Antalya'da lösemi tedavisi gören Öykü Arin Yazıcı (5), katıldığı Antalya Devlet Opera ve Balesi'nin provasında herkese mesaj göndererek, "Donör olun, umut olun ve asla vazgeçmeyin. Kök hücre bağışı yapmayı unutmayın. Sizi seviyorum" dedi.
İzmir'de geçen yıl Juvenil Miyelomonositik Lösemi (JMML) teşhisi koyulan Öykü Arin Yazıcı, tedavisi için Antalya'ya getirildi. Anne Eylem Şen Yazıcı ve baba Çağdaş Yazıcı tarafından 'Öykü Arin'e umut ol, donör ol' kampanyası başlatıldı. Yurt içinde ve yurt dışında binlerce kişi, Öykü'ye umut olabilmek için kök hücre bağışında bulundu. Geçen yıl 11 Nisan'da Medical Park Antalya Hastanesi'nde tedaviye alınan Öykü Arin'e, annesi Eylem Şen Yazıcı'dan yarı uyumlu nakil yapıldı. Nakil olumsuz sonuçlanınca 26 Haziran'da babası Çağdaş Yazıcı'dan yapılan yarı uyumlu nakilde ilik uyumu yüzde 98,5 oranında başarılı oldu.
Öykü Arin, Antalya Devlet Opera ve Balesi'nin 'Romeo ve Juliet' gösterisi provasını ailesiyle birlikte izledi. Kızının sağlık durumu hakkında bilgi veren Eylem Şen Yazıcı, vücudunda pul pul dökülmeler ve küçük kızarıklıklar olduğunu söyledi. Yazıcı, “Pul pul dökülmeler ve kızarıklıklar ilik savaşı sürecinde oldu. Şu an sadece ellerinde var. Hafif düzeyde giderek azalıyor. Durumu daha iyiye gidiyor" dedi.
Lösemi tedavisi süresince kateterle ilaç verildiğini belirten Eylem Şen Yazıcı, "Öykü'nün 10,5 ay sonra kateteri çıkartıldı. Kateter çıkartıldıktan sonra ilik savaşı başladığı için bir talihsizlik oldu. Çok sık kan vermek zorunda kaldı. Şu an gayet iyi, keyfi yerinde. İlik savaşı süreci büyük ölçüde atlatıldı. Umarım böyle devam edecek" diye konuştu.
Kateteri çıkan Öykü'nün tepkisini anlatan Yazıcı, "Kateterin çıkması Öykü'yü çok mutlu etti. Çünkü kateter sürekli pansuman demek. Öykü pansuman yaptırmaktan pek hoşlanmıyordu. Hareketi açısından engel teşkil ediyordu. Sarkan uçların bir yere değmemesi onu sürekli eldivenlerinin içine takıp saklıyor olmamız bizi de kaygılandırıyordu. 10,5 ay boyunca kateter taktı, enfeksiyon kapma riski yüksekti, o da bize ciddi problemler yaratabilirdi. Kateterden kurtulduğu için daha rahat hareket ediyor. İlik savaşı riski azaldığı için dışarıya daha sık çıkıyoruz" diye konuştu.
Öykü'nün yaratıcı bir çocuk olduğunu belirten Eylem Şen Yazıcı, her seferinde kendisini şaşırttığını anlattı. Evde çeşitli etkinlikler yaparak vakit geçirdiklerini söyleyen Yazıcı, “Öykü'ye kuş evi yapmaya başladık. Biz kuş evi yaparken Öykü şarkılar besteliyor. Her anı çok keyifli, çok güzel bir çocuk. Onu bu şekilde görmek beni umutlandırıyor. Her şeyin üstesinden geleceğine inanıyorum" ifadelerini kullandı.
Öykü'ye lösemi teşhisi konulduktan sonra 'Öykü Arin'e donör ol, umut ol' kampanyası düzenlediklerini, bu sayede binlerce kişinin donör olmak için adım attığını anlatan Eylem Şen Yazıcı, “Kampanya süresinde donör olmuş 2 kişi daha eşleşti. Gerçekten bunlar umut verici. Bazen vazgeçen insanlar olduğunu duyuyoruz, inanın bu kabul edilebilir bir şey değil. Siz donör olmadığınız sürece bir kişinin hayatını kurtarmayarak onu hastalığa belki de hayatını kaybetmesine bile neden oluyorsunuz. Dolayısıyla bence donör olmak keyfi bir şey değil, mecburiyettir. O yüzden donör olun, kök hücre bağısı yapın ve sakın vazgeçmeyin. Birilerinin hayatını kurtarma şansınız var. Kök hücre bağışı hayat kurtarır. Kampanya süresinde tahminen 200- 250 bin kişiyi buldu. Biz kampanyayı mümkün olduğunca sürdürmeye devam ediyoruz. Bugün kendiniz için bir şey yapın birinin hayatını kurtarın donör olun" diye konuştu.
Öykü Arin ise neşeli halleriyle dikkat çekti. Herkese mesaj gönderen minik Öykü, “Donör olun, umut olun ve asla vazgeçmeyin. Kök hücre bağışı yapmayı unutmayın. Sizi seviyorum" dedi.
Antalya Devlet Opera ve Balesi'nin 'Romeo ve Juliet' provasını izleyen Öykü Arin, prova aralarında gösteri salonunda orkestrayla ve kuliste oyuncularla sohbet etme fırsatı yakaladı. Gösteri sonrasında Öykü'nün tepkisini sosyal medya hesabında paylaşan Eylem Şen Yazıcı, şu ifadeleri kullandı:
“Öykü Arin, heyecan içinde hazırlandı, fakat olaylar geliştikçe çok üzülmeye başladı. Bu nedenle hazin sonu görmemesi için son perdeye kalmadık. Uyumadan önce 'Acaba Romeo ve Juliet devam ediyor mudur' diye sordu. Çok etkilendi gerçekten. Müzikler, dans yine çok güzeldi. Sizi seviyoruz Antalya Devlet Opera ve Balesi. İyi ki varsın Melda Özkan. Seni pek çok seviyoruz. Öykü Arin, Romeo'nun sana aşık olması gerektiğini düşündüğü için sürekli 'Acaba Romeo Melda'yı görmüş müdür' gibi sorularla Juliet'i diskalifiye etmeye çalıştı bir ara."
(DHA)