Cumhurbaşkanı Erdoğan geçtiğimiz 22 Kasım'da, Cezayir seyahatinden dönüşte uçaktaki gazetecilerle yaptığı sohbet toplantısında, "kısa zamanda Mısır'a bir ziyaret düzenleyebileceğini" söyledi. Hafta sonunda da Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, özel bir televizyon kanalına verdiği mülakatta, bu ziyareti teyit etti. Ziyaretin Sevgililer Günü'ne rastlayan 14 Şubat'ta gerçekleştirilmesi bekleniyor. Bunca yıl bekledikten sonra sanki başka gün kalmamış gibi hangi amaçla ziyaret için Sevgililer Günü tercih edilmiş anlamak mümkün değil. Herhalde Cumhurbaşkanı Erdoğan, ev sahibine Sevgililer Günü'ne özel kalp şeklinde yapılmış bir kutu çikolata hediye götürmeyi ihmal etmez.14 Şubat'a çok kısa bir süre kalmış olmasına rağmen ziyaretle ilgili ne bir resmi açıklama yapıldı, ne de yetkililerce bir tarih telaffuz ediliyor. Muhtemelen ne olur, e olmaz diye ikinci bir Putin kazası yaşanmaması için ziyaretin tüm detayları ortaya çıkmadan son ana kadar tarihin resmen açıklanması istenmiyor.
Bu ziyaret gerçekleştiğinde Cumhurbaşkanı Erdoğan, 12 yıl aradan sonra ilk kez Mısır'a resmi bir ziyarette bulunmuş olacak. Erdoğan 17-18 Kasım 2012 tarihlerindeki son ziyaretinde karşısında kucaklarını açmış bekleyen Mısır'ın seçimle işbaşına gelmiş ilk cumhurbaşkanı Muhammed Mursi vardı. Bu kere katil olarak nitelendirip, aynı masaya oturarak darbecileri meşrulaştırmam diye BM Genel Sekreteri'nin yemeğine katılmadığı Abdülfettah Es Sisi'nin konuğu olacak.
Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah el-Sisi - Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan (Riyad)
Türkiye-Mısır ilişkileri, Türk-Yunan ilişkilerini andırıyor
Son dönemlerde Türkiye ile Mısır arasındaki ilişkiler bir parça Türk-Yunan ilişkilerine benzemeye başladı. İnişli çıkışlı bir seyir izleyen bir nevi aşk/nefret ilişkisi. Mısırlılar da Yunanlılar gibi yaklaşık 400 yıl Osmanlı egemenliğinde kalmış. Yurt dışında Türk diplomatlarının Batı'dan en iyi arkadaşlık edebildikleri Yunanlı diplomatlar ise, Arap aleminden de Mısırlılardır. Ancak toplantı salonuna girildiğinde Yunanlılar nasıl olur da Türkiye'ye bir kazık atarım diye kafa yorarsa, Mısırlılar da Türkiye'nin temsil edilmediği Araplar arası toplantılarda hep altımızı oymaya çalışırlar. Her iki ülkede de yaygın bir Türkiye kıskançlığı vardır. Yunanistan Türkiye'yi Avrupa'dan, Mısır da Orta Doğu'dan uzak tutmak ister. Bu bakımdan Sisi'nin Mısır'ı ile Mitsotakis'in Yunanistan'ının Akdeniz'de Türkiye'ye karşı oluşturdukları ittifak hiç şaşırtıcı değil.
Erdoğan'ın en zor ziyareti
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Mısır ziyareti son yıllardaki en kritik ziyaretlerinden biri olacak. Gerek Erdoğan, gerek Sisi için bu ziyaret aynı zamanda iç politika açısından da önem taşıyor. 2012 yılındaki ziyaret sırasında Erdoğan Mısır sokaklarında büyük sevgi gösterileriyle karşılandı. Kahire Üniversitesindeki konuşmasında adeta yer yerinden oynadı. Benzer tabloların tekrar yaşanması Sisi'yi ister istemez rahatsız edecektir. Cumhurbaşkanı Erdoğan ise Mısır ziyaretine mutlaka bir Filistin boyutu katmak isteyecektir. İsrail Erdoğan'ın Gazze'ye girmesine izin vermeyeceğine göre, artık Rafah kapısında bir fotoğraf mı çektirilir, başka bir yol mu izlenir?... Herhalde iletişimciler bir formül bulmak için harıl harıl çalışıyorlardır.
Türkiye ile Mısır arasındaki ilişkilerin normalleşme süreci
Aslında Türkiye ile Mısır arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesi sürecinin bizim bildiğimiz en az üç yıllık bir geçmişi var. İlk kez 3 Mart 2021 tarihinde zamanın Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Bloomberg televizyonuna verdiği bir mülakatında, Mısır'ın Arap dünyasındaki önemini vurgulayan olumlu ifadeler kullanmıştı. Bilahare önce istihbarat servisleri arasında temaslar başladı. Sonra Dışişleri Bakan Yardımcıları, ardından da Dışişleri Bakanları bir araya geldiler. Erdoğan ile Sisi geçen yıl Katar'daki Dünya Futbol Şampiyonası vesilesiyle el sıkışarak medyaya poz verdiler. Geçtiğimiz Eylül ayı başında da Yeni Delhi'deki G-20 Zirvesi sırasında ilk kez ikili bir görüşme yaptılar.
Mısır'ın önemi
Mısır, Arap dünyasının kalbi ve beyni sayılır. Orta Doğu'daki dengelerin körfez bacağı suudi Arabistan, Afrika ayağı da Mısır üzerine kuruludur. Başta Ürdün olmak üzere, Arapların çoğu bir adım atmadan önce Mısır'ın gözünün içine bakarlar. Filistin sorununda etkin bir rol oynayabilmek için sadece Hamas'la dost olmak yetmiyor. Mısır ile ilişkiler düzelmeden Türkiye'nin Arap alemiyle ilişkilerinin normalleştirilmesi süreci tamamlanmış olamaz. Mısır, Türkiye'nin Ege ve Akdeniz'deki hayati çıkarları için de önemli.
Umarım sevgililer gününde yapılacak bu ziyaret, Türkiye ile Mısır arasında mutlu ve kalıcı bir birlikteliğe vesile olur.
Hasan Göğüş kimdir? Hasan Göğüş'ün ayrıca 42 yıllık meslek anılarını derlediği, Doğan Kitap'tan yayımlanmış "Zor Başkentlerde Diplomasi" ve köşe yazılarını topladığı İdeal Kitap'tan yayımlanmış "Diplomasi Yazıları" isimli iki kitabı bulunmaktadır. |