Ercan Uygur

22 Mart 2022

Kontrolsüz göç, kontrolsüz güç

Bazı ülkeler daha önce uzak durdukları mülteci hareketinin artık içindeler. Ama başka bazıları, özellikle en gelişmiş olanlar, hala uzaktan bakıyorlar.

Rusya, Ukrayna şehirlerini bombalayıp yıkıyor. Her savaş gibi, bu savaş da kendi mültecilerini ve göçmenlerini yaratıyor. Ukrayna nüfusunun önemli bir bölümü, özellikle kadınlar ve çocuklar, evlerinden, yurtlarından koparak diğer ülkelere sığınıyorlar.

Bazı ülkeler daha önce uzak durdukları mülteci hareketinin artık içindeler. Ama başka bazıları, özellikle en gelişmiş olanlar, hala uzaktan bakıyorlar.

Bu yazıda önce dünyadaki mülteci hareketine bakıyoruz. Burada mülteci gönderenin de, kabul edenin de gelişmekte olan ülkeler olduğunu anlıyoruz. Sonra Ukrayna’dan yola çıkan mültecilere özellikle gelişmiş ülkelerin nasıl tepki verdiğini ele alıyoruz. Burada getirilen katı kurallar ile mülteci hareketinin çok sınırlandığını, hatta bazen “insanlık dışı” davranıldığını anlıyoruz.

Gelişmiş ve zengin ülkeler mültecilere karşı kısıtlar ve sınırlar getirirken, önde gelen neden olarak mülteci ve sığınmacı nüfusu yönetebilme konusundaki endişelerini dile getiriyorlar. Yönetmenin içinde eğitim, güvenlik, sağlık, yerel halkla olan ilişkiler ve uyum var. En önemlisi ekonomi var.

Türkiye bu mülteci konusunda gevşek ve hatta umursamaz görünüyor, acaba bu konularda endişe duymuyor mu? Bu davranışın arkasında başka bilgiler, bazı varsayımlar mı var? Kontrolsüz göç, kontrolsüz güç gibi yıkıcı olmasın?

Bu soruların yanıtlarını sonraki yazıya bırakıyoruz. Önce kısaca göçmen, sığınmacı ve mülteci kavramlarını açıklıyoruz ki, kavram kargaşası olmasın.

Göçmen, sığınmacı, mülteci

Göçmen, başka bir ülkede daha iyi bir yaşam aramak üzere ülkesini terk etme seçimi yapan kişidir. Karar vermeden yeni ülkesi hakkında bilgi edinebilir, dilini öğrenebilir, iş olanakları araştırabilir. Ayrıca, taşınabilir varlıklarını ve ailesini götürebilir ve istediği zaman ülkesine geri dönebilir.   

Sığınmacı, ülkesinde savaş, çatışma, politik baskı, zulüm veya eziyet gördüğü veya görme riski olduğu için ülkesini terk etmek zorunda kalan ve başka bir ülkeye geçen kişidir. Ekonomik çıkar değil, can güvenliği ve insan hakları peşindedir. Mal varlığını ve çok durumda yakınlarını götüremez ve koşullar değişmeden ülkesine geri dönemez.  

Mülteci, ülkesini gerçekten terk etmek zorunda kalmış ve bu zorunluluğu resmi olarak kabul edilmiş sığınmacı kişidir. Yani mültecilik, sığınmacılıktan sonraki resmi aşamadır ama her başvuran mülteci olamayabilir. Mülteci olan, yasal koruma ve maddi yardım hakkına kavuşur. Bakınız, UNHCR1 (Mart 2022).

Sığınmacının mülteci olabilmesi için sığındığı ülkenin resmi kurumları tarafından ve/veya Birleşmiş Milletler Mülteci Yüksek Komiserliği (UNHCR: United Nations High Commissioner for Refugees) tarafından mülteci olduğunun kabul edilmesi ve belgelenmesi gerekir. UNHCR2 (Mart 2022)

Gelişmekte olan ülkelerde mülteci ve sığınmacı

UNHCR kayıtlarına göre 2021 yılı ortasında tüm dünyada evini, yurdunu terk etmeye zorlanmış yaklaşık 84 milyon insan var. Bunların yaklaşık 49 milyonu kendi ülkesi içinde göçe zorlanmış. Bunu dışarıda tutarsak, yabancı ülkelere gitmeye zorlanmış yaklaşık 35 milyon kişi var.  

Tablo 1’deki değerler 1950 sonrası yapılan kayıtlar içinde en yüksek değerler. Elbette, kayıtlarda yer almayan ve başka ülkelere gitmeye zorlanmış çok sayıda kişi de var.

Bu kayıtlar içinde Ukraynalılar henüz yok. Ukraynalı mülteciler ve evini terk etmek zorunda olanlar eklendiğinde yabancı ülkelere gitmeye zorlanmış kişi sayısının 40 milyonu, toplam terk etmeye zorlananların sayısının 100 milyonu aşacağı tahmin ediliyor.

