Türkiye İnsan Hakları Vakfı'nın (TİHV), "İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmiyoruz. Sözleşme bizim için yürürlüktedir, uygulayın" sloganıyla hazırladığı çalışmaya göre, Türkiye'de son 10 yılda en az 2727 kadın cinsiyet ayrımcılığına dayalı şiddet nedeniyle yaşamını yitirdi. Çalışmada, 2020 yılında her beş kadından birinin "ayrılmak istediği" için öldürüldüğü belirtildi.
TİHV, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın imzasıyla çekildiği açıklanan İstanbul Sözleşmesi'ne ilişkin bir infografik ve video çalışması hazırladı. Hrant Dink Vakfı Hibe Programı kapsamında Avrupa Birliği desteği ile hazırlanan çalışmada, Türkiye’de kadına yönelik şiddetin durumu ve İstanbul Sözleşmesi’nin bu şiddeti önlemedeki önemi vurgulandı. "İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmiyoruz. Sözleşme bizim için yürürlüktedir, uygulayın" sloganıyla hazırlanan çalışmaya göre, Türkiye'de son 10 yılda en az 2727 kadın cinsiyet ayrımcılığına dayalı şiddet nedeniyle hayatını kaybetti.
"185 kadın eşi, eski eşi, sevgilisi veya nişanlısı tarafından öldürüldü"
Çalışmada, 2020 yılında 185 kadının eşi, eski eşi, sevgilisi veya nişanlısı tarafından öldürüldüğü bildirildi. Çalışmaya göre aynı yıl, 265 çocuk istismar edildi, 96 kadın tecavüze uğradı, 818 kadın seks işçiliğine zorlandı, 284 kadın öldürüldü ve 255 kadının ölümü şüpheli. Çalışmada, öldürülen her 10 kadından beşinin ev içinde gördüğü şiddet sonucu yaşamını yitirdiği belirtilirken, hayatını kaybeden her beş kadından birinin ayrılmak istediği için öldürüldüğü açıklandı.
Çalışmaya göre, 2021'in ilk dört ayında ise 108 kadın öldürüldü ve 74 kadının ölümü şüpheli.
Çalışmada, İstanbul Sözleşmesi'nin izleme mekanizması Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddete Karşı Eylem Uzman Grubu'nun (GREVIO), 2018 Türkiye raporuna da değinildi. GREVIO raporunda, şu öneriler sıralanmıştı:
"- Kız çocuklarının okullaşma oranı 4+4^+4 sistemi sonrası alarm veriyor, önlem alınmalı.
-ŞÖNİM merkezli mekanizma yetersiz. Tecavüz kriz merkezleri, cinsel şiddet yönlendirme merkezleri kurulmasının önü açılmalı.
-Toplumsal cinsiyet rollerini pekiştiren söylemle mücadele edilmeli.
-Ders kitapları ve müfredattan cinsiyetçi içerikler ayıklanmalı.
-Kolluk güçleri kadınlara yönelen şiddete karşı önlem alınmalı.
-6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'un etkin bir şekilde uygulanması sağlanmalı. Şiddet durumunda uzlaştırma ve arabuculuk yoluna başvurulmasına seyirci kalınmamalı."
"Son 10 ayda İstanbul Sözleşmesi eylemleriyle ilgili 75 kişinin kötü muamele ve işkence ile gözaltına alındığı" belirtilen çalışmada, 4 kişinin polis müdahalesi nedeniyle yaralandığı, 8 eyleme müdahale edildiği, 2 eylemin engellendiği bildirildi.
Çalışmada, iki siyasi partinin Artvin ve Edirne'de binalarına astıkları "İstanbul Sözleşmesi Yaşatır" pankartlarının polis tarafından indirilmesine ve Denizli'de İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararına karşı yapılan eylemlerde dört mültecinin "kamu düzenini bozmak" iddiasıyla gözaltına alınıp haklarında sınır dışı etme kararı verilmesine de yer verildi.