bağlanıyor. NATO üyeleri, hava sahalarındaki bütün askeri hareketlilikle ilgili radar izlerini bu hat üzerinden İspanya’daki karargâhın erişimine açıyor. Türkiye’deki BHHM Eskişehir’de bulunuyor.
Link 16, ulusal BHHM’leri yalnızca Torrejon’daki merkeze değil, aynı zamanda NATO’nun Belçika Mons’ta bulunan Avrupa Müttefik Kuvvetler Komutanlığı karargâhına (SHAPE) ve ayrıca yine NATO’nun Almanya’nın Ramstein kentindeki NATO Müttefik Hava Komutanlığı’na da bağlıyor. Bu durum, ortak savunma örgütü içinde olmanın getirdiği bir zorunluluk.
Bu çerçevede 15 Temmuz 2016 akşamı Türk hava sahasındaki yaşanan kaotik durum söz konusu hat üzerinden Torrejon, Mons ve Ramstein’daki NATO karargâhlarının radarlarının erişimine açıktı. Bu durum ne kadar sürdü? Saat 02.19’a kadar devam etti. Bu saatte Link 16 birden kesildi.
***
Akıncı Üssü iddianamesi, Türk hava sahasındaki darbe faaliyetinin NATO’nun görsel erişimine açık olmasının Türk askeri makamları tarafından problemli bir durum olarak değerlendirildiğine işaret ediyor.
İddianamede darbe girişimi sırasında “Saat 02.19’da NATO’nun Türkiye’deki hava trafiğini görmemesi için NATO’ya kapatma talimatının verildiği” belirtiliyor.
Bu talimatı veren kişi 15 Temmuz gecesi uzun bir süre BHHM’ye komuta eden Kurmay Albay İsmail Üner’dir. O gece Türk hava sahasını darbecilere kapatmak için büyük bir mücadele yürüten, birçok askeri hava meydanına pistleri kapatma talimatı veren Albay Üner, gecenin akışı içinde bir noktada NATO’ya erişimi sağlayan link hattının açık kaldığını fark ediyor ve hemen kapatma talimatı veriyor.
Üner bu talimatı neden verdi? Üner, 24 Temmuz 2016'da tanık olarak Savcı Ramazan Dinç’e verdiği ifadede, bu konuda bilgi veriyor, “Bu talimatı, ben görüntünün Türkiye’nin aleyhinde kullanılmaması için verdim” diye konuşuyor.
Albay Üner, bu olay meydana geldiğinde BHHM Harekât Komutanı olarak bu merkezin iki numaralı yetkilisiydi. Üner, 28 Temmuz 2016 tarihinde yapılan Yüksek Askeri Şura’da tuğgeneralliğe terfi ettirilmiş ve ardından halen sürdürmekte olduğu BHHM Komutanlığı görevine getirilmiştir.
İsmail Üner ile ilgili ilginç bir nokta, geçmişte Fetullahçı gizli örgüt tarafından tasfiye edilmek istenmesidir. 15 Temmuz gecesi Moda Deniz Kulubü’ndeki düğün sırasında darbeciler tarafından derdest edilen dönemin Muharip Hava Kuvveti ve Hava Füze Savunma Komutanı Korgeneral Mehmet Şanver, tanık olarak verdiği savcılık ifadesinde Üner için “Paraleller İsmail Üner’i kalpteki rahatsızlığı nedeniyle silahlı kuvvetlerle ilişiğini kesmek istediler, bizzat Hava Kuvvetleri Komutanımız Orgeneral Abidin Ünal tarafından sistemde tutulmuş bir subaydır. Dolayısıyla güvendiğimiz bir subaydır” şeklinde konuşacaktı."