Kanal İstanbul projesinin hayata geçirilmesi amacıyla Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yaptığı ortak mevzuat çalışması tamamlandı. Taslağa göre, proje, yap - işlet - devret modeli ile gerçekleşecek.
Kanal İstanbul’un 10 köyü kapsayan 3. etap planlarına göre İstanbul’un su ihtiyacını karşılayan Sazlıdere Barajı’nın tamamı yok olacak ve kanala dönüşecek. Planlarla barajın çevresindeki içme suyu havzası da imara açılmış oldu. Vatandaşların tapularına daha planlar askıdayken şerhler konulduğu öğrenildi.
Kanalın çevresine “zemin + 3” kat izni verildi. Planlarda Şahintepe - Yarımburgaz Mağarası’nı kurtarmak için herhangi bir çözüm getirilmediği görüldü. İstanbul’da, günümüzden 400 bin yıl öncesinde ilk yerleşik yaşamın başladığı belirtilen Yarımburgaz Mağaralarının da yok olabileceği kaydedildi.
Projenin 3. etap planları, Çilingir, Dursunköy, Hacımaşlı, Hadımköy, Haraççı, Sazlıbosna, Güvercintepe, Kayabaşı, Şahintepe ve Şamlar olmak üzere 10 köyü kapsıyor. Planlama alanı toplam 5 bin 893 hektar. Planlama Hacımaşlı, Sazlıbosna ve Çilingir köy yerleşimleri ile Dursunköy ve Şamlar’ın tarım alanlarını içeriyor.
Hektarlarca alana sahip Sazlıdere Barajı da bu planın içerisinde tamamen yok oluyor ve barajın bulunduğu alan kanalın bir bölümüne dönüşüyor. Barajın içme suyu havzası da imara kapalıydı ve koruma altındaydı. Planla bu alan da imara açılmış oldu.
Tarım alanları 11 bin 218 hektardan 733 hektara düştü
Tarım alanları, meralar ve birçok alan yeni planlarla imara açıldı. Çilingir Köyü Mezarlığı’nın üzerinden de yol geçti. Yeni planlarla birlikte genel olarak proje güzergâhında yer alan köyler tamamen değişti.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden alınan verilere göre, 2009 yılı 1/100.000 ölçekli İstanbul Çevre Düzeni Planı incelendiğinde toplam tarım alanı 11 bin 218 hektarken 2020 yılı Kanal İstanbul’a ilişkin plan değişikliği incelendiğinde bu rakamın 733 hektara düştü. Yani 10 bin 485 hektar tarım alanı kaybedilecek.
2009’da 2 bin 984 hektar orman alanı varken 2020 plan değişikliğinde bu rakam 2 bin 134 hektara iniyor. Yani 850 hektar orman alanı kaybediliyor. 497 hektar görünen mera alanı ise 2020 planında sıfıra iniyor. Bölgede artık köylülerin hayvanlarını otlattığı mera niteliğinde alan da kalmayacak. Proje alanında mevcut planlı alan 12 bin 509 hektarken Kanal İstanbul projesi sonrası planlı alan sayısı da 35 bin 714 hektara çıktı. Bu durum, yapılaşmayı da beraberinde getirecek.
Şu an bölgede yapılaşmaya açık alan 2 bin 526 hektarken projeyle yapılaşmaya açılan toplam alan 9 bin 446 hektara ulaştı. Projeyle birlikte ilave 1.2 milyon nüfus gelmesi de öngörülüyor.
Kaynak: Bianet, Milliyet