Köln
Havanın soğuk olmasına rağmen Avrupa’nın en güzel aylarından biridir aralık. Çünkü ışıl ışıl Noel pazarları kurulur, evler sokaklar süslenir, iş çıkışı bu pazarlarda buluşulur, sıcak şarap eşliğinde ayaküstü bir şeyler atıştırılır. Noel yemeğinde buluşmak için planlar yapılır, büyükler ziyaret edilir, çocukları Noel baba heyecanı sarar. Yeni yıl için yeni umutların yeşerdiği günlerdir bugünler. Korona salgını ile Avrupa bu ışıklı kalabalık günleri unuttu.
27 AB ülkesinden 21’inde her gün yüzlerce kişi Covid-19’a yakalanıyor. Bahar aylarında salgın ile mücadele karnesini pekiyi ile dolduran Almanya bile sınıfta kalma korkusu içerisinde. En son alınan hafif kapanma kararı Almanya’da işe yaramadı. Enfeksiyonun artış hızı biraz olsun yavaşladı ancak ölüm oranları bazı günlerde 600’e yaklaştı. Öyle ki, soğuk kanlılığı ile bilinen Başbakan Angela Merkel bile duygusal bir konuşma yaptı ve vatandaşlara kurallara uyması için adeta yalvardı.
Belçika'da 1 kişiden fazla misafir kabul edilmiyor
Belçika, Fransa, Yunanistan, Finlandiya ve İrlanda görece diğerlerinden daha başarılı. Bu ülkelerin coğrafi konumuna bakınca iklimin bu başarıya pek katkısı olmadığını söyleyebiliriz. Belçika mesela, bir ara Avrupa’da en fazla kişinin hayatını kaybettiği ülke konumundaydı. Ekim ayında enfeksiyon sayısı hızla arttı, daha sonra aynı hızla düştü. Bunun en önemli nedeni Belçika’nın sert önlemler alması, neredeyse tamamen kapanması ve çok sıkı kontrol etmesi oldu. Bir hafta önce biraz rahatladılar ama yeni yıla kadar haneler 1 kişiden fazla misafir kabul edemiyorlar.
Fransa da Belçika gibi sert önlemler ve sokağa çıkma yasakları ile benzer bir başarı sağladı. Önlemler biraz gevşetildi, insanlar artık sokakta uzun yürüyüşler yapabiliyor ama lokantalar, kahve ve barlar ile spor stüdyoları hala kapalı. Fransa Belçika’dan farklı olarak Noel’den sonra vatandaşlarının seyahat etmesine de izin veriyor.
Yunanistan AB ülkeleri arasında enfeksiyon sayısı çok fazla artmayan ülkelerin başında geliyor. Kasım ortasında Covid-19’a yakalananların sayısı zirve yaptı, özellikle büyük şehirlerde yoğun bakım kapasitesi dolma sınırına yaklaştı. Yunanistan da sert önlemlerle karşılık verdi, hatta gerekçeli seyahatin dışında bu kuralları, enfeksiyon ve ölü sayısı yeterince düşmediği için 7 Ocak’a kadar uzattı. Mahkemeler bile kapalı Yunanistan’da ve gece sokağa çıkma yasağı var. Yunanistan’ın başarısının önemli bir nedeni kontrolü sıkı tutması oldu.
Finlandiya’da istikrar ve güven başarıya giden yolun sihirli sözcükleri
Finlandiya’da enfeksiyon sayısı Fransa ve Yunanistan’dakinin neredeyse yarısı ve belli bir seviyede seyrediyor. Hatta başkent Helsinki’yi saymazsak, rakamlar çok daha düşük görünüyor. O yüzden Helsinki’de sıkı önlemler alınmaya devam ediliyor. Finlandiya Fransa, Belçika gibi çok sert önlemler almasa da komşu ülke İsveç gibi de rahat davranmadı. Bölgesel müdahalelerde bulundu. İlk ve orta okullar açıkken, diğerleri uzaktan eğitim alıyorlar mesela, en fazla 20 kişinin bir araya gelmesine izin veriliyor. İstatistiklere bakınca Finlandiya, Korona salgınını kontrol altına aldı diyebiliriz. Finlandiya’da istikrar ve vatandaşın hükümete duyduğu güven başarıya giden yolun sihirli sözcükleri.
İrlanda’da durum Finlandiya gibi diyebiliriz. İrlanda, salgının ikinci dalgasında ilk sıkı kapanmaya giren AB ülkesi oldu ve bunu istikrarla sürdürdü. Belçika kadar sert önlemler alan İrlanda’da bu önlemler aralık ayında yavaş yavaş esnetilmeye başlandı.
Almanya tam kapanıyor
Tablo çok açık, kış aylarının gelmesiyle enfeksiyon sayısının artacağını görüp, hemen müdahale eden ve tam kapanmaya giden ülkeler ikinci dalgayı, daha az zararla atlatıyor. Almanya maalesef böyle davranmadı. Tam kapanma yerine kısmi kısıtlamaya gitti. Ancak bu enfeksiyon sayılarını azaltmadığı gibi ölüm oranlarını da ilk dalga ile kıyaslanamayacak kadar çok arttırdı. Sonunda Federal ve Eyalet hükümetleri pazar günü bir araya gelerek sert önlemler almaya karar verdiler.
Almanya Çarşamba gününden itibaren tam kapanmaya girecek. Perakende satış yapan bütün işletmeler, kuaförler, masaj salonları kapanacak. Yalnızca marketler, pazarlar, eve servis yapan işletmeler, eczaneler, temizlik ve hijyen ürünlerinin satıldığı mağazalar, benzinciler, bankalar, postaneler, gazete satış bayileri gibi acil gündelik ihtiyaçları karşılamaya yönelik işletmeler kapanma uygulamasından muaf tutulacak. Okullar ve kreşlerin kapatılması, iki haneden en fazla beş kişinin bir araya gelebilmesi öngörülüyor.
Aşı sihirli değnek değil
Aşı olmadan salgınla mücadele etmemiz mümkün değil, bu çok açık. Ancak sadece aşıya ümit bağlayan bir mücadele planı ise etik değil. Uzmanların, aşının sihirli bir değnek olmadığını söylediğini de hatırlatmakta yarar var.