Geçtiğimiz yıl içerisinde Çin’i geride bırakarak Dünya’da nüfus açısından birinci, ekonomik büyüklük bakımından da eski sömürgecisi İngiltere’nin önünde beşinci sıraya yükselen Hindistan’da genel seçimler, 19 Nisan-1 Haziran tarihleri arasında yedi aşamada gerçekleştirildi.
Narendra Modi
Hindistan’ın çelişkilerini seçimlerde de görmek mümkün
Oylamanın aşamalı yapılmasının temel nedeni ülke genelinde mevcut bir milyonun üzerindeki oy kullanma merkezlerinin güvenliğini sağlamak için aynı anda yeterli personel teminindeki güçlük. Hindistan’da kayıtlı seçmen sayısı 968 milyon. Bu sayı Dünya nüfusunun da 1/8’ine tekabül ediyor. Son yıllarda en hızlı gelişen ülkelerin başında gelen Hindistan’daki çelişkileri seçim sürecinde de görmek mümkün. Seçimlerde artık oy pusulalarının yerini elektronik oy makineleri almış. Ama hala mükerrer oy kullanılmasını önlemek için çıkmaz mürekkeplerle parmak boyama yöntemi devam ediyor. Hint seçim kanununa göre,1 kişinin yaşadığı yerlerde bile seçim merkezi kurulması zorunlu. Hala araçla ulaşılamayan yerleşim merkezlerine elektronik oy makineler fil sırtında taşınıyor.650 milyona yakın kayıtlı seçmenin oy kullandığı bu yılki seçimlerin resmi olmayan sonuçları da 12 saat gibi kısa bir sürede açıklandı.
Seçim anketleri hep yanılıyor
Oy kullanma günü yapılan sandık başı seçim anketlerinin hemen hemen tamamı Hindu milliyetçisi Narendra Modi’nin başkanlığındaki Bharatiya Janata Partisi’nin (BJP) seçimleri silip süpüreceğini öngörüyordu. Ama beklenilen olmadı. Lok Sabha’nın (Parlamentonun alt kanadı olan Halk Meclisi) 543 üyesi için yapılan seçimlerde yeterli çoğunluğu sağlayamadı. Seçimlere BJP’nin öncülüğünde katılan “Ulusal Demokratik İttifak” (NDA) ise iktidar olabilmek için gerekli 272 sayısının biraz üzerinde 294 milletvekili çıkarabildi. BJP’nin milletvekili sayısı 303’ten 240’a düştü.
Hindistan’ın bağımsızlığını kazandığı 1947 yılından bu yana Gandhi Hanedanlığı'nın liderliğinde 55 yıl ülkeyi yöneten sosyal demokrat eğilimli Ulusal Kongre Partisi’nin (INC) öncülük ettiği, ”Hindistan Ulusal Kapsamlı Gelişimci İttifak” (İNDİA) ise beklentilerin üzerinde bir başarı elde ederek 232 milletvekili çıkardı. Ana muhalefet Partisi INC’nin milletvekili sayısı 52’den 99’a yükseldi.
Büyükelçilerin seçim tahminleri
Seçimlerden bir gün önce Büyükelçilerin seçim sonuçları hakkındaki tahminlerini merkezlerine bildirmeleri usuldendir. Hindistan gibi ülkelerde seçim sonuçlarını önceden görebilmek o kadar kolay değildir. 2005 yılında Hindistan’da yapılan seçimlerde yine herkesin tahmini iktidardaki NDA ittifakının ekseriyetle kazanacağı yönündeydi. Ama Sonya Gandhi liderliğindeki INC tek başına iktidar kurabilecek çoğunluğu elde etti. Ertesi gün sosyal bir vesileyle bir araya geldiğimiz Amerikan Büyükelçisi, kendisinin de sonuçları bilemediğini, ama o sabah görüştüğü Vaşington'daki muhatabının CIA’in daha kötü bir tahminde bulunduğunu söylediğinde rahatladığını söyleyince herkesi güldürmüştü.
Modi’nin BJP’sinin çöküş nedenleri
Hindistan’da tam bir siyasi parti enflasyonu var. Ülke genelinde veya bölgesel düzeyde örgütlenmiş irili ufaklı partilerin sayısı 2500’ü geçiyor. Seçimleri kazanan NDA İttifakı 39, muhalefetteki INDIA ittifakının ise 6 ulusal ve 57 mahalli partiden oluştuğu söyleniyor. Ama gerçek sayıları bilen yok.
Peki seçimler neden böyle sonuçlandı? Başbakan Modi seçim stratejisini Hindistan’ın hızlı ekonomik büyümesi üzerine kurmuştu. Bu hedefe ulaşırken enflasyon artışını önleyemedi. Özellikle genç nüfus arasında işsizlik yaygınlaştı. Rahmetli Süleyman Demirel’in, ”Boş tencere iktidar götürür” diye bir sözü vardı. İngilizcede de aşağı yukarı aynı anlama gelen bir deyiş mevcut. ”Bread and butter issues matter”. Tam çevirisi olmamakla birlikte,” Türkçeye “geçim ile ilgili konular önemlidir” şeklinde tercüme edilebilir.
Türkiye’den sonra Hindistan’da da seçimlerde tencerenin önemi ortaya çıktı.
Modi’nin kendisine rakip olabilecek Delhi Belediye başkanı gibi muhalefet temsilcilerini çeşitli bahanelerle tutuklattırması, Seçim komisyonunun belirlenmesinde iktidarın ağırlığının artırılmasına yönelik yaptığı yasal değişikler, azınlıklara karşı izlediği kutuplaştırıcı politikalar benzeri anti demokratik uygulamaları halkın sandıkta tepki göstermesine neden oldu. Modi’nin BJP’nin kalelerinden 240 milyon nüfuslu Uttar Pradesh eyaletinde bu yıl başında Babür camisinin kalıntıları üzerinde yaptırdığı devasa Hindu mabedi bile bu eyalette çoğunluğu muhalefetteki ittifaka kaptırmasına engel olamadı.
Son seçimler Hindistan’ın 100 yıla yakın bir süredir yaşattığı kesintisiz demokrasi uygulamasına bağlılığını bir kez daha gözler önüne serdi. Yüzde 65’i geçen seçimlere katılım oranı çoğu Avrupa ülkesindekinden daha yüksek.
Hindistan seçimleri demokrasi sadece gelişmiş ülkeler için geçerli bir rejimdir diyenlere de iyi bir ders oldu.
Hasan Göğüş kimdir? Hasan Göğüş'ün ayrıca 42 yıllık meslek anılarını derlediği, Doğan Kitap'tan yayımlanmış "Zor Başkentlerde Diplomasi" ve köşe yazılarını topladığı İdeal Kitap'tan yayımlanmış "Diplomasi Yazıları" isimli iki kitabı bulunmaktadır. |