Ülkesini terk eden Ukraynalılara neden mülteci diyoruz? Çünkü AB, ABD ve diğer ülkeler bu Ukraynalıları, ek belge istemeden, doğrudan mülteci kabul edeceklerini açıkladılar.

 Beklendiği gibi mülteciler savaşın ve iç çatışmaların olduğu ülkelerden geliyor ve Tablo 2’de görüldüğü gibi en başta Suriye var. Başka ülkelerdeki Venezüelalıları da mülteci sayarsak ve sığınmacıları dışarıda tutarsak, toplam 30.6 milyon mültecinin yarıdan fazlası tablodaki beş ülkeden geliyor.

Peki, bu mültecileri en çok hangi ülkeler kabul ediyor? Yanıt çarpıcı gelebilir; başta Türkiye olmak üzere diğer gelişmekte olan ülkeler. UNHCR’ye göre gelişmekte olan ülkeler toplam mültecilerin yüzde 85’ini kabul ediyor. En çok mülteci kabul eden beş ülke Tablo 2’de yer alıyor.

Belirtelim, 2021’de Türkiye’de yaklaşık 340 bin sığınmacı da var ve bu tüm ülkeler içinde en yüksek sayı. Ayrıca 2 milyondan fazla da göçmen var. Kayıtlı mülteci, sığınmacı ve göçmen sayısı 6 milyonu aşıyor. Kayıtlı olmayanlar için değişik tahminler var.

Gelişmiş ülkelerde mülteci ve sığınmacı

Gelişmiş ülkeler içinde önemli sayıda ama seçerek ve kontrollü mülteci kabul eden bir Almanya var. Diğer gelişmiş ülkelede mülteci kabulünde ve Ukrayna mültecileri özelinde durum nedir, nasıl tepkiler var?

Baştan söyleyelim;  ABD, İngiltere, Japonya, Fransa gibi ülkelerde mültecilere yaklaşım bu ülkelerdeki vatandaşlar taraından bile ağır şekilde eleştiriliyor, hatta insanlık dışı bulunuyor.

ABD ile başlayalım.

CNN’den Wolf’un 19 Mart 2022’de anlattığına göre, 2021 Ekim’den 2022 Mart ortasına kadar ABD’nin kabul ettiği mülteci sayısı yalnızca 690. Bu demektir ki bu dönemde kabul edilen Ukraynalı mülteci de yok.  

Bunun nedeni bürokrasi ve katı göçmenlik ve mültecilik kuralları imiş, yoksa ABD daha fazla Ukraynalı mülteci kabul etmek istermiş. Wolf (19 Mart 2022) şöyle diyor;  

“ABD Başkan Yardımcısı Harris Polonya’ya gittiğinde Polonya yöneticileri ve bazı mülteciler ABD’nin belli sayıda Ukraynalı mülteci kabul etmesini rica ettiler. Ancak katı kurallar nedeniyle Harris bir söz vermedi, bir sayı söylemedi. Bunun üzerine Polonya Cumhurbaşkanı hiç olmazsa ABD’de aile yakınları olanların kabul edilmesini istedi. Harris buna bakacağını söyledi.”

Aynı yazıda şöyle savunmalar yapılıyor:

1) Bu kuralları katılaştıran Başkan Trump’tır, Başkan Biden’ı suçlamamak gerekir.

2) Biden zaten Trump’ın koyduğu mülteci alt sınırını birkaç kez yükseltti.

3) ABD, Başkan Biden’ın önerisiyle zaten Ukrayna’ya oldukça yüksek parasal yardım yapma kararı aldı.

Çok güzel. Ancak daha önce açıkladığımız gibi Ukrayna’yı savaşa iten ABD’dir. Uygur (8 Mart 2022). Friedman ve Logan (20 Mart 2022) şöyle diyor; ABD bu savaşı istemiş görünüyor, çünkü Avrupa kendi başına Rusya ile savaşı lehine çeviremez. ABD, Avrupanın kendisine muhtaç olduğunu göstermek istiyor. Bu savaş, ABD’nin liderliğini pekiştirecektir.  

Bunları yapan ve isteyen ABD, hiç olmazsa Ukraynalı mülteciler konusunda daha insancıl davranabilirdi. Anlaşıldığı kadarıyla son birkaç günde bazı Ukraynalıların Meksika’dan ABD’ye geçişlerine izin verildi.  

Büyük Britanya, Ukraynalı mülteci adaylarına en az ABD kadar katı, hatta “aşağılayıcı” davrandı. Ukraynalı mülteci konusu gündeme geldiğinde Britanya hükümeti mülteciler için para harcamayacağını, masraflarının Britanya’daki yakınları veya halk tarafından karşılanması gerektiğini, ayrıca vize almaları koşulunun olduğunu açıkladı. Faiola (15 Mart 2022).

