Haberler

Almanya’da demokrasinin Korona ile sınavı

23 Mayıs 2020 16:05
Fulya Canşen

Koronavirüs salgını ile mücadelede siyasetçilerin halka seslenmeleri ve konuşmalarında kullandıkları dil çok önemli bir rol oynuyor. Almanya Başbakanı Angela Merkel, krize bir siyasetçiden çok bilim insanlarının lideri gibi yaklaştı. Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier de toplumu bir arada tutan kapsayıcı bir dil kullanarak, Merkel’in zaman zaman bıraktığı boşluğu doldurdu.

Bugün iki lider de, Almanya’da "temel haklar günü" olmasından yola çıkarak, demokrasinin gücünden bahsettiler. Merkel, sağlık sistemi çökmesin diye önlem alırken, özellikle Anayasa’nın “İnsan onuruna dokunulamaz” diyen ilk maddesine uymanın güç olduğunu ama bunu başarabildiklerini söyledi. Merkel için Koronavirüs salgını ile demokrasi de bir sınav veriyor.

Cumhurbaşkanı Steinmeier de protesto gösterilerini kastederek, hükümetin Korona siyasetine yönelik eleştirilerin, Almanya’da demokrasinin gücünü gösterdiğine dikkat çekti.

Merkel de Steinmeier de Koronavirüs salgınına dair yaptıkları önemli konuşmaları başta Türkçe olmak üzere pek çok dile çevirerek yayınladılar. Ramazan Bayramı nedeniyle Türkçe olarak da yayınladığı mesajında Steinmeier, Almanya’da yaşayan Müslümanlara salgın sırasında kurallara uydukları için teşekkür etmekle kalmadı, şu sözü de verdi: "Cumhurbaşkanı olarak sizlere, ırkçı nefretin her şekline kararlı bir şekilde toplumca karşı duracağımıza dair güvence veriyorum."

Ancak toplum, liderlerin gerisinde. Sivil toplum örgütleri, salgın yüzünden özellikle Asya kökenli vatandaşlara yönelik ayrımcı tavır ve ırkçı saldırıların arttığına dikkat çekiyorlar.