Şırnaklı voleybol antrenörü Yüksel Bayar'ın erken yaşta evliliklerin önüne geçmek amacıyla 2007'de kurduğu kadın voleybol takımı, Türkiye Voleybol Federasyonu Kadınlar 2'inci Ligi 16'ncı Grup'ta 31 puan ile 3'üncü sırada bulunuyor. Yüksel Bayar, "Birebir tanık olduğum çocuk yaşta evlilikler söz konusu olmuştu. Öğretmen olarak buna kayıtsız kalmak istemedim. Şu anda üniversitede okuyan 50-60 sporcum var" dedi.
Şırnaklı voleybol antrenörü Yüksel Bayar, şahit olduğu ve çevresinde gördüğü erken yaştaki evlilikleri engellemek için 2007'de Şırnak Kadın Voleybol Takımı'nı kurdu. Zaman zaman ailelerin tepkisiyle ve çeşitli zorluklarla karşılaşan Bayar, insanların çocuğa, kadına ve spora yönelik bakış açısını değiştirmeye çalıştığını söyledi. Belediye bünyesine 2017'de geçen ve adı '73 Şırnak Belediye Spor' olan kadın voleybol takımı, Türkiye Voleybol Federasyonu Kadınlar 2'nci Ligi 16'ncı Grup'ta 31 puanla 3'üncü sırada yer alıyor. Yaklaşık 16 yıllık mücadelesiyle yüzlerce kızın okumasına ve spora yönelmesine aracı olan Bayar'ın yetiştirdiği öğrencilerden bir kısmı öğretmen oldu, birçoğu da profesyonel takımlarda voleybol oynuyor.
"Kadın demek güçlü toplum demek"
Dicle Üniversitesi Beden Eğitimi Öğretmeni Yüksel Bayar takımı kurma aşamasını şu sözlerle anlattı: Kadın demek güçlü toplum demek. Bu sloganla kadın sporcuların çoğalması için her türlü çabayı gösterdim. Bir öğretmen olarak bunu yapmaya karar verdim. Kadın voleyboluna erken yaşta evliliklerin önüne geçmek için ve kadınların toplumda kısılan seslerine bir ses olabilmek amacıyla önem vermeye başladım. Bu vesileyle şu anda üniversitede okuyan 50-60 sporcum var. Farklı kulüplerde oynayan, öğretmen olan bir sürü öğrencim var. Onların varlığı benim için yeryüzünde yaşayabileceğim en büyük gururlardan biri. 2007'de kurduğumuz takım yavaş yavaş, kademe kademe yükselmeye başladı. Tabi ki bunun sorunları olmaya başladı. Kadınlar üzerindeki baskılardan dolayı takımı toparlama konusu biraz problemli oldu ama başardık. Ailelerin beklenmedik tepkileriyle karşılaştım. Bunu da spor kültürünün çok fazla gelişmemiş olmasına bağlıyorum. Onu da atlattık. 3 sene bölgesel ligde oynadıktan sonra nihayet 3'üncü lige çıkma play-off'larında oynadık. 7 yıl aradan sonra takımı 3'üncü lige çıkarmayı başardık. Sonra 2'nci lige yükseldik. Ligde oynadıklarını görünce özellikle kız sporcularımızın beden eğitimi bölümlerine eğilimlerinden, sonra buradaki ailelerimizin de kızlarını yavaş yavaş spora yönlendirdiklerini gördük. Şu anda iyi bir çıtadayız. Geçen sene Şırnak tarihinde ilk defa 2'nci ligde play-off'larda, 1'inci lige çıkma mücadelesi verdik. Şimdi altyapıdan yavaş yavaş sporcularımız yetişmeye başlıyor."
"Önyargınızı çocuklarınızı spora göndererek kırabilirsiniz"
Şırnak Spor Lisesi 11'inci sınıf öğrencisi Songül Tatar, kentte spora iyi gözle bakılmadığını ifade ederek, "Çoğu insan, çoğu anne baba çocuğuna şu gözle bakıyor; ya başka yere giderse? Ya bir şey yaparsa? Ama inanın spora başlayan insan herhangi bir yere gitmez. Hataya yönelmez. Herhangi bir önyargınız da olabilir spora ama önyargınızı bence çocuklarınızı spora göndererek kırabilirsiniz. Önyargılı davranmayın. Kızlarınıza destek verin" dedi.
"'Erkeklerin oynadığı bir spor' dediler"
Toplum baskısıyla karşılaştıklarını belirten spor lisesi öğrencisi Dicle Keleş de "İki yıldır bu takımdayım. İlk önce tabii ki kadın olduğum için olumlu bakılmadı. Toplum baskısıyla karşılaştık bu doğru ama benim ailem destek çıktı bana. Böylece antrenmanlarımı verimli geçirmeye çalışırsam Allah'ın izniyle şu anda milli takımda olmayı isterim" diye konuştu.
Esma Zeybek de voleybola başladığında özellikle akrabalarının baskısıyla karşılaştığını belirterek şunları söyledi: Akrabalarım, 'Kesinlikle gitmeyeceksin. Erkeklerin oynadığı bir spor' dediler. Ben onlara karşı çıktım. 'Asla öyle bir şey yok' dedim ve bir yıldır buradayım. Kendime güveniyorum. Bu takıma güveniyorum. Milli takıma gideceğime inanıyorum.