Kısa sürede özellikle İngiltere’de binlerce Ukraynalı mülteci sponsoru ortaya çıktı. Ancak vize koşulu hala geçerli idi. Britanya’ya geçmek isteyen Ukraynalılar Fransa’nın Calais kentinde beklemeye başladılar. Bunun üzerine Fransız bakanlar, Britanya hükümetini Ukraynalıları aşağılamakla ve onlara insanlık dışı davranmakla suçladı.

Vize koşulu kalkmazsa çok az sayıda Ukraynalının Britanya’ya girebileceği anlaşılıyor.  

Japonya, geleneksel olarak sığınmacılara ve mültecilere en katı davranan ülkelerden birisi. Öyle ki, 1982’den 2020’ye kadar mültecilik için başvuru yapan 85479 kişiden yalnızca 841’ine mülteci olma hakkı vermiş. 2020’de ise kabul edilen mülteci sayısı 47. Lee (19 Mart 2022).

Bu katı tutumuna karşı Japonya, 2 Mart -18 Mart arasındaki yaklaşık iki hafta içinde 73 Ukraynalıya mültecilik hakkı vermiş. Lee (19 Mart 2022), bunun Japonya için önemli bir değişim olduğunu, sonraki dönemde daha fazla Ukraynalı mülteci kabul edeceğini bildiriyor. Bu konuyu bizzat başbakan açıklamış.

Türkiye ve diğer mülteci kabul eden gelişmekte olan ülkelerdeki mülteci sayılarını düşününce insan şaşırıyor. Japonya ve sözünü ettiğimiz diğer G-7 ülkeleri dünyanın en zengin ülkrleri. Ayrıca, nüfusları da oldukça yüksek.

Fransa, her ne kadar daha çok sığınmacı ve mülteci kabul eden bir ülke izlenimi vermeye çalışsa da, 2020 yılında kabul ettiği mülteci sayısı Almanya’nın ancak 3’te biri kadar. Türkiye’nin 10’da biri kadar.

Bu bağlamda İsrail de akla gelir. Ancak İsrail Ukrayna ve Rusya dahil eski Sovyetler Birliği ülkelerinden göç almıştır, göçenler tüm varlıklarıyla gelmiştir. Ayrıca iyi eğitilmiş insanlardır ve İsrail’in 1991 sonrasında teknolojik atılım yapmasında önemli katkıları vardır.

Gelişmiş ve zengin ülkelerin mültecilere karşı kısıtlamalarını ve sınırlamalarını verilerle özellikle anlatmaya çalıştık. Bu ülkelere göre kısıtlamaların ve sınırlamaların önde gelen nedenleri mülteci ve sığınmacı nüfusu yönetebilme konusundaki endişeleri. Yönetmenin içinde eğitim var, güvenlik var, sağlık var, yerel halkla olan ilişkiler ve uyum var ve elbette nüfus yapısı var. Belki en önemlisi  ekonomi var.

Türkiye bu konularda endişe duymuyor mu? Gevşek hatta umursamaz davranmanın arkasında başka bilgiler mi var? Yoksa bazı varsayımlar mı var? Yoksa, bazen dile getirildiği gibi, kontrolsüz göç, kontrolsüz güç gibi zararlı, hatta yıkıcı mıdır? Türkiye konusunu verileriyle birlikte bir sonraki yazıya bırakıyoruz.

DEVAM EDECEK


Kaynakça

Faiola, Anthony (15 Mart 2022) As Europe opens it doors to fleeing Ukrainians, Britain adopts a ‘do-it-yourself’ asylum plan” The Washington Post.

https://www.washingtonpost.com/world/2022/03/15/uk-refugees-homes-for-ukraine/

Friedman, Benjamin H. ve Justin Logan (20 Mart 2022)Europe can stand on its own. The Ukraine invasion proves it.The Week

https://theweek.com/russo-ukrainian-war/1011475/europe-can-stand-on-its-own-the-ukraine-invasion-proves-it

Lee, Michelle Y. H. (19 Mart 2022) “Refugee-averse Japan opens its doors to Ukrainians”  The Washington Post.

https://www.washingtonpost.com/world/2022/03/19/japan-ukraine-refugees/

UNHCR1 (Mart 2022) https://www.unhcr.org/4d944c319.pdf

UNHCR2 (Mart 2022) https://www.unhcr.org/what-is-a-refugee.html

UNHCR3 (Mart 2022)  https://www.unhcr.org/refugee-statistics/

Uygur, Ercan (8 Mart 2022) “Ukrayna, Rusya, ABD ve “tavuk oyunu”” https://t24.com.tr/yazarlar/ercan-uygur 

Wolf, Zachary B. (19 Mart 2022)Ukraine refugees: Why the US has allowed so few?” CNN International

https://edition.cnn.com/2022/03/19/politics/ukraine-refugees-us-what-matters/index.html